Tekerlekli Sandalye Maratoncusu Nihat Demir

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,484
Tepkime Puanı
189
Puanları
63
Yaş
50
Tekerlekli sandalye maratoncusu (Wheel Chair Runner) Nihat demir roportajı

Sizi tanıyarak başlayalım…

1977 yılında Bursa’da doğdum. 2 yaşında çocuk felci geçirdim. Lise yıllarına kadar spor
hayatımda yoktu. Atatürk Lisesi’nde okurken beden eğitim öğretmenim beni spora teşvik
etti. Ardından gazeteci ağabeyim Cevat Önger, bana engelli sporcuların olduğunu söyledi.
Bunun üzerine Lise 2’inci sınıfta (1995) Büyükşehir Belediyesi bünyesinde atletizme
başladım.

nihat-demir-kim.jpg

Nihat Demirin Başarıları
  • Sevilla Maratonu 24 Şubat 2000 5. (Beşincilik)
  • Paris Maratonu 9 Nisan 2000 1. (Birincilik)
  • Helsinki Maratonu 19 Agustos 2000 1. (Birincilik)
  • Honolulu Maratonu 10 Aralık 2000 1. (Birincilik)
  • Sevilla Maratonu 23 Şubat 2001 1. (Birincilik)


Nihat Demir'in resmi web sitesi için TIKLAYINIZ:

Halil Yılmaz: Tekerlekli sandalye maratonu Türkiye’de fazla bilinen bir spor dalı değil. Dünyanın başka ülkelerinde durum nasıl Tekerlekli sandalye maratonuna ilgi var mı?

Nihat Demir:Tekerlekli sandalye maratonu dünyada ve olimpik branş olarak ta olimpiyatlarda branşı olan ve çok sayıda sporcusu bulunan bir branş. Ülkemizde fazla sporcu olmamasının nedeni destek verilmemizi. Kendi imkanların ile veya bir belediyenin çok iyi destek vermesi ile yapıla bilecek zor ve masraflı bir spor. Bu yüzden sporcu olmaması normal. Yurt dışında ise sporcuların imkanları fazla olmasından dolayı çok talep gören para olimpik bir spor branşıdır.

Halil Yılmaz: Daha önce başarılı engelli sporcularla yaptığımız röportajlarda bazı branşlar için federasyonun yeterli desteği sağlamadığı öğrenmiştik. Sizin branşınızda durum nedir? Federasyon yada sponsor desteği alıyor musunuz?

Nihat Demir: Federasyondan bir destek alamıyorum. Bireysel maratonla katıldığım için bir destekleri olmuyor. Ben daha çok sponsor bulabilirsem yarışmalara katılabiliyorum.Ama Yurt dışındaki maratonlarda Büyükelçiliklerimizin bana destekleri oluyor.

Halil Yılmaz: Günde – haftada kaç spor yapıyorsunuz? Profesyonel sporcuların çoğunun protein tozu kullandığı söyleniyor. Sizde kullanıyor musunuz? Sağlık açısından protein tozunun bir zararı var mı?

Nihat Demir: Haftada 3 gün antrenman yapmaktayım. Protein tozu kullanmıyorum. Doğal beslenmenin daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum

Halil Yılmaz: İlk katıldığınız koşu hangisiydi?

Nihat Demir: 1995 yılında Mudanya Mütareke Koşusu’na katıldım. Koşu, 10 kilometre idi. Engelli olarak bir tek ben vardım. Bu yarıştan sonra özellikle gazeteci ağabeylerim bana destek verdi. Ardından Samsun’da uluslararası nitelikteki yarı maratona katıldım.

nihat1.jpg

Halil Yılmaz: Başarı ne zaman geldi?

Nihat Demir: Türkiye’deki koşularda aldığım derecelerden sonra yurtdışına açıldım. İlk olarak 2000 yılının Şubat’ında İspanya’da Sevilla Maratonu’na katıldım. Benim kategorimde koşan 7 kişi vardı.

Bu yarışta ben 5. oldum. Bu maratondan sonra yavaş yavaş davetler gelmeye başladı. 9 Nisan 2000’de Paris Maratonu’na katıldım. Kategorimde 5 kişi ile yarıştım ve ilk dünya şampiyonluğum geldi. Yine aynı yıl ağustos ayında Helsinki’de (Finlandiya) ve aralık ayında da Honolulu (Hawai) yarışında birinci oldum. 2001 yılında Sevilla’daki koşuya bu kez ‘milli atlet’ unvanıyla katıldım ve Türkiye’ye birincilik getirdim. Ödülümü dönemin Spor Bakanı Fikret Ünlü ’den almıştım. Maratonda yılmamak çok önemli. 2003 yılında tekerlekli sandalye kategorisi de yarışmalara dahil edildi. Ben de yarışları daha eğlenceli hale getirmek için 2005 yılında bu kategoriye geçiş yaptım. Ancak ülkemizde bu kategoride sporcu sayısı çok az. Ülkemizde maraton koşan engelli pek yok zaten.

nihat3.jpg

Halil Yılmaz: Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?

Nihat Demir: 2005 yılında New York’ta tekerlekli sandalye ile maratona katıldım. O yarıştı virajı alamayarak devrildim. O anda insanların yüz ifadelerini ve üzüntüyle verdikleri tepkiyi hatırlıyorum. Bu beni çok etkilemişti. Ardından bana yardıma gelindi. Bu kez de o seyirci beni tezahüratlarıyla motive etti. O enerji ile yarışı bitirdim. Hayatımda unutamadığım bir diğer anı da Hawaii’den. Benim 20 yaşına kadar hiç kız arkadaşım olmadı. Hawai Maratonu’nda engelli bir sporcu ile tanıştım. O sporcunun bir sevgilisi vardı. Bu beni çok etkilemişti.
Aşkın engel tanımadığını gördüm. Bu anlamda beni cesaretlendiren bir şeydi. Ki şu an ben de evliyim. 3 kız babasıyım.

nihatmaraton.jpg

Halil Yılmaz: Spor yapmanın yaşamınıza katkıları nedir? (sosyal çevre, kendine güven vb. gibi)

Nihat Demir: Spor benim yaşamımda olağan üstü değişiklikler yaptı.18 yaşına kadar çok sosyal olmayan birisiydim. Lisede okuldan eve geçen bir yaşantım vardı. Ama sporun başlaması ile kendimi özgür ve mutlu hissetim. Çevremde ki insanların sayısı olumlu bir şekilde arttı. Bursa içerinse bile dolaşamazken dünyanın birçok ülkesine gitme şansını yakaladım. Bu da benim öz güvenimi olumlu bir şekilde arttırdı. En önemlisi eşimle tanışıp evlendim ve çok mutlu bir ailemin olmasına sebep oldu.

Halil Yılmaz: Uluslararası müsabakalar için Avrupa’nın çeşitli ülkelerine gidip geldiniz. Engellilerin sosyal yaşama katılımı, mimari koşullar toplumun engellilere bakışı açısından Avrupa ile Türkiye’yi karşılaştırdığında ne görüyorsun?

Nihat Demir: Öte yandan fiziksel açıdan ülkemizin Avrupa ülkelerine göre eksiklikleri söz konusu. Örneğin ben İngiltere’ye gittiğimde hiç kimsenin yardımı olmadan hayatımı sürdürebilirim. Bursa’da şu an otobüslere binemiyoruz. Kaldırım ile otobüs arasında mesafe var. Bursaray, bizim için en iyi olanakları sunan ulaşım aracı şu an.

Bir de görme engelliler için yapılan yol düzenlemeleri var. Bu noktada söylemek istediğim de şu; bir engellinin hayatını kolaylaştırırken diğerlerini zorlaştırmayalım. Bu yol düzenlemelerinde daha doğrusu kaldırımlar belli bir standartta olmadığı için benim gibi koltuk değneği kullananlar, zorluk çekiyor. Çünkü koltuk değneklerimiz sıkışıp, kalıyor o düzenlemelere. Yine Bursa’da yolların çoğu yokuş. Bunun için de benim önerim; örneğin Altıparmak-Heykel arasına teleski yapılabilir. Bu İsviçre’de olan ve basit bir sistem. Bizde de uygulanabilir.

Amatör ve engelli sporlarında başarı gelmesini istiyorsak, destek verilmesi şart! Ayrıca verilen destek te uzun süreli olmalı. Çünkü başarı ancak uzun vadede geliyor. Sadece Ankara’da Federasyon kurarak sporcu yetiştiremezsiniz. Her şehirde engellilerle ilgili sistem kurulmalı.

Halil Yılmaz:
Engelli bireylere vermek istediğiniz, bir mesaj var mı?

Nihat Demir: Benim gibi engellilere tavsiyem şudur ki; öncelikle engellerini kafalarından silmeliler.
Kendilerini fiziksel olarak iyi tanımalılar. Engelli bir insanın sosyalleşmesi için spor bence en güzel tercihlerinden biri. Spor yaparken hem kötü alışkanlıklardan uzak duruyorsunuz hem de daha fazla dışarıda zaman geçiriyorsunuz.

Halil Yılmaz: Bize zaman ayırıp sorularımızı cevapladığınız için teşekkür ederiz.

Nihat Demir: Bana böyle bir imkân verdiğiniz için ben teşekkür ederim.

 

uygarçağdaş

Üye
Üye
Katılım
Kas 16, 2014
Mesajlar
75
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
59
Kişisel olarak ,engelli dünyasının spor ortamındaki çalışmalarını ,sosyal etkinlikleri izledim desem yalan söylemiş olurum .Bu sayfayı okuyunca ilginç gelmesi ve bu konuyu elimden geldiğince takip etmeyi istiyorum . Bazı tekerlekli sandalye kullanan arkadaşlarımın inanılmaz kol kaslarının olduğunu biliyorum ve benim elimi sıkıyorlar şakadan bir daha tokalaşamıyorum korkudan .Uzun süren diyaliz rahatsızlığı bedensel olarak bizi çok yıprattığı için sanırım .Ama bir arkadaşım ise 15 yıldan fazla diyalize girip ,belden aşağısı da felç olduğundan tekerli saldayesine inanılmaz kas gücü geliştirmiş .bir türlü çözemedim . İzleyeceğim artık böbrek nakli olduk ,bundan sonrası ben de gayret etmeliyim değil mi ?
 

İskender Durgun

Üye
Üye
Katılım
Eyl 4, 2010
Mesajlar
599
Tepkime Puanı
0
Puanları
16
Yaş
57
''Spor yaparken hem kötü alışkanlıklardan uzak duruyorsunuz hem de daha fazla dışarıda zaman geçiriyorsunuz.''

Röportaj için Halil Yılmaz'a ve Nihat Demir'e çok teşekkür ederim.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst