Sizofreni ile yaşamak !

Hakan.60

Üye
Üye
Katılım
Nis 8, 2017
Mesajlar
253
Tepkime Puanı
2
Puanları
0
Engelin en zor hallerinde biri belkide şizofreni
Sürekli hayalle gerçek karışıyor.Ataklar geldiğinde öz babanı taniyamiyorsun.
Hadi bunları ilaçlarla atlattık diyelim.ya sonrası
Belkide en zoru insanlarin sana 2.sınıf insan muamelesi yapması.
Ileri derece sizofreni icin bişey demiyorum.çünkü onlar zaten dünya ile alakayı kesmiş kendi hallerinde yaşamaya çalışan insanlar.
Benim sıkıntım tedavi ile düzelen kısım.
Bu engel grubunda ilaçlarini kullananlar da sorun yok.zaten raporlarında bile çalışabilir diyor.Gel gelelim gercek dünyaya. ....
Bir isyerinde çalışmak istiyorsun,öncelikle iskur kaydı diyor.iskurda ise büyük puntolarla bir yazı geçiyor elinize
Engellidir.engel grubu sizofreni ha birde parantez icinde şu ibare (zihilsel ve ruhsal)
Zaten bu kağıdı iş verene verdiğiniz dakika adamın suratında değişik bir ibare ve endişe
Sonrası daha da kötü. ...
Önce masasından kalkıyor sonra hafifçe odasının kapısını açıyor. (Sanırım oda da tek başına olduğu için korkuyor)
Ve daha sonrada ağzından şu kelimeler düşüyor.
Durumunuzu inceledik biz sizi ararız...!
Ve o arama hiç GELMEZ
Belki onlarda haklı bişey diyemiyorum.sonuçta toplumumuzda yanlış bir algı var.sizofreni =psikopat,deli,katil,bağımlı vb. vb.
Oysa ki şizofreni rahatsızlığı olan birisi yaşamaya çalışan,hayata tutulmaya çalışan çaresiz biri.
Sanki biz istedik ya bu hastalığı....
Rahatsızlığınızı bilmeyen biri sizle saatlerce konuşur ve hasta olduğunuzu anlamaz.
Ama rahatsızliginizi bilen biri anında ön yargılı olur.siz konuşursunuz o ise size deli muamelesi yapar.
Kısacası dostlarım;
Bu hastalığı olan birisine kız vermezler,iş vermezler,araba ehliyeti almak istesen vermezler,banka kredi vermez,toplumda değer vermezler,boşansan devlet çocuğunu vermez :)
Devletten ricam olacak.Biz madem bu kadar kenara atılıyor bu kadar istenmeyen kesim oluyoruz.bari bizi zehirleyin herkez kurtulsun.
Sizofreni ile mücadeleyi bıraktık artık yasamaya çalışıyoruz onada engel var.
Evet gerçekten söylüyorum zehirleyin bizi,
Toplumda kurtulsun,isverenlerde kurtulsun ve BİZDE KURTULALIM.
Kusurabakmayin başınızı agrittim.zamaninizi aldim.
Ama bu illet hastalık diğer engellere benzemeyen
Ben iyiyim deseniz dahi kağıt üzerindeki hastalık taniniz yüzünden sürekli korkulan istenmeyen kişi olmaniz ve böyle yaşamak zorunda olmanız demektir.
Saygılarımla
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
13
Puanları
0
Yaş
48
Yazdıklarınız aslında hemen hemen tüm engel gruplarının ortak şikayetleri, malesefki önyargılar yüzünden bir çok kişi şuan sizin yazdıklarınızı yaşamak zorunda bırakılıyor. Buda bizim toplumumuzun ayıbı desem hiçte yanlış olmaz diye düşünüyorum. Ne diyelim Umarız bu garip düşünce tarzı düzelir pek umudum olmasada.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
[MENTION=17944]Hakan.60[/MENTION],

Genelde bu saatlerde siteye pek girmem ama bu akşam garip bir duygu hissettim ve sonrasında yukarıdaki yazınızı okudum :( üzgünüm arkadaşım sen ve senin şahsında tüm şizofreni hastaları adına çok üzgünüm. Yaşadığın duyguları çok güzel ifade etmişsin ama sen bakma bu hayatta herkese derdini anlatmak zor olsa da karşına bir anlayan mutlaka çıkacaktır. Umutsuzluğa kapılma unutma ki sağlıklı insanlar da bu ülkede kolay kolay iş bulamıyor, evlenemiyor, yuva kuramıyor vs vs vs..Ülkenin hali ortada her ne kadar pembe tablolar gösterilmeye çalışılsa da gerçekler iç karartıcı...

Her doğan gün beraberinde yeni umutlar getirir. Umudunu kaybetme arkadaşım. Ne olursa olsun umudunu kaybettirmek isteyenlere karşı güçlü olmaya çalış.

Hayat tüm engellerine rağmen yaşamaya değer.

Bu yazınızı bir başka bölüme taşımayı isterdim ama taşımayı bilen bir yönetici mutlaka daha okunası bir bölüme taşıyacaktır.

Sağlıcakla ve umutla kalın,
 

Redline1975

Üye
Üye
Katılım
Tem 20, 2017
Mesajlar
10
Tepkime Puanı
0
Puanları
1
Yaş
48
Güzel konu kayın validem 20 yıldır bu hastalıktan 4 yanımızda kaldı eşim ile benimde piskolojimizede bozdu ( hasta olanlara ve hasta refakatçilerine ALLAH C.C yardım etsin )

SM-N910C cihazımdan Engelliler.Gen.Tr mobil uygulama ile gönderildi
 

deryalog

Üye
Üye
Katılım
Ağu 16, 2017
Mesajlar
10
Tepkime Puanı
0
Puanları
1
Yaş
43
Engelin en zor hallerinde biri belkide şizofreni
Sürekli hayalle gerçek karışıyor.Ataklar geldiğinde öz babanı taniyamiyorsun.
Hadi bunları ilaçlarla atlattık diyelim.ya sonrası
Belkide en zoru insanlarin sana 2.sınıf insan muamelesi yapması.
Ileri derece sizofreni icin bişey demiyorum.çünkü onlar zaten dünya ile alakayı kesmiş kendi hallerinde yaşamaya çalışan insanlar.
Benim sıkıntım tedavi ile düzelen kısım.
Bu engel grubunda ilaçlarini kullananlar da sorun yok.zaten raporlarında bile çalışabilir diyor.Gel gelelim gercek dünyaya. ....
Bir isyerinde çalışmak istiyorsun,öncelikle iskur kaydı diyor.iskurda ise büyük puntolarla bir yazı geçiyor elinize
Engellidir.engel grubu sizofreni ha birde parantez icinde şu ibare (zihilsel ve ruhsal)
Zaten bu kağıdı iş verene verdiğiniz dakika adamın suratında değişik bir ibare ve endişe
Sonrası daha da kötü. ...
Önce masasından kalkıyor sonra hafifçe odasının kapısını açıyor. (Sanırım oda da tek başına olduğu için korkuyor)
Ve daha sonrada ağzından şu kelimeler düşüyor.
Durumunuzu inceledik biz sizi ararız...!
Ve o arama hiç GELMEZ
Belki onlarda haklı bişey diyemiyorum.sonuçta toplumumuzda yanlış bir algı var.sizofreni =psikopat,deli,katil,bağımlı vb. vb.
Oysa ki şizofreni rahatsızlığı olan birisi yaşamaya çalışan,hayata tutulmaya çalışan çaresiz biri.
Sanki biz istedik ya bu hastalığı....
Rahatsızlığınızı bilmeyen biri sizle saatlerce konuşur ve hasta olduğunuzu anlamaz.
Ama rahatsızliginizi bilen biri anında ön yargılı olur.siz konuşursunuz o ise size deli muamelesi yapar.
Kısacası dostlarım;
Bu hastalığı olan birisine kız vermezler,iş vermezler,araba ehliyeti almak istesen vermezler,banka kredi vermez,toplumda değer vermezler,boşansan devlet çocuğunu vermez :)
Devletten ricam olacak.Biz madem bu kadar kenara atılıyor bu kadar istenmeyen kesim oluyoruz.bari bizi zehirleyin herkez kurtulsun.
Sizofreni ile mücadeleyi bıraktık artık yasamaya çalışıyoruz onada engel var.
Evet gerçekten söylüyorum zehirleyin bizi,
Toplumda kurtulsun,isverenlerde kurtulsun ve BİZDE KURTULALIM.
Kusurabakmayin başınızı agrittim.zamaninizi aldim.
Ama bu illet hastalık diğer engellere benzemeyen
Ben iyiyim deseniz dahi kağıt üzerindeki hastalık taniniz yüzünden sürekli korkulan istenmeyen kişi olmaniz ve böyle yaşamak zorunda olmanız demektir.
Saygılarımla
%45 atipik psikoz engelliyim.ayrica genetik kekemeyim yilmadim iki üniversite ve yüksek lisans üçüncü de açıköğretim halkla ilişkiler 4.sinifim 2012 de ÖMSS yle sinopa atandım amacım kurum degistirmekti ve arkeolog olan mesleğimi yapabilmekti.uc defa kontenjan acilmadigindan olumsuz cevap geldi.sanirim psikiyatri raporu insanların önyargılı davranmasına sebeb oluyor.ozel Darüşşafaka lisesi mezunuyum eğitim de sağlam yerden bende ama başarılı olamadım bunda kendimi suçluyorum kimseyi değil çok şükür çalışıyorum hatta çalıştığım dairede çok da iyi davranıyorlar bana ama sizin yazınızi kendi hayatımı örnek vererek desteklemek istedim.malesef doğru biraz empati yapılsa belki de ben ve benim gibiler normalden de başarılı olur çünkü zeki insanların sorunu bu ama Türkiye'de bize yeterince destek olunmuyor.

GM 5 Plus d cihazımdan Engelliler.Gen.Tr mobil uygulama ile gönderildi
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
'' Biraz empati yapılsa belki de ben ve benim gibiler normalden de başarılı olur çünkü zeki insanların sorunu bu ama Türkiye'de bize yeterince destek olunmuyor. ''

İşte bu konuda kesinlikle haklısın arkadaşım :( Psikolojik rahatsızlıklar ve tabii en başta şizofreni...İstanbul Üniversitesi'nde psikoloji okumak.( hayatta en çok olmayı istediğim yer ve en çok okumak istediğim bölümdü) Kimbilir belki de bilinçaltımda yatan vicdani suçluluğumun bir çeşit sona erdirme çabasıydı bilemiyorum şimdi düşününce çok uzak bir ihtimal olsada hala okuyorum. Nette, kitapçılarda psikolojiye ait ne varsa su gibi okuyup yutuyorum ama ne fayda???

Atipik psikoz'u araştırırken denk geldiğim bir linki paylaşmak istiyorum;

psikoz-bipolar.com

Hayat boyu hep güçlü olmanız dileğimle...
 

Hakan.60

Üye
Üye
Katılım
Nis 8, 2017
Mesajlar
253
Tepkime Puanı
2
Puanları
0
Aslına bakarsanız sizofreni hastalarının kimseden bir isteği yok.zaten umutlu ve mutlu olmaya çalışıyoruz onda da sorun yok.
Bizim tek derdimiz toplumun bizi dışlaması.
Sürekli aşağılanmak,hakir görünmek,bırakın adam yerine koymayı İnsan yerine konmak vb vb.
Normal psikolojisi yerinde olan insanların bir sözü varya "beni sevmek zorunda değilsin ama saygı duymak zorundasın diye.."
Geçtim saygıyı, sevgiyi
Bende diyorumki beni sevmek hatta saygı duymak zorunda değilsin ama en azından insan yerine koymalısın.
Adam elinde köpek veya kedi onun haklarını savunuyor (savunsun tabi itirazım yok)
Sıraya biz gelince ortamdan deli gibi kaçıyor.
Bazı insanların gözünde bir hayvan kadar bile degerimiz yokya yanarım da ona yanarım.
Herkese selamlar saygılar sunarım..
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Hakan.60,

Yaşadıklarınızı çok net ifade edebiliyorsunuz. Bu konuda gerçekten sizi tebrik ederim ama ya Şizofreni hastasının yakınlarına yaşattırdıkları? işte pencereye bir de dışarıdan bakmayı denemek ister misiniz?

Bu konuda kimseyi suçlamıyorum ve hatta eleştirmiyorum zaten böyle bir hakkım da yok ama ben seninde iznin olursa yazdığın cümleden yola çıkarak Şizofreniyi Yaşatmak ile ilgili bir paylaşımda bulunmak istiyorum ki aslına bakarsanız bu konu benim en hassas olduğum konulardan biridir ve hiç bir zaman yazıya dökmedim. Satırlarınızla birlikte çocukluğuma dair bilinçaltımda yatan tüm anılarım canlandı yeniden. Her ne kadar unutmak istese de insan çocukluğunun beynine yer etmiş hatıralarını silip atamıyor.

Hani siz şimdi '' Aslına bakarsanız şizofreni hastalarının kimseden bir isteği yok zaten.. umutlu ve mutlu olmaya çalışıyoruz onda da sorun yok '' diye yazmışsınız ya işte arkadaşım aslında sorun tam olarak burada başlıyor...

Yazmama onay gelirse yazarım olur mu? Belki de sizlerin bizlere neler yaşattığınızı bilmek, okumak fazlasıyla ağır gelecektir o yüzden onayınızı almak istiyorum yoksa kimseyi incitmek istemediğimden emin olabilirsiniz. Benim zaten bu siteye bu kadar bağlanmamın en büyük sebebi birbirlerini hiç tanımayan insanların forum sayfalarında geliştirdikleri ortak dil üzerinden anlaşabilmeleri, tanışıp kaynaşabilmeleri. İnsan diliyle sorunlarını çözebilmeleri, sevgi diliyle hayatı anlatabilmeleridir.
 

Hakan.60

Üye
Üye
Katılım
Nis 8, 2017
Mesajlar
253
Tepkime Puanı
2
Puanları
0
Gazoz Agacı
tabiki anlatın güzel olur dışarıdan birinin tarafsız yorumu. ancak şunu da belirtmek istiyorum.bu hastalığın dereceleri ve tipleri var.acaba sizin anlatacağınız arkadaş hangi tip ve ne kadar rahatsız.çünkü yazıma başlarken ileri derece de olanları ve topluma zarar verenleri istisna kıldım.benim yazım sadece ilaçla düzelebilen fakat raporlu olanlar içindi
Neyse buyrun yazınızı bekliyoruz
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Selam,

Bu hastalığın bütün tiplerini ve hastada yarattığı sonuçları en az kendi adımı bildiğim kadar ezbere biliyorum :( Hasta olan kişi şu an hayatta değil kendisi şizofreninin en ağır tipi olan katatonik şizofreni hastasıydı. Öyle uzun yıllar geçti ki aradan ama her şeyi dün gibi hatırlıyorum. Küçükken psikoloji okumayı istememin sebebi beni büyüten daha doğrusu büyümeme yardımcı olmaya çalışan kapı komşumuzdu. Onun hasta olduğunu bildiğimden hep büyüdüğümde onu iyileştirmek isterdim. Ama hayat onu yine bir nöbet sırasında, evde yalnız olduğu bir gün altını kapatmayı unuttuğu ocağın sızdırdığı gazdan zehirlenmesine yolaçtığı için aramızdan aldı. psikoloji okumama asla izin vermeyen rahmetli babamın sayesinde 90 yılların en popüler mesleği olan bankacı olmak için ne yazık ki İşletme okudum ama çocukluğumdan arda kalan en acı izler İstanbul'un en köklü akıl hastanesi olan Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesine yaptığımız ziyaretlerdi.

