Bu konuda fikrimi belirtip belirtmemekte kararsızdım ama dayanamayıp biraz uzun da olsa bir şeyler yazmaktan kendimi alamadım..
Şimdi şu an TBMM de milletvekili olan insanları bir tanıyalım..
1. Gürsoy EROL (AKP) Öz geçmişine bir göz atalım..
Gürsoy Erol, 12 Ekim 1956'da Turhal'da doğdu. Babasının adı Hikmet, annesinin adı Şefika'dır.
Elektrik Mühendisi; Yıldız Üniversitesi (İDMMA) Elektrik Mühendisliği Bölümünü bitirdi.
Etibank Mazıdağı Fosfat Tesislerinde göreve başladı. Hamidiye Kaynak Suları AŞ'de Genel Müdür olarak görev yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Danışmanlığında bulundu. İSPARK AŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekilliğini yürüttü. Adalet ve Kalkınma Partisi Kurucular Kurulu Üyesidir.
22. Dönemde İstanbul Milletvekili seçildi.
Orta düzeyde İngilizce bilen Erol, evli ve 2 çocuk babasıdır.
TBMM de 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ne İlişkin konuşmasından kısa bir bölüm..
Bundan on yıl önce, 2001 tarihinde bir Kurucular Kurulu üyesi olarak AK PARTİ kurulurken bir sözümüz vardı, özürlü ailelerine ve özürlü bireylerine bundan sonraki hayatlarını kolaylaştırmak ve bundan sonra sıkıntılarını rahatlatmak adına Özürlüler Kanunu'nu Parlamentoda oluşturacağımızı ve bu noktada, bu sözümüzü yerine getireceğimizi, eğer iktidar olursak o dönemde tebliğ etmiştik ve 3 Kasım 2002 seçimleriyle Parlamentoda iktidar olduktan sonra bu çalışmalara başladık ve 1 Temmuz 2005 tarihinde o dönemki 22'nci Dönem Parlamentosu bu Özürlüler Yasası'nı hazırladı ve milletimize, özürlü bireylerimize, özürlü ailelerine hediye etmiş oldu.
O dönemlerde bize en çok özürlü bireylerin aileleri şu problemi getirirlerdi: "Eğer ben ölürsem bu özürlü çocuk ne olacak?" korkusunu yaşarlardı. Biz yasada bunu özellikle önceledik ve "Evde bakım hizmeti" adı altında Yasa'ya bir madde getirdik. Daha sonra evde bakım ve kurumda bakım adıyla iki türlü hizmet sağlamış olduk ki yönetmelikleri de tamamlandıktan sonra özellikle ailelerin kişi başına geliri asgari ücretin 2/3'ünü geçmeyen aileler için evde bakım hizmeti veya ailesi olmayan bireyler için kurumda bakım hizmetini getirmiş olduk ilk, ki bu sayı şu anda Türkiye genelinde 300 bini aşmış durumdadır, kurumda bakım hizmeti alanların sayısı da 6 bini geçmiş durumdadır.
2. Mehmet Doğan KUBAT (AKP) Özgeçmişine bir göz atalım..
Mehmet Doğan Kubat, 21 Kasım 1969'da Ankara Polatlı'da doğdu. Babasının adı Sait, annesinin adı Zekiye'dir.
Avukat; Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Yüksek lisansını İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde yaptı. 1991 yılından itibaren İstanbul'da serbest avukatlık ve danışmanlık yaptı. 2002-2005 tarihleri arasında Türk Telekom Yönetim Kurulu Üyeliği görevinde bulundu. Mahalli idareler ve seçim hukuku alanında çeşitli kitapları yayınlandı. Bir çok sivil toplum örgütlerinde üye ve yönetici olarak çalıştı.
Orta düzeyde İngilizce bilen Kubat, evli ve 2 çocuk babasıdır.
TBMM de verdiği Sözlü Soru Önergeleri
01/10/2011
Havaalanlarına yapılan yatırımlara ilişkin
01/10/2011
Havaalanlarında hizmet verilen yolcu sayısına ilişkin
01/10/2011
Uluslararası kuruluşlardan ödül alan havaalanlarına ilişkin
01/10/2011
Ülkemize gelen yabancı uçakların denetimine ilişkin
01/10/2011
Türkiye'nin uçak bakım ve eğitim merkezi olmasına yönelik çalışmalara ilişkin
(Verilen sözlü soru önergeleride dikkate değer.. Türkiye de bulunan tüm engelliler 1. sınıf VIP bölümünde uçtukları için bu sorular sorulmalıydı hani)
3. Abdurrahim AKDAĞ (AKP) Öz geçmişine bir göz atalım..
Abdurrahim Akdağ, 1 Eylül 1960'ta Mardin Kızıltepe'de doğdu. Babasının adı Ahmet, annesinin adı Nofa'dır.
