Stresi lehinize çevirmek elinizde!

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Stresi hayatınızdan söküp atmanız mümkün değil. Yapmanız gereken stresten kaçmak yerine onunla başa çıkmayı öğrenmek. Üstelik günlük yaşamın kaçınılmaz bir parçası haline gelen stres, doğru yönlendirildiğinde performansı ve başarıyı tetikliyor. Uykusuzluk, kötü beslenme, ekonomik sorunlar, iş sorunları, aile sorunları, kişilik yapısı, sosyal desteğin olmaması, hareketsizlik ve sağlık sorunlarının stresin nedenleri arasında yer aldığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi’nden Psikolog Sevil Usanmaz, insanı zorlayan her durum, yaşantı ve koşulun stres anlamına geldiğini söylüyor.

“Bu bakış açısı doğrultusunda küçük, büyük, genç, yaşlı, kadın, erkek herkes stres altında. Ve stres kimi zaman insanı güçlü kılabilir, önemli olan onunla baş etmeyi öğrenmektir” diye konuşan Usanmaz”a göre, çevrede stresle ilgili birçok etken varken, stresin hayattan sökülüp atılması mümkün değil.

Sevil Usanmaz, stres karşısında insanların kendilerini korumak için stresi yaratan durumla ya mücadele ettiğini ya da bu durumdan uzaklaştığını kaydederek, stres nedenleri değişse de stres karşısında insanların verdiği tepkilerin benzerlik gösterdiğini ifade ediyor.

Stres karşısında insanların kendilerini korumak için çeşitli tepki ve davranışlar gösterdiklerini vurgulayan Usanmaz, “Stres karşısında bütün canlılar, stresi yaratan durumla ya mücadele ederler veya bu durumdan uzaklaşırlar. Buna “Savaş veya kaç” ilkesi denir. Stres karşısında organizmanın bütünlüğü tehdit altındadır ve organizmanın kendini koruması için oluşturduğu dengesi bu durumdan etkilenir. Bozulan dengenin yeniden sağlanması gerekir. Denge, bu durumla savaşarak veya kaçarak yeniden oluşturulur. Ancak stresle sürekli ama etkisiz mücadele tükenmişliğe yol açar” diye konuşuyor.
BİRAZ STRES İYİDİR…

Usanmaz, fazla olmamak kaydıyla kişinin strese maruz kalmasının olumlu sonuçlar doğurabildiğini söylüyor.
“Bireysel farklılıklar, algılama, hissetme, öğrenme, sosyo-kültürel özellikler, zihinsel kapasite, cinsiyet, yaş, geçmiş yaşantılara ait izler uyaranı strese dönüştürür. Stres karşısında verdiğimiz tepki, uyarana yüklediğimiz anlama bağlıdır. Bireyin, geçmiş yaşantıları, yanlış öğrenmeleri, ihtiyaçları ve beklentileri bir durumu veya uyaranı `stres veren` veya `stres vermeyen` olarak tanımlamasına neden olur. Bazen biraz stresin işe yaradığı söylenir. Biraz stres performansı iyileştirir, bireyi aktif yapar, Örneğin; yetişecek bir iş için çalışma hızının ve süresinin artırılması gibi. Yani biraz stres merak duygusunu artırır, yeni öğrenmeler sağlar.”

STRESLE BAŞA ÇIKMANIN EN ETKİN YOLU

Usanmaz, stresle başa çıkmanın en etkili yolunun gevşeme, gevşemenin ilk adımının da solunumu kontrol etmek olduğunu söylüyor. Stres durumlarından derin, ağır ve sessiz nefes alınmasının önemine değinen Usanmaz, “Stresle başa çıkmak için doğru nefes almamız gerekir. Doğru nefes; derin, ağır ve sessiz olmalıdır. İyi nefes almak, iyi nefes vermekle olur. Aldığımız nefesi ağzımızdan yavaşça ve iyice verirsek gevşeriz. Kısa nefes alıp verme gevşemeyi sağlamayacağı için stresle başa çıkmada iyi bir yöntem olmayacaktır. Ayrıca, stresle başa çıkabilmek için empati duygunuzu geliştirin, diğerlerinin duygusunu hissetmeye çalışın. Öfke kontrolünü ve zaman yönetimini öğrenin. Kendinizi daha çok sevin ve daha fazla güvenin. Kendinizi ödüllendirin, olumlu düşünün, değişimlere açık olun” diye konuşuyor.

Yazan : Sevil Usanmaz
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Stres Sizi Değil Siz Stresi Yönetin

Günlük hayatta karşılaşılan olay ve durumlara karşı verilen içsel bir tepki olan stres, doğru yönetildiğinde yaşam kalitesini olumsuz değil zaman zaman olumlu etkileyen bir unsur olabiliyor. Kişiler sürekli veya yineleyen stres kaynakları ile mücadele ederken, etkili olmayan hatta bazen kendilerine zarar verebilen davranışlar geliştirebiliyor. Dolayısıyla esas sorun stresten değil, stres anında verilen tepkilerden, diğer bir deyişle stresle başa çıkma yöntemlerinin yanlış olmasından kaynaklanıyor.

