Toplumlar Arası farklılıklar çercevesinde engellilik

Yılmaz Çağan

Üye
Üye
Katılım
Ocak 17, 2012
Mesajlar
9
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Romanya'da engelli olmak,dünyanın çeşitli ülkelerinde engelli olmak gibidir.Hepimiz engelli insanların sorunlarını ve bunun neticesinde isteklerini az çok biliyoruz ve her ne zaman engelli bir insan gördüğümüzde ona üzülüyoruz; fakat sadece üzüldüğümüzle kalıyoruz.

Bugün size Romanyada 23 -30 Kasım tarihleri arasında katıldığım bir Avrupa Birliği projesi olan “Yaşayan Kütüphane &Toplumlar Arası Farklılıklar” adlı eğitim kursundan bahsedeceğim.Kursun amaçlarından kısaca bahsetmekte fayda görüyorum.Yaşayan kütüphane toplumda ön yargı duyulan engelli ,ceza suçlusu, homoseksüel vb gibi insanların kendilerini merak eden insanlarla konuşması ve fikirlerini paylaşması sonucu toplumda var olan ön yargıları bir nebze olsun bitirme amacını taşıyan bir oluşum veya organizasyondur.Böylece daha önyargısız ve daha mutlu toplumlar yaratmak isteniyor.Bizim konumuz “Romanyada Engelli Olmak” olduğu için bu konu hakkında yaşadığım bir tecrubeyi sizlerle paylaşmaktan büyük memnuniyet duyacağım.

Eğitim kursunun son gününde toplumda ön yargı yaratmış meslek gurubundan gelen insanları onları merak eden insanlarla buluşturduk.Bu insanların arasında yürüme ve konuşma engeli olan bir Romanyalı bayan vardı.Ben onunla konuşmak ve böylece engellilerin sorunlarını ve hayata bakışlarını anlamak istedim.Kendisi teklifimi kabul edip bana bu konu hakkında düşüncelerini paylaşmaktan memnuniyet duyacağını söyledi. İsmi Alexandra olan bu bayan hem bir sivil toplum kuruluşunda görevli hemde psikoloji okuyan bir üniversite öğrencisiydi.Herşeyden önce bana engelli insanların esasında hayata daha sıkı tutunduklarını ve tüm zorluklara rağmen hayata daha olumlu baktıklarını söyledi.Açıkcası bu giriş beni çok etkilemişti.Alexandra ile konuşmanın beni ilk dakikalarda etkilemesi soracağım soruların peşi sıra gelmesini sağladı.

Daha sonra toplumda bir engelli olarak karşılaştığı sorunların neler olduğunu sordum.Sorunların insanlardan kaynaklandığını ve gereken özenin ve ilginin kendilerine gösterilmediğini söyledi.Mesela bir çok sefer trenle yolculuk yapması gerektiğini fakat bu trenlerin içerisinde engellilerin daha rahat edebilmesi için kendilerine özel olarak ayrılan kompartımanların bulunmadığını söyledi.Bu ülkemizdeki engelli vatandaşlarımızın yaşadığı benzer sorunların var olduğu gerçeğini hatırlamamı sağladı. Zamanının çoğunun üniversite de geçtiğini ve gönüllü olarak çalıştığı kuruluşa gelen çocukların bakımını da hafta sonları üstlendiğini ve bu sayede hayata sıkı sıkı tutunduğunu sözlerine de ekledi.Alexandra’nın içten cevapları beni tam anlamıyla konunun derinliklerini götürdü.Hayatımda daha önce bu kadar geniş bir şekilde bir engellinin sorunlarını ve aynı zamanda umutlarını öğrenmek fırsatı yakalamamıştım.

Eğitim kursu benim açımdan başarılı geçiyordu.Engelli insanlara verilen değerin gün geçtikçe arttığını fakat hala yapılması gereken şeylerin olduğunu şimdi daha iyi anlamıştım. Bunun akabinde Alexandra tek başına yüreyememesini onu en çok sıkıntıya sokan durumlardan bir tanesi olduğunu söyledi.Sürekli olarak aile biriylerinin yardımı ile yürüyebilmesi bazen insanlara çok fazla yük olduğunu düşünmesine sebep oluyormuş.

Bunun değişmesi için yapabileceği bir şeyin olmadığını da sözlerine ekledi.Engelli insanların bazen böyle umutlarını kaybedermişcesine düşünmeleri kadar normal bir şey yoktur.Fakat onlarda biliyorlar ki onları hayata bağlayan en büyük şey, hayata çoğu insana nazaran daha çok değer vermeleri ve bunun neticesinde sürekli olarak çalışmaları ve umutlarını gerçekleştirmek için ellerinden geleni yapmalarıdır.İster Türkiyede ister Avrupanın çeşitli ülkerinde olsun, engelli olmak bu insanlari birbirine bağlıyor.Alexandra onlar kadar kendi problemlerini ve sevinçlerini iyi anlayan insan topluluklarının beklide dünyada bir başka yerde eşi benzeri olmadığını söylüyor.Bu görüşe bende katılıyorum.Onlar belli şeylerin farkına varmış ve hayatı ciddiye alan insanlar.

Esasında onlar şimdiden bir çok engeli aşmış insanlar…
Alexandra ile sohbetimiz kendisine teşekkür etmemle sona erdi.Bu söyleşi benim engelli insanlara olan dar bakışımı bir nevi değiştirerek onları daha iyi anlamama yol açtı.Onlardan öğreneceğim bir çok şey olduğunu bu sayade anlamış oldum.

Teşekkürler Alexandra…
 
Tekerlekli Sandalye
Üst