F
Fırtına
Guest
Dünya bu, güçlüden yana güçsüzün ezilmesi normal karşılanan, insan sevgisi maddiyat çıkar koltuk sevgisi olmuş.?!
Yeter ki işleri yolunda gitsin gariban ölse de yıkılsa da umurlarında olmaz. Gariban gitsin dilensin nasılsa onu birkaç kuruşla veya iki güzel sözle kazanırız olmazsa yaptığımız küçücük iyilikleri yüzüne vurur sustururuz derler.!!!
Hele bir de engeliyse bu gariban iş istese ‘sen bu işi yapamazsın, yok sana uygun iş vereceğiz’ derler onu yokluğuna mahkûm etmeye devam ederler. Bir iş düşünün bin kişi talip oraya en uygununu seçmek işine de bir kişiye bırakılmış o işi kim yapar kim yapamaz karar onda.!!!
Bu kararı alırken hangi kriterlere bakar sizce.?!
Önce bu işi yapabilir mi yapamaz gibi şeylere bakar sonra ihtiyaçlı mı değil mi bakar ve içlerinden uygun olanı seçer. Sonra çıkar ‘sen engellisin, bu işi yapamazsın!’ der engelli olanı direk eler iyi kabul dersin sonra diğerine döner senin bir şeye ihtiyacın var mı ki iş istiyorsun senden daha ihtiyaçlısı var der diğerini de yola vurur.!!!
Bir de işe alınan o ihtiyaç sahibine bakalım yeri var mı.?! Var işte çalışan evinden biri var mı.?! Var kapısında otosu evleri yurtları var, eeee bunun ihtiyaçlı tarafı nerede.?! Galiba burada büyük torpil var yine gariban ve engelli olan bu işten bir gol yemiş olarak çıkmıştır.!!!
İşte adalet işte garibanın ve engellinin kalkınması için çalışan güzide insanların büyük adaletli seçimleri... Yalnız burada engelli olanın yerine seçilen bir nebze olsa hak etmiştir de ya diğeri sizce adalete uygun mu.?!
Eğer bunu siz uygun görüyorsanız başım gözüm üstüne bunu sizin vicdanınıza bırakıyorum.?!
Sevgili okurlarım hatırlarsınız benim ayaklarım olan akülü arabam arıza etmiş bende evimden çıkamıyordum. Siz değerli hayır sever insanların sayesinde arabamı yaptırarak şimdi çalışmaya başladım tekrar hepinize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. İlçemde bir yere işçi alınacağını duymuştum bende erkenden bazı mericilere baş vurarak eşimi işe almaları yönünde ricalarda bulunmuştum. Bazı sözler alarak bir ümitle beklemeye başladım ama boşuna beklemişim o işe bir başkasının iş başı yaptığını duydum bende neden benim eşimin işe alınmadığını sordum aldığım cevapta eşimin engelli olması nedeniyle o işi yapamayacağına inandıklarını belirtiler.?!
Benim eşimin engel oranı % 30 yani öyle büyük bir engeli yok. Eşim Rizeli olması münasebetiyle sabah 5’ten akşamın 7’ye kadar çay toplayabilen çalışmasına engelinin bir etkisi yoktur.!!!
Şimdi iki engelli insan bir yuva kurmuşuz ve bu yuvayı ayakta tutmak için çeşitli mücadele vermekteyiz.!!!
İnsan olarak bizlerinde yuva kurmak ve mutlu olmak bizlerin de hakkı olduğuna inandık hep ama nedense bazı mevki sahipleri buna inanmak bir yana bizleri ele muhtaç bırakmaktan zevk aldıklarını görüyorum.?!
Tam beş yıldır şerefimle onurumla yaşamak için çalıştım bir cami önüne gidip dilenmek veya şerefsiz bir iş içine girmedim.!!!
Bizlere destek olması gerekenler bizleri yıkmaya çalışması ne kadar insanlığa sığar sizin vicdanınıza bırakıyorum.!!!
Siz değerli dostların yardımıyla tamirini yaptırdığım arabama binerken bile yüzüm kızarmakta ele muhtaç olduğumdan kendime lanet ediyorum ve eşimle oturup bir karar alma aşamasına geldim...;
Artık ona bir gelecek sunabileceğime inanmıyorum benle kalıp hayatını karartmasına göz yumamam... Bu yuva yıkılırsa bunun sorumlusu bu toplum olacaktır bizleri dışlayan bizlere yaşama şansı vermeyen siyasetçilerdir.?!
Artık isyanlardayım yokluğa ve güçsüzlüğüme isyan ediyorum beni sevip benle hayat kurmak için ailesini çiğneyip bu yokluğuma ortak ettiğim eşime hayatı karattığım için isyan ediyorum evet, ben suçluyum bu toplumda engelli birey olarak benim yaşama hakkım yoktur.!!!
Metin MERTTÜRK
Yeter ki işleri yolunda gitsin gariban ölse de yıkılsa da umurlarında olmaz. Gariban gitsin dilensin nasılsa onu birkaç kuruşla veya iki güzel sözle kazanırız olmazsa yaptığımız küçücük iyilikleri yüzüne vurur sustururuz derler.!!!
Hele bir de engeliyse bu gariban iş istese ‘sen bu işi yapamazsın, yok sana uygun iş vereceğiz’ derler onu yokluğuna mahkûm etmeye devam ederler. Bir iş düşünün bin kişi talip oraya en uygununu seçmek işine de bir kişiye bırakılmış o işi kim yapar kim yapamaz karar onda.!!!
Bu kararı alırken hangi kriterlere bakar sizce.?!
Önce bu işi yapabilir mi yapamaz gibi şeylere bakar sonra ihtiyaçlı mı değil mi bakar ve içlerinden uygun olanı seçer. Sonra çıkar ‘sen engellisin, bu işi yapamazsın!’ der engelli olanı direk eler iyi kabul dersin sonra diğerine döner senin bir şeye ihtiyacın var mı ki iş istiyorsun senden daha ihtiyaçlısı var der diğerini de yola vurur.!!!
Bir de işe alınan o ihtiyaç sahibine bakalım yeri var mı.?! Var işte çalışan evinden biri var mı.?! Var kapısında otosu evleri yurtları var, eeee bunun ihtiyaçlı tarafı nerede.?! Galiba burada büyük torpil var yine gariban ve engelli olan bu işten bir gol yemiş olarak çıkmıştır.!!!
İşte adalet işte garibanın ve engellinin kalkınması için çalışan güzide insanların büyük adaletli seçimleri... Yalnız burada engelli olanın yerine seçilen bir nebze olsa hak etmiştir de ya diğeri sizce adalete uygun mu.?!
Eğer bunu siz uygun görüyorsanız başım gözüm üstüne bunu sizin vicdanınıza bırakıyorum.?!
Sevgili okurlarım hatırlarsınız benim ayaklarım olan akülü arabam arıza etmiş bende evimden çıkamıyordum. Siz değerli hayır sever insanların sayesinde arabamı yaptırarak şimdi çalışmaya başladım tekrar hepinize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. İlçemde bir yere işçi alınacağını duymuştum bende erkenden bazı mericilere baş vurarak eşimi işe almaları yönünde ricalarda bulunmuştum. Bazı sözler alarak bir ümitle beklemeye başladım ama boşuna beklemişim o işe bir başkasının iş başı yaptığını duydum bende neden benim eşimin işe alınmadığını sordum aldığım cevapta eşimin engelli olması nedeniyle o işi yapamayacağına inandıklarını belirtiler.?!
Benim eşimin engel oranı % 30 yani öyle büyük bir engeli yok. Eşim Rizeli olması münasebetiyle sabah 5’ten akşamın 7’ye kadar çay toplayabilen çalışmasına engelinin bir etkisi yoktur.!!!
Şimdi iki engelli insan bir yuva kurmuşuz ve bu yuvayı ayakta tutmak için çeşitli mücadele vermekteyiz.!!!
İnsan olarak bizlerinde yuva kurmak ve mutlu olmak bizlerin de hakkı olduğuna inandık hep ama nedense bazı mevki sahipleri buna inanmak bir yana bizleri ele muhtaç bırakmaktan zevk aldıklarını görüyorum.?!
Tam beş yıldır şerefimle onurumla yaşamak için çalıştım bir cami önüne gidip dilenmek veya şerefsiz bir iş içine girmedim.!!!
Bizlere destek olması gerekenler bizleri yıkmaya çalışması ne kadar insanlığa sığar sizin vicdanınıza bırakıyorum.!!!
Siz değerli dostların yardımıyla tamirini yaptırdığım arabama binerken bile yüzüm kızarmakta ele muhtaç olduğumdan kendime lanet ediyorum ve eşimle oturup bir karar alma aşamasına geldim...;
Artık ona bir gelecek sunabileceğime inanmıyorum benle kalıp hayatını karartmasına göz yumamam... Bu yuva yıkılırsa bunun sorumlusu bu toplum olacaktır bizleri dışlayan bizlere yaşama şansı vermeyen siyasetçilerdir.?!
Artık isyanlardayım yokluğa ve güçsüzlüğüme isyan ediyorum beni sevip benle hayat kurmak için ailesini çiğneyip bu yokluğuma ortak ettiğim eşime hayatı karattığım için isyan ediyorum evet, ben suçluyum bu toplumda engelli birey olarak benim yaşama hakkım yoktur.!!!
Metin MERTTÜRK