Neyse konuyu fazla dağıtıp uzatmak istemiyorum. Kısaca söylemek istediklerimi yazmak istiyorum. Bu konu benim içimi çok fazla yakıyor ve sizlerin yani şizofreni hastalarına belki de sitemim olarak algılansa da yazmak, içimi dökmek istiyorum;

Şizofreniyi Yaşatmak!

. Hasta, kendisinin hasta olduğunu çoğu zaman kabullenmek istemez ve kendisi için düzenlenmiş tedaviyi uzun bir süre reddeder.
. Kendini kendi iç dünyasına adeta hapseden hasta, yakınlarının kendisi adına ne kadar endişelendiğinin farkında bile değildir!
. Etrafına öyle bir duvar örer ki o duvarı kırmak, yaklaşmak ve ona yardımcı olabilmek nerdeyse imkansızdır.
. Şizofreni hastası, ailesinin ve yakınlarının kendisi için ne kadar üzüldüğünü, nasıl yıprandığını ve iletişim kurulamadığı zamanlarda bir şekilde paylaşılmış şizofreni yaşattığını asla bilemez!
. Ne kadar iyi bir tedavi almış olursa olsun yakınlarının hep yeni bir atak için tetikte olduklarının, huzursuz geçen günlerinin ve hiç bir zaman diğer insanlar gibi korkusuz, huzurlu bir gelecek beklemediklerinden ( bu hastalık kroniktir ve bir daha nöbet geçirilmeyeceğinin garantisi yoktur) her an panik atak yaşadıklarından habersizdirler.
. Kimseyi korkutmak istemediklerini biliyorum ama hasta oldukları o anlarda yakınları için korkunun hemde gerçek korkunun sebebi haline gelirler.
. Her ne kadar anlatılmaya çalışılsa da çevre ve toplum tarafından tam olarak hastalarının hastalıklarını saklama eğiliminde bulunur hatta yoksayarlar sırf çevreden dışlanmamak adına...
. Şizofreni hastası ailesi için ve yakınları için diğer aile üyelerinden/yakınlarından daha az değil hatta çok daha fazla sevilir, sayılır ama o bunun da farkında değildir.

Evet aslında bu hastalıkla yaşamak belki de engellerin en zorudur ama hasta yakınlarının durumu için de oldukça zor ve kabul edilmesi, anlaşılması, paylaşılması en zor engel grubudur :(

Bir doktor makalesinde ileri derecede olanlar için şöyle demişti; Tavuklar insanlardan korkar, şizofreni hastaları ise nöbet geçirdiği dönemlerde tavuktan bile korkar bırakın insanlara zarar vermeyi düşünmezler bile!

Bu ifade Şizofreni hastalarının masumiyetini, toplumun ön yargılarını yıkmak için oldukça etkileyici bir yaklaşım ama ne yazık ki toplumun tabuları kolay kolay yıkılmıyor ve ben aslında şizofreni hastalarından çok onların yakınları için daha çok üzülüyorum. Hasta bir şekilde tedavi olur ama ya hasta yakınları? Bu hastalığın yolaçtığı depresif ruh halleri, psikolojik yıkımlar onları kim onaracak?
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Şizofreni hastalarının kimseden bir isteği yok!

Saatlerce, günlerce hiç konuşmadan yemek yemeden öylece kalabilirler. Sabit bir noktaya dikilmiş donuk bakışlar ve önünden defalarca geçmeme rağmen beni görmeyen, duymayan, hiç bir tepki vermeyen ve bana sözüm ona annelik yapmaya çalışan kadıncağızı hiç unutamıyorum. O gün okuldan gelirken yolda oyalanmamış olsaydım, eve biraz daha erken gelebilseydim belki de...

İstemsizde olsa yapılan el kol hareketleri, kendi kendilerine konuşmanın çevreye verdiği panik, endişe ve korku :(

Taranmayan saçlar ve hatta günlerce banyo yapmamış olmanın getirdiği ağır koku, hiç kimseye en ufak bir tepki göstermeden sabit bir duruşta geçirilen saatlerin yakınlarınıza yaşattığı ruh halini hiç tahmin edebilir misiniz?

Sorun aslında kimseden bir isteğin olmamasıdır! Yemek yeme, su içme, banyo yapma gibi zorunlu ihtiyaçların bile tek başına giderilememesinin, heykel misali donuk bir yüz ifadesinin o kişinin yakınlarını nasıl kahrettiğini hasta nasıl bilebilir ki???
 

Hakan.60

Üye
Üye
Katılım
Nis 8, 2017
Mesajlar
253
Tepkime Puanı
2
Puanları
0
Yazıma da başlarken söylemiştim.ileri derecedeki dünya ile alakayı kesmiş olanlara sözüm yok diye.
Benim yazım daha ziyade ilaçla normal olabilen hastalar içindi.
Ama şunu da belirtmek isterim tedavi ile normale dönen insanların dahi canavar sanılması ve insan yerine konması idi aslında isyanım...
Şizofrenide şöyle bir sıkıntı var sizinde söylediğiniz gibi kendisi çekiyor zaten ama neyazikki onunla ilgilenenlerde çekiyor.
Bizi de anlamanız lazım düşünsenize siz sağlam bir kafa ile dünyanın kahrını bazen çekemez hale geliyorsunuz.çünkü laf meclisten dışarı insanlar bi değişik olmuş (hile,yalan dolan,fırıldaklık vb)almış başını gitmiş.ya biz ne yapalım düşünce bozuk kafa bazen sıfırlıyor.sürekli beyin içerisinde düşünceler konuşmalar ve daha anlatamayacağım bir sürü şey.Biz nasıl çıkalım bu oyunlu dünyanın içinden.
Tedavi ile kısmen düzelen insanlara dr lar toplum içine gir sosyalles diyor.Ben denedim hakkattende işe yarıyor.insana güven geliyor felan.
Ama toplum ısrarla sizi dışlıyor.benim söylemek istedigim bunlardı aslında.
Siz bu hastalığın içinden gelmiş tarafsız bir göze sahipsiniz.bu sebeble benim anlatamadiklarimi da siz tahmin etmişsinizdir.
Kısacası ileri derecedeki hastalar için hem bakana hemde hastaya çok eziyet veren bir durum.ama ilacla düzelebilen kesim için ilaçlarini zamanında alıyorsa pek sorun olmuyor.sadece toplum zorluk çıkarıyor..
Sizinde söylediğiniz gibi şizofreni nekadar tedavi edilirse edilsin ve nekadar ilac ile bastırılır sa bastırılmış olsun bir gün bir yerde patlak verebilecek bir rahatsızlıktır.Yakınlarımızın da bizle bereber acı çektiğininde farkındayım.elden bişey gelmiyor.zor bir rahatsızlık hemde çok zor.bakana da çekene de çok eziyet veriyor.

Sussam olmuyor,konuşsam olmaz misali..
Kalın sağlıcakla
Haddimi aştımsa af ola
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Selamlar,

Haddini aşmak ne kelime arkadaşım rica ederim olur mu öyle şey? Ben kendi yaşadıklarım ve yıllar boyunca süregelen bir alışkanlıkla hasta olanlar üzerindeki izlenimlerimi paylaşmak istedim sadece ama aslında dediğim gibi bu engel grubu toplumun kanayan bir yarası olmaktan çıkmalı artık!

Aynı dilden konuşuyor olmamız beni yeniden yazma konusunda cesaretlendirdi. Evet ne yazık ki yazıya dökemediğiniz ama antamadıklarım dediğiniz şeyleri çok iyi biliyorum :( ve insanlar aslında anlattıklarından çok anlatamadıklarında gizlidir.

İnsan sosyal bir varlıktır. Tek başına yaşayamaz değil ki toplum tarafından dışlanması sözkonusu olduğunda daha bir yalnızlaşır, daha bir kapanır kendi içine. Kendi kabuğuna çekilen hastanın, hastalığı da zamanla artar, çekmekte olduğu sıkıntıları da katlanır. Bununla birlikte şizofreni hastalarının toplum tarafından dışlandığı gerçeğini ancak bir noktaya kadar kabul edebiliyorum. Kendi yakınlarını/ailesini ve hatta çocuğunu bile dışlayabilen bir hasta nasıl olur da toplumun kendisi gibileri olanları dışlamasından gem vurabilir? Dışlamayı başlatan önce hastanın kendisi değil midir? Bunu tamamen hastaya değil, hastalığın sebeplerine bağlıyorum ama yoksaymanın dayanılmaz ızdırap vericiliğini ben bu hastalar sayesinde öğrendim/ yaşadım :( sonuna kadar yanında olmak/olabilmek var iken sonsuza kadar dışlanmak/yoksayılmak ne kadar acı vericidir tahmin bile edemezsiniz üstelik bu kişi koşulsuzca sevdiğiniz biriyse...

Aslına bakarsanız yazdıklarınızdan yola çıkarak ben en çok ilaçla düzelebilen hastaların tedavisinin daha zor olduğuna inanıyorum. Çünkü onlara karşı her zaman bitip tükenmek bilmeyen umudunuz var ve sizin bu umutlu bekleyişinizi nedense ilaçlarını düzgün almayarak bir şekilde yoketmekte üstlerine yoktur:( tam iyileşeceklerine ve normale döneceklerine olan inancınızla yeniden yaşama sevinciyle dolduğunuz bir dönemde (tamamen bilinçsizce ve belki de bilinçli olarak) tedavilerini yarıda keserler, ilaçlarını almamakta ısrar ederler ve bir anda dünya başınıza yıkılır :(

Siz dünyanın başınıza yıkılması ne demektir bilir misiniz? Hasta kendisini çevresinden soyutladığında (nöbet geçirdiğinde) gerçekle olan tüm bağlantısını bir çırpıda koparır ve sizi tanımaz bile...

Şizofreni zor, katlanılması, anlaşılması ve tahammül gösterilmesi oldukça zor bir hastalıktır. Bunu kabul ediyorum ama benim kabul edemediğim/etmek istemediğim ağır hastalar ( ilaç tedavisine yanıt vermeyen) grup değil aksine ilaçla düzelebilen, çalışma olanağı veren tiplerdir ve onların aramızdan sabun misali kayıp gitmelerine gönlüm asla razı olmuyor :(

İlk sayfadaki cümlenizi size yeniden hatırlatmak ve bir daha böylesine umutsuz bir düşünceye kapılmamanızı dileyerek sizden tüm hasta yakınları adına yapabileceklerinizin hiç de önemsenmeyecek türden olmayacağı çabalarınızı, umutlarınızı yitirmemenizi diliyorum...

'' Evet gerçekten söylüyorum zehirleyin bizi,
Toplumda kurtulsun, işverenler de kurtulsun ve BİZDE KURTULALIM...!''


Dünyaya gelen her Can değerlidir, hasta olması onun yaşam hakkının elinden alınmasına sebep olamaz ki bu bir hastalıksa ve hastanın bunda hiç bir suçu yoksa böylesine bir isyanın haklı sebebi olamaz! Öylesine umutsuz bir isyanın hasta yakınlarında böylesine bir üzüntüye yolaçabileceğini tahmin edemeyeceğinizden dolayı sizi mazur görüyor her ne kadar engellerinizin topluma karışmaya engel olduğunu düşünüyorsanız da yaşamanıza engel olmadığının farkına varın istiyorum!

Yaşamak, sadece nefes alıp vermek değil, sadece bir işte çalışmak, evlenmek, çoluk çocuğa karışmak değildir. İnsan dünyaya geldikten sonra kendisine bahşedilen Can için yaşar ve yaşamalıdır da...

Umutla kalın dileğimle,
 

Edizabi34

Üye
Üye
Katılım
Şub 1, 2018
Mesajlar
176
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Benim annem 30 yıldır şizofreni çocukluğum annesiz geçti annem evden kacardı 2-3 kere intihar etmis ben kucukken her sene 2-3 kere hastanede yatardı sokakta herkes delinin çocuğu diye beni gösterirdi. Sürekli kendi kendine konuşup zarar verirdi . Bu durumlarda babamı sucluyorum annecim yardımcı olmadı sonra boşadi evden kovdu bizi yeniden evlendi annem çok büyük yıkım yaşadı çok şükür artık hepsi geride kaldı. Su an annecim küçük çocuk gibi üstünü giyemiyor kişisel temizliğini yapamıyor tehlikelerin farkın degil tek basina hayatini asla devam ettiremiycek ama yasadim muddetce hayatını kolaylastiirmaye çalışıyorum en büyük korkum bana bişey olursa annecim nolucak ? Allah bana da bütün şizofren yakinlarinda hayırlı uzun ömür sağlık güç kuvvet versin çok zor
 

Edizabi34

Üye
Üye
Katılım
Şub 1, 2018
Mesajlar
176
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yazıma da başlarken söylemiştim.ileri derecedeki dünya ile alakayı kesmiş olanlara sözüm yok diye.
Benim yazım daha ziyade ilaçla normal olabilen hastalar içindi.
Ama şunu da belirtmek isterim tedavi ile normale dönen insanların dahi canavar sanılması ve insan yerine konması idi aslında isyanım...
Şizofrenide şöyle bir sıkıntı var sizinde söylediğiniz gibi kendisi çekiyor zaten ama neyazikki onunla ilgilenenlerde çekiyor.
Bizi de anlamanız lazım düşünsenize siz sağlam bir kafa ile dünyanın kahrını bazen çekemez hale geliyorsunuz.çünkü laf meclisten dışarı insanlar bi değişik olmuş (hile,yalan dolan,fırıldaklık vb)almış başını gitmiş.ya biz ne yapalım düşünce bozuk kafa bazen sıfırlıyor.sürekli beyin içerisinde düşünceler konuşmalar ve daha anlatamayacağım bir sürü şey.Biz nasıl çıkalım bu oyunlu dünyanın içinden.
Tedavi ile kısmen düzelen insanlara dr lar toplum içine gir sosyalles diyor.Ben denedim hakkattende işe yarıyor.insana güven geliyor felan.
Ama toplum ısrarla sizi dışlıyor.benim söylemek istedigim bunlardı aslında.
Siz bu hastalığın içinden gelmiş tarafsız bir göze sahipsiniz.bu sebeble benim anlatamadiklarimi da siz tahmin etmişsinizdir.
Kısacası ileri derecedeki hastalar için hem bakana hemde hastaya çok eziyet veren bir durum.ama ilacla düzelebilen kesim için ilaçlarini zamanında alıyorsa pek sorun olmuyor.sadece toplum zorluk çıkarıyor..
Sizinde söylediğiniz gibi şizofreni nekadar tedavi edilirse edilsin ve nekadar ilac ile bastırılır sa bastırılmış olsun bir gün bir yerde patlak verebilecek bir rahatsızlıktır.Yakınlarımızın da bizle bereber acı çektiğininde farkındayım.elden bişey gelmiyor.zor bir rahatsızlık hemde çok zor.bakana da çekene de çok eziyet veriyor.

Sussam olmuyor,konuşsam olmaz misali..
Kalın sağlıcakla
Haddimi aştımsa af ola

Ne güzel anlatmissiniz
 

Edizabi34

Üye
Üye
Katılım
Şub 1, 2018
Mesajlar
176
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Şizofreni hastalarının kimseden bir isteği yok!

Saatlerce, günlerce hiç konuşmadan yemek yemeden öylece kalabilirler. Sabit bir noktaya dikilmiş donuk bakışlar ve önünden defalarca geçmeme rağmen beni görmeyen, duymayan, hiç bir tepki vermeyen ve bana sözüm ona annelik yapmaya çalışan kadıncağızı hiç unutamıyorum. O gün okuldan gelirken yolda oyalanmamış olsaydım, eve biraz daha erken gelebilseydim belki de...

İstemsizde olsa yapılan el kol hareketleri, kendi kendilerine konuşmanın çevreye verdiği panik, endişe ve korku :(

Taranmayan saçlar ve hatta günlerce banyo yapmamış olmanın getirdiği ağır koku, hiç kimseye en ufak bir tepki göstermeden sabit bir duruşta geçirilen saatlerin yakınlarınıza yaşattığı ruh halini hiç tahmin edebilir misiniz?

Sorun aslında kimseden bir isteğin olmamasıdır! Yemek yeme, su içme, banyo yapma gibi zorunlu ihtiyaçların bile tek başına giderilememesinin, heykel misali donuk bir yüz ifadesinin o kişinin yakınlarını nasıl kahrettiğini hasta nasıl bilebilir ki???

Yalnız olmadığımı görmek çok güzel
 

hürmareşal

Üye
Üye
Katılım
Mar 29, 2018
Mesajlar
2
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
%80 engelli kronik şizofrenim dostum... eğitimimde, iş hayatımda ve insani hayatımda başarılıyım. İlaçlarla veya ilaçsız...: Senin de muzdarıp olduğun toplumsal durumu bireysel olarak hem zihinsel hem fiziksel umursama. Ben umursamıyorum, çocuk olmadığımdan yetişkin bir varlık olarak biçare durumumu bazen oyun bazen de tiyatro haline getirdim... Oyun haline getirmesem., Sıkıcı hakikaten. Bu yüzden..., Yalnız olduğumda ve yeterli donanıma sahip bir evde, mutlu ve de keyifli oluyorum. Eminim ki hakkımda hazırlanan “şizofren” raporu, hak ettiğim toplumsal, ekonomik, manevi ve sosyal haklarımın karşılanma yetersizliğini örtbas etme çabasıdır... Bu yüzden hasta olduğunu kimseye söylemezsen cumhurbaşkanı bile olabilirsin, olabiliriz... tabii bu dünyada zor da, hiç de zor değil cennette... Sonuçta engelimizin nedeni cennet değil, dindar ve cehennem olan dünyalı vatanımız... Biz engelsiz doğup, doğuştan engellilerin bizleri engellediği buradan nefret ediyorum.
 

yusuf4242

Üye
Katılım
Eki 22, 2018
Mesajlar
19
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
Selam,

Bu hastalığın bütün tiplerini ve hastada yarattığı sonuçları en az kendi adımı bildiğim kadar ezbere biliyorum :( Hasta olan kişi şu an hayatta değil kendisi şizofreninin en ağır tipi olan katatonik şizofreni hastasıydı. Öyle uzun yıllar geçti ki aradan ama her şeyi dün gibi hatırlıyorum. Küçükken psikoloji okumayı istememin sebebi beni büyüten daha doğrusu büyümeme yardımcı olmaya çalışan kapı komşumuzdu. Onun hasta olduğunu bildiğimden hep büyüdüğümde onu iyileştirmek isterdim. Ama hayat onu yine bir nöbet sırasında, evde yalnız olduğu bir gün altını kapatmayı unuttuğu ocağın sızdırdığı gazdan zehirlenmesine yolaçtığı için aramızdan aldı. psikoloji okumama asla izin vermeyen rahmetli babamın sayesinde 90 yılların en popüler mesleği olan bankacı olmak için ne yazık ki İşletme okudum ama çocukluğumdan arda kalan en acı izler İstanbul'un en köklü akıl hastanesi olan Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesine yaptığımız ziyaretlerdi.

Neyse konuyu fazla dağıtıp uzatmak istemiyorum. Kısaca söylemek istediklerimi yazmak istiyorum. Bu konu benim içimi çok fazla yakıyor ve sizlerin yani şizofreni hastalarına belki de sitemim olarak algılansa da yazmak, içimi dökmek istiyorum;

Şizofreniyi Yaşatmak!