stres-nedir-kullan-crop_orig.jpg



Herkesin karakteri, algısı ve stres durumunda gösterdiği tepkileri, stresle başa çıkma yöntemleri birbirinden farklı oluyor. Sürekli değişen yaşam koşullarına uyum sağlamaya çalışan her canlının stres yaşadığına dikkat çeken Neolife Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Bora Telaferli, strese birtakım iç ve dış nedenlerin yol açtığını belirtiyor. “Kaza geçirmek, işe geç kalmak, evlenmek, boşanmak, çocuk sahibi olmak, sevdiği kişileri kaybetmek gibi olumlu/olumsuz dışsal değişkenlerin yanı sıra hastalık, sıvı kaybı, fiziksel güçsüzlük gibi etkenler stres kaynağı olabiliyor. Bir dizi iç ve dış stres kaynaklarına belli bir süre boyunca sürekli maruz kalındığında, bu durum kişiyi ruhsal, fiziksel ve duygusal açıdan olumsuz etkiliyor. İnsanlar sıklıkla bu sürekli veya yineleyen stres kaynakları ile baş etmek için etkili olmayan ve genellikle de kendine zarar verici davranışlar geliştirebilir. İşte esas sorunu yaratan stres değil, stresle baş etmek için kullanılan bu sağlıksız davranışlardır. Çözüme götürmeyen bu baş etme mekanizmalarına örnek olarak aşırı yemek yeme, fazla alkol tüketme, sigara içme, aşırı ilaç kullanma, madde kullanma, içe kapanma, fiziksel şiddet dahil tepkisel davranışlarda bulunma, işi/ilişkileri terk etme, erteleme, aşırı kaygı, sorunları inkar etme gibi davranışlar sayılabilir. Bunların stres faktörünü ortadan kaldırmadığı gibi sorunların halı altına süpürülerek daha da büyümesine, hatta sonuçlarının tüm yaşamı etkilemesine neden olacağı aşikar.” diyor.



Strateji Geliştirerek Stresle Baş Edebilirsiniz



Yaşamda yadsınamayacak stres faktörleri ile baş edebilmek için etkili yöntemler geliştirmek gerekiyor. İlk yapılması gereken ve belki de en önemlisi yaşamın üzerinde kimin söz sahibi olduğunu kendi benliğinizde netleştirmek. Kontrol sahibi olan siz misiniz yoksa sizin dışınızdaki unsurlar mı? Öğretmen/hakem/patron/ebeveyn/eş/dış koşullar mı son söz hakkına sahip, yoksa siz mi ? Yaşamınızda sizi ilgilendiren olayların seyrini ve sonuçlarını değiştirebilecek güce sahip misiniz?



Telaferli, stresle etkili baş etme stratejilerini dayanıklılık, dış görünüm-tavır, bedenine kulak verme, mümkünse stresi azaltma, yükü hafifletme ve problem çözme şeklinde sıralıyor.



İşte bu stratejik adımları oluşturmak için neler yapılabileceğinin ipuçları:



Dayanıklılık; fiziksel, ruhsal ve duygusal olarak daha güçlü olmayı gerektirir ki, bir stres faktörü ile karşılaşıldığında bununla baş edebilecek “zindelikte” olunabilinsin. Bunun için yapılacaklar arasında daha fazla fizik egzersizi, gevşeme egzersizleri, iyi uyku ve beslenme alışkanlıkları geliştirme, alkol/nikotin/kafein tüketimini azaltma, keyif veren meşguliyetler bulma ve kişinin kendine bir sosyal destek sistemi oluşturması bulunuyor.



Dışarıya karşı sergilenen görünüm ve tavır, diğer kişiler tarafından nasıl algılanıldığı noktasında belirleyici oluyor. Sürekli en kötü beklentisi içinde olan, dış unsurların kontrolü altında olduğuna kanaat getirmiş bir kişinin yaşamın sürekli güçlükleri karşısında önemli ölçüde stres yaşaması doğaldır. Bunu değiştirebilmek için kişinin kendi ve sorunları ile ilgili bir mizah duygusu geliştirmesi, ders aldığı sürece yanlış veya hata yapmanın sorun olmayacağını öğrenmesi, duygularının sorumluluğunu üstlenmesi ve her şeyin kontrol edilemeyeceği kabul edilmesi gerekiyor.



Vücuda kulak vermek, stresle karşı karşıya kalındığında sorunun kaynağını daha çabuk bulmayı sağlıyor ve stresle baş edilmesine yardımcı oluyor. Bu ilk akut belirtilerin farkında olunması, sorunun hızla çözümlenerek strese bağlı kronik rahatsızlıkların önlenmesinde önemli bir adımı oluşturuyor.



Yaşamdaki stres düzeyini azaltmak, bazı eylemlerle gerçekleştirilebiliyor. Bunların en başında “hayır” demesini öğrenmek geliyor. Gerektiği halde hayır denilemeyen her seferde kişi kendini ek bir taahhüt altına sokuyor ve maruz kaldığı stresi arttırıyor. Bir diğer önemli beceri iş-okul ile özel, gündelik yaşamı ayırabilmek, birinin diğeri pahasına sorun yaratmasına fırsat vermemektir. Dağları devirmeye kalkmadan, bir defada üstesinden gelebilecek kadar değişikliğe gitmek, kişinin kolayca sonuca varmasını sağlıyor.



Yükü hafifletmek; olumsuz düşünceleri kontrol altına almak, kişinin kendi ve koşulları için gerçekçi çıkarımlarda bulunmak, kaygı ile geçirilen süreyi azaltmak, gerçekçi beklentiler ve hedefler koymak, erteleme ve vazgeçme huyundan vazgeçmek kişinin rahatlamasına yardımcı oluyor.



Problemleri çözmek için net hedefler belirlemek, eylem planlarını belirlemek için gerekli bilgilere ulaşmak, görevleri parçalara bölerek tamamlanma sürelerini gerçekçi olarak belirlemek, elde edilen başarıları takdir etmek ve yeri geldiğinde stratejinin etkililiğini gözden geçirerek gerekli düzeltmeleri yapmak şeklindeki problem çözme teknikleri ile yukarıdaki maddeler birleştirildiğinde yaşamın getirdiği stres kişi için artık yalnızca yapıcı birer faktör oluyor.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst