Merhaba arkadaşlar, bir son dakika haberiyle daha karşınızdayız. 2008 Ekim öncesi işe girişi olan engellilerin, vergi indirimi ile emekli olabilme sistemini iptal edip çalışma gücü kayıp tespiti ile emeklilik sistemine dönüştüren değişikliği de içeren kanun teklifi 15 Ocak 2025 ÇARŞAMBA tarihli 32783 Sayılı Resmi Gazetede yayınlandı ve yürürlüğe girdi.
Peki, bu kanun tam olarak neyi kapsıyor, 2008 Öncesi sigortalı olan SSK mensubu engellileri ne bekliyor?
Sizi yasal mevzuata boğmadan en anlaşılır dille konuyu şu şekilde anlatalım. Birden fazla hastalığı olup ta bu hastalıkların toplamında %40 ve üzeri raporu olanlar bu kanun ile tam anlamıyla yandı. Konuyu daha açık şekilde anlatmak gerekirse önceden sistem şu şekilde işliyordu. Birden fazla hastalığı olan kişilerin emekliliğinde kişinin her hastalığına ayrı ayrı oran verilip daha sonra bu oranlar baltazar formülü dediğimiz formülle birleştirilerek kişinin toplam rapor oranı belirleniyordu.
Bu yeni düzenlemeyle bu tamamen kaldırıldı. Artık kişinin en fazla orana sahip hastalığına bakılacak. Daha anlaşılır olması adına örnek verelim. A kişisinin önceden %40 + 30 + 10 hastalığı varsa bunların hepsi baltazara göre toplanıyordu. Şimdi ise bu kişi için sadece en yüksek oran olan %40 lık orana bakılacak.
İşin daha da vahim ve hak kaybına neden olacak örneğini ise şu şekilde verelim. B kişisi önceden %38, + 20, + 10 raporu var diyelim. Bu kişi şimdi en yüksek orana sahip hastalık yani %38 lik oranına bakılacağı için bu kişi artık kademeli engelli emekliliğinden yararlanamayacak.
Bu durum tam anlamıyla engellilere yapılmış aleni bir zulümdür. Kimse kusura bakmasın bu durumu ifade edecek başka kelime bulamadım. İnsanların hayatlarıyla bu kadar kolay oynanmamalı.
2025 Yılı engellilerin kazanılmış haklarına tırpan vurarak başlatıldı. Önce ÖTV indirimli engelli araç alımına kısıtlama getirildi, şimdi ise ekim 2008 öncesi SSK mensubu engellilerin emekliliğine.
Peki bundan sonra ne olacak? Ben söyleyeyim. Engellilerle ilgili sivil toplum kuruluşları, dernekler, muhalefetteki siyasi partiler ve biz engelliler sustukça daha çok üstümüze gelecekler. En sonunda elimizde hiçbir hak kalmayacak.
Burada şu duyuruyu da yapayım. Suçu hep başkasına atmayalım. Her engelli bu hak kayıplarından kendisini de sorumlu tutmalı. Neden mi? Bizler eğer bilinçli engelliler olsaydık, üyesi olduğumuz dernekleri, sivil toplum örgütlerini, siyasi partileri bu konuda sürekli uyararak onların harekete geçmesini sağlardık.
Kimse şunu unutmasın. Sen kendi sorununu dile getirmezsen senin sorunun kimsenin umrun da olmaz. Peki ben ne yapabilirim diye soranlar olabilir? Hiçbir şey yapamıyorsanız sosyal medya hesaplarınızdan tepki gösterin. Sosyal medya hesaplarından yapılan tepkilerin siyaseti nasıl değiştirdiğini ve dönüştürdüğünün binlerce örneği var.
Hadi sessiz kalmayın ve harekete geçin.
Peki, bu kanun tam olarak neyi kapsıyor, 2008 Öncesi sigortalı olan SSK mensubu engellileri ne bekliyor?
Sizi yasal mevzuata boğmadan en anlaşılır dille konuyu şu şekilde anlatalım. Birden fazla hastalığı olup ta bu hastalıkların toplamında %40 ve üzeri raporu olanlar bu kanun ile tam anlamıyla yandı. Konuyu daha açık şekilde anlatmak gerekirse önceden sistem şu şekilde işliyordu. Birden fazla hastalığı olan kişilerin emekliliğinde kişinin her hastalığına ayrı ayrı oran verilip daha sonra bu oranlar baltazar formülü dediğimiz formülle birleştirilerek kişinin toplam rapor oranı belirleniyordu.
Bu yeni düzenlemeyle bu tamamen kaldırıldı. Artık kişinin en fazla orana sahip hastalığına bakılacak. Daha anlaşılır olması adına örnek verelim. A kişisinin önceden %40 + 30 + 10 hastalığı varsa bunların hepsi baltazara göre toplanıyordu. Şimdi ise bu kişi için sadece en yüksek oran olan %40 lık orana bakılacak.
İşin daha da vahim ve hak kaybına neden olacak örneğini ise şu şekilde verelim. B kişisi önceden %38, + 20, + 10 raporu var diyelim. Bu kişi şimdi en yüksek orana sahip hastalık yani %38 lik oranına bakılacağı için bu kişi artık kademeli engelli emekliliğinden yararlanamayacak.
Bu durum tam anlamıyla engellilere yapılmış aleni bir zulümdür. Kimse kusura bakmasın bu durumu ifade edecek başka kelime bulamadım. İnsanların hayatlarıyla bu kadar kolay oynanmamalı.
2025 Yılı engellilerin kazanılmış haklarına tırpan vurarak başlatıldı. Önce ÖTV indirimli engelli araç alımına kısıtlama getirildi, şimdi ise ekim 2008 öncesi SSK mensubu engellilerin emekliliğine.
Peki bundan sonra ne olacak? Ben söyleyeyim. Engellilerle ilgili sivil toplum kuruluşları, dernekler, muhalefetteki siyasi partiler ve biz engelliler sustukça daha çok üstümüze gelecekler. En sonunda elimizde hiçbir hak kalmayacak.
Burada şu duyuruyu da yapayım. Suçu hep başkasına atmayalım. Her engelli bu hak kayıplarından kendisini de sorumlu tutmalı. Neden mi? Bizler eğer bilinçli engelliler olsaydık, üyesi olduğumuz dernekleri, sivil toplum örgütlerini, siyasi partileri bu konuda sürekli uyararak onların harekete geçmesini sağlardık.
Kimse şunu unutmasın. Sen kendi sorununu dile getirmezsen senin sorunun kimsenin umrun da olmaz. Peki ben ne yapabilirim diye soranlar olabilir? Hiçbir şey yapamıyorsanız sosyal medya hesaplarınızdan tepki gösterin. Sosyal medya hesaplarından yapılan tepkilerin siyaseti nasıl değiştirdiğini ve dönüştürdüğünün binlerce örneği var.
Hadi sessiz kalmayın ve harekete geçin.