. Hasta, kendisinin hasta olduğunu çoğu zaman kabullenmek istemez ve kendisi için düzenlenmiş tedaviyi uzun bir süre reddeder.
. Kendini kendi iç dünyasına adeta hapseden hasta, yakınlarının kendisi adına ne kadar endişelendiğinin farkında bile değildir!
. Etrafına öyle bir duvar örer ki o duvarı kırmak, yaklaşmak ve ona yardımcı olabilmek nerdeyse imkansızdır.
. Şizofreni hastası, ailesinin ve yakınlarının kendisi için ne kadar üzüldüğünü, nasıl yıprandığını ve iletişim kurulamadığı zamanlarda bir şekilde paylaşılmış şizofreni yaşattığını asla bilemez!
. Ne kadar iyi bir tedavi almış olursa olsun yakınlarının hep yeni bir atak için tetikte olduklarının, huzursuz geçen günlerinin ve hiç bir zaman diğer insanlar gibi korkusuz, huzurlu bir gelecek beklemediklerinden ( bu hastalık kroniktir ve bir daha nöbet geçirilmeyeceğinin garantisi yoktur) her an panik atak yaşadıklarından habersizdirler.
. Kimseyi korkutmak istemediklerini biliyorum ama hasta oldukları o anlarda yakınları için korkunun hemde gerçek korkunun sebebi haline gelirler.
. Her ne kadar anlatılmaya çalışılsa da çevre ve toplum tarafından tam olarak hastalarının hastalıklarını saklama eğiliminde bulunur hatta yoksayarlar sırf çevreden dışlanmamak adına...
. Şizofreni hastası ailesi için ve yakınları için diğer aile üyelerinden/yakınlarından daha az değil hatta çok daha fazla sevilir, sayılır ama o bunun da farkında değildir.

Evet aslında bu hastalıkla yaşamak belki de engellerin en zorudur ama hasta yakınlarının durumu için de oldukça zor ve kabul edilmesi, anlaşılması, paylaşılması en zor engel grubudur :(

Bir doktor makalesinde ileri derecede olanlar için şöyle demişti; Tavuklar insanlardan korkar, şizofreni hastaları ise nöbet geçirdiği dönemlerde tavuktan bile korkar bırakın insanlara zarar vermeyi düşünmezler bile!

Bu ifade Şizofreni hastalarının masumiyetini, toplumun ön yargılarını yıkmak için oldukça etkileyici bir yaklaşım ama ne yazık ki toplumun tabuları kolay kolay yıkılmıyor ve ben aslında şizofreni hastalarından çok onların yakınları için daha çok üzülüyorum. Hasta bir şekilde tedavi olur ama ya hasta yakınları? Bu hastalığın yolaçtığı depresif ruh halleri, psikolojik yıkımlar onları kim onaracak?
Evet sanki beni anlatmissin suan yine ayni durumdayim ekpss den atandim 90 puan ve 50 bin kisi arasinda 650 ci olarak 2012 de ama zekiyizde baya suan ise 3 gibi gidiyorum malum ilaclar arabanin icinde yalniz takiliyorum suan canim ne calismak ne ise gitmek filan istemiyor hic aile yakinlari bakimindan bakmamistim duruma haklisin gercekten is yerinde cok seviyorlar beni 3 de gidiyom ise hosgeldin diyolar baskalari olsa meb e sikayet edip atarlardi isten ayrica benim gibi sizofrenlerin tavukdan bile korktugu dogru bizzat yasadim agir olmayanlarin zarar vermeyenlerin degil topluma zarari faydasi bile olur gercekten inanilmaz duvar oruyoz orasi da dogru suan misal tel kullanmiyorum artik hatti cikardim ws da sildim teli tablet gibi kullaniyorum hic aile yakinindan olaya bakmamistim ne yapsam acaba aile yakinlarini uzmemek icin ayri bi eve ciksam yalniz takilsak mi bir cok intihar cesidni de denedim tupudur asmaktir bir turlu basarili da olamadim kiralik katil mi tutsam ne yapsam zaten kiz filan vermiyorlar valla dogru duzgun toplumun icine girmiyorum zaten isten de atsinlar diye ugrasiyorum atmiyorlar da yatacam evde haklisin da aile yakinlarini uzmemek icin ne yapacaz en iyisi intihar edelim an acisizi tabanca delitim diye kimse de.vermedi bize filan sikar diye ne yapsak intihar etsek mi aile uyelerini uzmemek icin.

SM-G610F cihazımdan Engelliler.Gen.Tr mobil uygulama ile gönderildi
 

Murteza

Üye
Üye
Katılım
Mar 29, 2019
Mesajlar
10
Tepkime Puanı
1
Puanları
3
Ne yapsak intihar etsek mi aile uyelerini uzmemek icin.

demişsiniz de, intihar edilmesi durumunda, aile üyelerini, yeterli tedaviyi-ilgiyi sağlayamadıkları vb. düşüncelere sevkederek, suçluluk duymaları durumunu katlayacağını bilmek gerekir. Hem de ölene dek.

Şizofrenlerin öncelikle "İnsan Aklının Sınırları" adlı kitabı okuyarak, nasıl bir mekanizmanın kendilerini bu duruma düşürdüğünü anlamaları faydalı olur.
Zihinde taşlar yerine oturabilir, dikkat edilirse, uyaranlar bile belirlenebilir.

Belirli tonlardaki erkek ya da kadın sesleri, soluk verme sesi, musluktan akan su sesi, kapı çarpması vb. gibi yüzlerce uyaran olabilir.

Kitapta tedavi de anlatılıyor ancak, 200-300-500 saat sürebilecek bir tedavi şekli olduğundan, ancak gönüllü biri tarafından uygulanabilir.

Aslında Eft Duygusal Arınma Teknikleri, hastane ortamında, ani gelişebilecek tehlikeli davranışları kontrol altına alabilecek hastabakıcı, dr., hemşire filan olan ortamlarda uygulansa, çok daha kısa sürede bu tip hastalara yardımcı olunabilir bence.
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
704
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
Allah şifa versin

kardeşlerim
 
Tekerlekli Sandalye
Üst