Yönetici; Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Halkla İlişkiler Bölümünü bitirdi. PTT Kızıltepe Şubesinde memuriyete başladı. 1995 yılında Mardin Telefon Müdür Yardımcısı kadrosuna atandı. 1996'da Mardin İl Telekom Müdürlüğünde Personel Müdürü oldu. Mesleki eğitim kurslarına katıldı. 2007'de Türkiye İş Kurumuna araştırmacı olarak atandı. Mardin İletişim Gazetesi, Mardin Life Dergisi ile Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti internet sitesinde yazıları yayınlandı. Doğu/Batı Kardeşlik Buluşmalarına Mardin Sivil Toplum Kuruluşları Temsilcisi, konuşmacısı olarak katıldı. Memur-Sen'in Mardin Şubesi Kurucu Üyesi ve Disiplin Kurulu Başkanı, Memur-Sen Konfederasyonu Genel Kurul Delegesi oldu.
İyi düzeyde Kürtçe bilen Akdağ, evli ve 6 çocuk babasıdır.
TBMM de 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ne İlişkin konuşmasından kısa bir bölüm..
Engelli istihdamı konusunda da iktidarımız dünyada bir ilki gerçekleştirmiş ve ÖMSS sınavını gerçekleştirmiştir, bu sınav sonucunda 16 bin engelli istihdam edilmiştir. 2002 yılında engelli kadrosunda çalışan engelli sayısı 5.777 iken bugün bu rakam 35 bine çıkmıştır. Ayrıca, özel sektörde, 2002 yılı itibarıyla istihdam edilen engelli işçi sayısı 10.883 iken 2013 Ağustos itibarıyla 25.544'e yükseltilmiş olup böylelikle özel sektörde de büyük oranda engelli istihdamı gerçekleştirilmiştir. 2002 yılında engelli aylıkları 24 lira iken AK PARTİ iktidarı döneminde, 2013 yılı itibarıyla 765 TL'ye kadar yükseltilmiştir. Engellilere bakım alanında da hizmetlerimiz devam etmektedir. 2002 yılında 2.647 engelli, kurum bakımı için sıra beklemekte iken, bugün sıra bekleyen yoktur. Evde bakım hizmetlerinde 2013 Ekim ayı itibarıyla 424.823 engelli vatandaşımız yararlanmaktadır.
4. Şafak Pavey (CHP) Öz geçmişine bir göz atalım..
Şafak Pavey, 10 Temmuz 1976'da Ankara'da doğdu. Baba adı Şahin, anne adı Ayşe'dir.
Diplomat; Londra Westminster Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitirdi. Yüksek lisansını London School of Economics'te tamamladı.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği dış ilişkiler sorumlusu ve insani yardım görevlisi olarak Cezayir, Mısır, İran, Lübnan, Suriye ve Cenevre ofislerinde, Orta Avrupa sözcüsü olarak Macaristan'da ve İnsan Hakları Yüksek Komiserliğinde Sekreterya Başkanı olarak çalıştı. Afganistan ve diğer çatışma bölgelerinde çözüm aktivisti olarak yer aldı. Agos gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. 3 kitap ve makalelerinin yanında çok sayıda belgesel filme imza attı. "Eşit Hayat Hakkı", "Tasarımda İnsani Düşünce" ve "Erişilebilirlik" hareketlerinin öncülerinden oldu. Harvard Üniversitesi, İngiltere Kraliyet Sanat Akademisi ve Norveç Tasarım Konseyi ile ortak projeler yürüttü. 3 uluslararası ve 5 ulusal ödülün sahibidir. Türkiye-AB KPK ve AGİTPA üyesi oldu.
İngilizce, Fransızca, İtalyanca, orta düzeyde Almanca, Farsça ve Arapça bilen Pavey, işaret dili kullanabilmektedir.
TBMM de 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ne İlişkin konuşmasından kısa bir bölüm..
ŞAFAK PAVEY (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye, sorumluluklarını yerine getirmek ve denetlemek gibi bir derdi olmadığı için uluslararası sözleşmeleri rahatlıkla imzalayıp onaylıyor, Birleşmiş Milletler Engelli İnsan Hakları Sözleşmesi'ni de onayladı ama Sözleşme'nin hayatını değiştirmesi gereken Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Saffet Can daha da perişan. O hâlde, yanlış giden ne ve Saffet Can kim?
Yirmi iki yaşındaki Saffet Can, doğduğu günden bu yana yatağında yaşıyor. Babası engelli haklarını kullanarak eve doğal gaz yükletmek istedi, PTT'ye başvurdu. Evrakları kabul etmediler, sakat çocuğunu dünya gözüyle görmek istiyorlardı. Babası, Saffet Can'ı sırtına aldı, meraklılarına gösterdi. Âdeta sirk gibi değil mi!
Saffet Can çocuk bezi kullanıyor. Hükûmet Ocak 2011'de hasta bezi barkodu şartı koşan bir yönetmelik getirdiği için Saffet Can'ın ailesi geçerli barkot için ihtiyaçlarını ancak belli merkezlerden almak zorunda, 83 liralık çocuk bezi hakkı için 40 lira ulaşım gideri harcıyorlar, artık bu haktan yararlanmaktan zaten vazgeçtiler.
Toplumun istismar edeceği vehmiyle bir peri masalı tadında verilen haklar uygulamaya gelindiğinde kurnaz yönetmeliklerle deliniyor. Kaşıkla dağıtılıp, kepçeyle geri alınıyor haklar.
Evet okuduk tanıdık TBMM deki milletvekillerimizi nede güzel konuşmuşlar..
Ve şimdide milletvekilliği için ne kadar para lazım ona bir bakalım..
SİTA Politik Danışmanlık Genel Müdürü, siyasal iletişim danışmanı Suat Özçelebi, AA muhabirinin sorularını yanıtlamış okuyalım ne demiş..
Proje ve etkinliklerin detaylarının da çok önemli olduğuna dikkati çekerek, ''Aday adaylığı sürecinde genel olarak 10-15 bin lira civarında harcama yapan da olabiliyor, 20-30 bin lira da. İşin içine siyasi çevre çözümlemesi, stratejik iletişim planlaması, kamuoyu araştırması gibi konular girerse bütçe 50 bin lirayı geçebilir. Bu adaylık ve seçim kampanyası aşaması için de yine kaçıncı sırada aday olduğunuza bağlı olarak 100-150 bin lira arasında değişebilir'' dedi.
Ve Sayın Oktay Vural Şöyle Diyor;
Eğer milletvekili olmaya çalıştığınız siyasi parti, sizi pek sever ve ilk üç sıraya koyarsa, o zaman cebinizden çıkacak olan daha da fazlaymış. Nereden mi
biliyoruz?..
Oktay Vural'ın hesabı;
Eski Ulaştırma Bakanı Oktay Vural seçim harcamaları konusunda şöyle bir hesap yaptı:
"Bir adayın bu seçimde en aşağı yapacağı masraf 10 bin dolardır. O da sadece aday olduğu ili gezip en ucuzundan el ilanı bastırmakla yetinirse... Anket
yaptırmaya niyetlenen olursa mesela, sadece o anketin profesyonel bir kuruluş tarafından yapılmasının maliyeti 20 bin dolar civarında. İlk üç sıradan aday olanlar çok daha fazla harcar."
Yüksek Seçim Kurulu'nun koyduğu bildik yöntemler dışında propaganda yapmaya kalkışanlar daha da masrafa girermiş. Nasıl yani? Vural gülerek belleğimizi tazeliyor. Geçen seçimlerde promosyon tencere, pazar yerlerinde bedava karpuz dağıtanlar gibi...
Evet sıra geldi benim kişisel düşüncelerime..
Cumhurbaşkanımıza, İktidar Partisi AKP ve Milletvekillerine Allah ZEVAL vermesin.. Şafak Pavey' ede Allah gönlüne göre versin diyorum.. Sanki AKP hiç bir icraat yapmıyormuş gibi ''Kaşıkla dağıtılıp, kepçeyle geri alınıyor haklar'' demiş.. DEVLETİMİZE ŞÜKRETMEYE DEVAM..
Yani Milletvekili olabilmek için kesenin ağzını açmak gerekiyor.. Ve Normal engelli bir vatandaş eğer maddi durumu iyi değilse; Kendi yağıyla kavrulan
veya 3 ayda bir aldığı eğer %70 engelliyse en fazla 1313 lira paradan başka bir geliri olmayan insandan nasıl Milletvekilliği beklenir..(Hayallerde Evet)
Bana göre Milletvekili olanda ''Tok Açın Halinden Anlamaz'' misali yoluna devam edecektir..
Sayın Editörüm gülümse_hayata Allah Sizi Nickiniz gibi Hayata hep gülümsetsin.. Sorduğunuz 4 Seçenek için cevabım ise..
1-Zenginliğine zenginlik katacağı için yalnızca kendisini düşünmesin, torunlarınıda düşünsün ki torunlarıda rahat maddi açıdan sıkıntı çekmeden yaşasın derim..
2-Tabiki engelli aday.. Onunda torunları olacak oda bencil olmasın..
3-Bana göre şöyle olmalı ya da olmamalı diyemem çünkü benim düşüncelerime mantığıma uygun bir siyasetçi yok..
4-Aradığım çok özellik var ama o özellikleri uygulayacak insan yok.. Belki torunlarımın zamanına o insan gelebilir..