- Katılım
- Kas 9, 2010
- Mesajlar
- 16,299
- Tepkime Puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Yaş
- 49
51 Yaşındaki Necmi Akkaya, 7 Saat Süren Operasyon Sonucu Sırtına ve Beline Takılan Titanyum Çubuklarla Sağlığına Kavuştu.
Şahin Oktay - Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde omuriliğindeki eğiklik nedeniyle kafasını oynatamayan ve felç olma riski taşıyan 51 yaşındaki Necmi Akkaya, 7 saat süren operasyon sonucu sırtına ve beline takılan titanyum çubuklarla sağlığına kavuştu. İlyaslar köyünde yaşayan ve geçimini çiftçilikle sağlayan Akkaya (51), 15 yıl önce omuriliğinde bir rahatsızlık yaşadı. Yıllar içinde omuriliğindeki sorunlara alışan Akkaya'nın vücudu, sınır değer olarak belirtilen 45 derecenin üzerine çıkarak, 95 derece açıyla eğildi. Vücudundaki eğiklik nedeniyle kafasını kaldırmakta zorlanan Akkaya'ya doktorlar tarafından 'ankilozan spondilit' (omurilikte öne doğru aşırı eğiklik) teşhisi konuldu.
Omuriliğinde iki kırık tespit edilen ve felç riski taşıyan Akkaya, Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 7 saat süren ameliyata alındı. Sırtındaki ve belindeki bazı omurları kesilen Akkaya'nın boyu titanyum çubuklarla yapılan takviyeyle 145 santimetreden 170 santimetreye uzadı.
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Kamil Çağrı Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akkaya'ya 'ankilozan spondilit' hastalığı teşhisi konulduğunu belirterek, söz konusu hastalığın 30 yaşın altındaki erkeklerde görüldüğünü ve çok sık karşılaşılan bir durum olmadığını söyledi.
Hastasının ameliyattan önce vücudunda 95 derecelik eğrilik bulunduğunu kaydeden Köse, 'Ameliyattan sonra bu eğrilik 45 dereceye, yani fizyolojik sınırlar içine geriledi. Ameliyattan önce şiddetli sırt ve bel ağrıları vardı ve hastanın omurgasında biri sırtta, biri de belde olmak üzere, iki ayrı noktada kırıkları mevcuttu. Hasta günlük işleri esnasında karşıya bakamamakta ve solunum sıkıntısı çekmekteydi. Ameliyatı yaklaşık 7 saat sürdü. Sırt bölgesinde 6 ve bel bölgesinde 2 omuru kesilip, titanyum vida ve çubuklarla düzeltme ve tespit işlemi yapıldı' dedi.
- 'MARMARA BÖLGESİNİN EN BÜYÜK OMURGA CERRAHİ MERKEZLERİNDEN BİRİYİZ'-
Omurgadaki rahatsızlıkların tedavisinin pahalı olarak bilinmesi nedeniyle, ekonomik durumu iyi olmayan hastaların doktora başvurmaktan çekindiklerine dikkati çeken Köse, bu nedenle toplumda tedavi olmaktan kaçınan birçok hastayla karşılaştıklarını bildirdi.
Bazı ailelerin de aynı sorunlar nedeniyle çocuklarını tedavi ettirmekten çekindiklerine işaret eden Köse, 'Eğitim Araştırma Hastanesi ve üniversite olarak Marmara Bölgesi'nin en büyük, ücretsiz, tamamen devlet güvencesinde çalışan omurga cerrahisi merkezi olma yolundayız. Her hafta bu tip rahatsızlığı olan 6 ve 8 arası hastanın ameliyatını yapıyoruz. Hastalardan bıçak parası, malzeme parası, herhangi bir isim altında ücret alınmıyor. Hastanın girişinden çıkışına kadar hepsi ücretsiz. Sakarya'da en iyi özel hastanede hangi imkanlar varsa, aynılarını kullanabilecek durumdayız ve kullanıyoruz' diye konuştu.
- 'EŞİMİN OMZUNA GELİYORDUM, ŞİMDİ EŞİMDEN UZUNUM'-
3 çocuk babası Akkaya ise omuriliğindeki eğikliğin 15 yıl önce başladığını belirterek, iki yıl önce sırtında kırıklar oluştuğunu söyledi.
Ameliyatla bel kemiği ve kaburgalarına müdahale edildiğini aktaran Akkaya, 'Şuan kaburgalarımda eğiklikten dolayı hafif çıkıklık var, doktor yaylı sistem olduğu için günden güne onun da düzeleceğini söyledi. Doktor boyumun biraz daha uzayacağını söyledi. 10 günde belirti yaptı. 10 gün içinde kaburgalarım şişti, korse kullanıyorum, şuanda kaburgalarım yavaş yavaş düzelmeye başladı. Omzumda hafif çıkıklık var, hocam onun da geçeceğini söyledi. O da 10 gün içinde bayağı düzeldi, inşallah ilerleyen günlerde daha da düzelecek' şeklinde konuştu.
Ameliyat olmadan önce felç olma riski taşıdığını belirten Akkaya, 'Boyum 145 santimetreydi. Eşimin omzuna kadar geliyordum, şimdi eşimden daha uzunum ve 170 santimi buldum' dedi.
Akkaya, hastalığı döneminde birçok sıkıntı çektiğini dile getirerek, 'Eğilemiyordum, boynumu oynatamıyordum, yarım yarım nefes alıyordum, ağrı hapları içmediğim zaman kendimi kesinlikle taşıyamıyordum ve çöktüğüm yerden kalkamıyordum. Felç olma durumum vardı ama şuanda Allah'a şükür hepsinden kurtuldum. Eskiden cemiyet içine girmeye çekiniyordum. Şuanda hiçbir problemim kalmadı, istediğim yere gider ve istediğim yeri gezerim' diye konuştu.
Akkaya, hastalığı döneminde birçok şeyi yapmak isteyip de yapamadığını anlatarak, '10 yıl boyunca yıldızları göremedim. Taburcu olunca yıldızları seyredeceğim. Hiç takım elbise giyemedim, bu hayallerimi inşallah gerçekleştireceğim' dedi.
SAKARYA (Anadolu Ajansı)
Şahin Oktay - Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde omuriliğindeki eğiklik nedeniyle kafasını oynatamayan ve felç olma riski taşıyan 51 yaşındaki Necmi Akkaya, 7 saat süren operasyon sonucu sırtına ve beline takılan titanyum çubuklarla sağlığına kavuştu. İlyaslar köyünde yaşayan ve geçimini çiftçilikle sağlayan Akkaya (51), 15 yıl önce omuriliğinde bir rahatsızlık yaşadı. Yıllar içinde omuriliğindeki sorunlara alışan Akkaya'nın vücudu, sınır değer olarak belirtilen 45 derecenin üzerine çıkarak, 95 derece açıyla eğildi. Vücudundaki eğiklik nedeniyle kafasını kaldırmakta zorlanan Akkaya'ya doktorlar tarafından 'ankilozan spondilit' (omurilikte öne doğru aşırı eğiklik) teşhisi konuldu.
Omuriliğinde iki kırık tespit edilen ve felç riski taşıyan Akkaya, Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 7 saat süren ameliyata alındı. Sırtındaki ve belindeki bazı omurları kesilen Akkaya'nın boyu titanyum çubuklarla yapılan takviyeyle 145 santimetreden 170 santimetreye uzadı.
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Kamil Çağrı Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akkaya'ya 'ankilozan spondilit' hastalığı teşhisi konulduğunu belirterek, söz konusu hastalığın 30 yaşın altındaki erkeklerde görüldüğünü ve çok sık karşılaşılan bir durum olmadığını söyledi.
Hastasının ameliyattan önce vücudunda 95 derecelik eğrilik bulunduğunu kaydeden Köse, 'Ameliyattan sonra bu eğrilik 45 dereceye, yani fizyolojik sınırlar içine geriledi. Ameliyattan önce şiddetli sırt ve bel ağrıları vardı ve hastanın omurgasında biri sırtta, biri de belde olmak üzere, iki ayrı noktada kırıkları mevcuttu. Hasta günlük işleri esnasında karşıya bakamamakta ve solunum sıkıntısı çekmekteydi. Ameliyatı yaklaşık 7 saat sürdü. Sırt bölgesinde 6 ve bel bölgesinde 2 omuru kesilip, titanyum vida ve çubuklarla düzeltme ve tespit işlemi yapıldı' dedi.
- 'MARMARA BÖLGESİNİN EN BÜYÜK OMURGA CERRAHİ MERKEZLERİNDEN BİRİYİZ'-
Omurgadaki rahatsızlıkların tedavisinin pahalı olarak bilinmesi nedeniyle, ekonomik durumu iyi olmayan hastaların doktora başvurmaktan çekindiklerine dikkati çeken Köse, bu nedenle toplumda tedavi olmaktan kaçınan birçok hastayla karşılaştıklarını bildirdi.
Bazı ailelerin de aynı sorunlar nedeniyle çocuklarını tedavi ettirmekten çekindiklerine işaret eden Köse, 'Eğitim Araştırma Hastanesi ve üniversite olarak Marmara Bölgesi'nin en büyük, ücretsiz, tamamen devlet güvencesinde çalışan omurga cerrahisi merkezi olma yolundayız. Her hafta bu tip rahatsızlığı olan 6 ve 8 arası hastanın ameliyatını yapıyoruz. Hastalardan bıçak parası, malzeme parası, herhangi bir isim altında ücret alınmıyor. Hastanın girişinden çıkışına kadar hepsi ücretsiz. Sakarya'da en iyi özel hastanede hangi imkanlar varsa, aynılarını kullanabilecek durumdayız ve kullanıyoruz' diye konuştu.
- 'EŞİMİN OMZUNA GELİYORDUM, ŞİMDİ EŞİMDEN UZUNUM'-
3 çocuk babası Akkaya ise omuriliğindeki eğikliğin 15 yıl önce başladığını belirterek, iki yıl önce sırtında kırıklar oluştuğunu söyledi.
Ameliyatla bel kemiği ve kaburgalarına müdahale edildiğini aktaran Akkaya, 'Şuan kaburgalarımda eğiklikten dolayı hafif çıkıklık var, doktor yaylı sistem olduğu için günden güne onun da düzeleceğini söyledi. Doktor boyumun biraz daha uzayacağını söyledi. 10 günde belirti yaptı. 10 gün içinde kaburgalarım şişti, korse kullanıyorum, şuanda kaburgalarım yavaş yavaş düzelmeye başladı. Omzumda hafif çıkıklık var, hocam onun da geçeceğini söyledi. O da 10 gün içinde bayağı düzeldi, inşallah ilerleyen günlerde daha da düzelecek' şeklinde konuştu.
Ameliyat olmadan önce felç olma riski taşıdığını belirten Akkaya, 'Boyum 145 santimetreydi. Eşimin omzuna kadar geliyordum, şimdi eşimden daha uzunum ve 170 santimi buldum' dedi.
Akkaya, hastalığı döneminde birçok sıkıntı çektiğini dile getirerek, 'Eğilemiyordum, boynumu oynatamıyordum, yarım yarım nefes alıyordum, ağrı hapları içmediğim zaman kendimi kesinlikle taşıyamıyordum ve çöktüğüm yerden kalkamıyordum. Felç olma durumum vardı ama şuanda Allah'a şükür hepsinden kurtuldum. Eskiden cemiyet içine girmeye çekiniyordum. Şuanda hiçbir problemim kalmadı, istediğim yere gider ve istediğim yeri gezerim' diye konuştu.
Akkaya, hastalığı döneminde birçok şeyi yapmak isteyip de yapamadığını anlatarak, '10 yıl boyunca yıldızları göremedim. Taburcu olunca yıldızları seyredeceğim. Hiç takım elbise giyemedim, bu hayallerimi inşallah gerçekleştireceğim' dedi.
SAKARYA (Anadolu Ajansı)
