Temple Grandin ve Düşündürdükleri.!

  • Konuyu başlatan Fırtına
  • Başlangıç tarihi
F

Fırtına

Guest
temple-grandin.jpg



İnsanın yaşama bakışını, duruşunu sarsan deneyimler vardır ya hani, 2000’li yılların başında İstanbul Metin Sabancı Spastik Çocuklar merkezinde özel eğitime, rehabilitasyona ihtiyaç duyan çocuklar, aileleri ve eğitmenleriyle tanışmam benim için işte tam da böyle bir deneyimdi..

Yaşam algımı, felsefemi, değerlerimi, önceliklerimi, kökten değiştiren bu dönem beni sanki başka biri yaptı..

İnsan bedeninin bir mucize olduğunu, emeğin, sabrın, şefkatin ve özellikle sevginin yaşamın bedeli ölçülemeyecek hazineleri olduğunu, gerçek gücün ve zenginliğin biz 20. yüzyıl çocuklarına dayatılan değerlerin çok ötesinde olduğunu öğrendim o dönem..

Atılan bir minik adımın, ağızdan çıkarılabilen bir sesin, yazılabilen bir harfin, bir gülüşün, ne umut ışıları yaktığına, ne sevinçlere vesile olduğuna tanık oldum. Zenginlik denen şey neydi ki acaba.?

Okuduğum, filmlerde seyrettiğim, hikayelerde dinlediğim yani aslında zihnen gayet net bildiğim pek çok yaşamsal olguyu, gerçekleri, bir fiil bedenen deneyimlemekti bendeki değişimi oluşturan..

Aynen Nasrettin Hocanın damdan düştüğünde yardımına koşanlara “bana damdan düşen birini getirin..” dediği gibi, insanlar bir fiil yaşayarak, tenlerinde hissederek öğreniyorlar yaşamın farklı cephelerini..

Bu noktada, engellilerin yaşamlarını kolaylaştırmak adına projeler gerçekleştirmek isteyenlerin, projelerinin samimiyeti ve verimliliği adına, belki bir süre hizmet sunacakları ortamda yaşamalarının, ortamı 5 duyularıyla hissetmelerinin hayli gerekli ve önemli olduğunu düşünüyorum..

İşte bu nedenden ötürüdür ki, aşağıda bahsedeceğim film de yaşam deneyimlerimize göre hepimize farklı şeyler anlatacak, hissettirecektir..

Geçenlerde televizyonda özel bir haber kanalında Otistik çocuklarla ilgili bir bilinçlendirme kampanyası dahilinde yapılan 4-5 saatlik epeyi uzun bir programa denk düştüm. Programda “Temple Grandin” adlı bir filmden bahsediliyordu. Filmi nereden bulurum diye düşünürken, filmin aynı hafta TV’de özel bir kanalda gösterileceği bilgisine ulaştım. Hemen ilgileneceğini düşündüğüm dostlara da haber uçurdum..

Filmin bende ve dostlarımda yarattığı etki farklı oldu. Yıllarımı özel çocuklar, aileleri ve eğitmenleriyle geçiren biri olarak filmi farklı bir gözlükle seyrettiğimi o zaman idrak ettim. Ancak, takdığınız gözlük ne olursa olsun Temple Grandin filmi, insanla, insan potansiyeliyle, yaşamın farklı renkleriyle ilgili herkes için etkileyici bir öykü sunuyor..

2010 yapımı “Temple Grandin” adlı film, bugün halen ABD’de yaşayan, 64 yaşında, otizmli, Colorado devlet üniversitesinde profesör olan bir hayvan bilimcinin gerçek yaşam öyküsünü anlatıyor..

Film, otistik insanların farklı işleyen zihinlerine değinmenin haricinde, tam bir bireysel gelişim ve başarı hikayesi..

Temple Grandin, insan gelişimine dair bilip de ara ara unutmaya meylettiğim önemli noktaları bana yeniden hatırlattı. Belki sizin de zihinlerinizi tazeler diyerek bazı başlıkları sizlerle de paylaşmak istedim..

İşte Temple Grandin’in bana hatırlattıkları;

Yaşamda gelişmenin, doyumlu bir hayat sürmenin önemli noktaları;

Kendini bilmek, kendini tanımak,

Kendini kimseyle kıyaslamamak,

Kendini olduğun gibi kabul etmek,

Dengelerini korumak için kendine formüller geliştirmek,

Zayıf değil ancak güçlü yönlerine odaklanmak,

Güçlü yönlerini parlatmak,

Farklılıklarını avantaja dönüştürmek,

Kendi motivasyon kaynaklarını bulmak,

Yaşamda kendi gerçekliğine uygun bir hedefe odaklanmak,

Motivasyonunu kaybetmeden, sabır ve kararlılıkla hedefin yolunda yürümek,

Tüm bunları yapabilmek için destekleyen insanlara sahip olabilmek,

Bireysel gelişimle ilgiliyseniz yukarıdaki maddeler size hiç yabancı değil pek tabii.. Ancak her nedense biraz göz ardı edilen son madde, yani “insani destek” faktörünü biraz açmak istiyorum. Bu konu, filmde beni etkileyen önemli noktalardan biri oldu..

(Karmaşık ve kalabalık şehirlerde son derece hızlı ve yalnız yaşamlar sürdürdüğümüzden olsa gerek..)

Temple, kendini bugünlere taşıyan yolda bilinçli, güçlü, sebatkar bir anneye sahip.. Temple, kendini ve yaşamı keşif yolculuğunda O’na büyük kapılar açan, yolunu aydınlatan, farklılıklara, insana saygılı bir fen öğretmenine sahip.. Temple, tüm yaşıtları kendini “acayip” görürken, O’nu olduğu gibi kabul eden, ötekileştirmeyen, görme engelli bir kız arkadaşa sahip.. Temple’ın annesi, kendini sürekli destekleyen bir kız kardeşe, enişteye, kız arkadaşlara sahip..

Temple’de de görüldüğü üzere, her başarının ardında kimbilir kaç ses, kaç nefes var..

Sevgi ve samimiyetle uzatılan bir destek eli, yüreklendiren bir tatlı söz, günümüzde özellikle büyük şehirlerde kaybolmuş bizler için nasıl bir ihtiyaç ve eğer sahipsek nasıl bir zenginlik.!

“Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez..” der Hz Mevlana..

Dilerim ışığıyla bizlere dokunacak, içi sevgi ve samimiyet dolu insanlarla çevrelenir hayatlarımız.. Kendimizle ve dünyayla barışık, aydınlık günlere..



Rehan Yarmaoğlu
 
Tekerlekli Sandalye
Üst