Unutkanlıklarınız Alzheimer Habercisi Olabilir!

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Basit unutkanlıklarınızı 'iş yoğunluğundan' veya 'stresten' diyerek geçiştiriyor olabilirsiniz. Ama Alzheimer belirtisi de olabilirler...


“21 Eylül Dünya Alzheimer Günü” olması nedeniyle unutkanlıklar ve hafıza kaybı yeniden gündeme oturdu. Oysa senede 1 gün değil, her zaman dikkatli olmamız gereken ciddi sağlık sorunlarından biri Alzheimer. Basit unutkanlıklar çalışan kesimde genellikle ‘strestendir’ veya ‘aşırı yoğunluktandır’ düşüncesiyle çoğu zaman dikkate alınmıyor. Ancak 30-40’lı yaşlarda başlayan unutkanlıkları hafife almayıp, mutlaka bir nöroloji uzmanına başvurmalı. Bunun nedeni ise önemsenmeyen unutkanlıkların hastanın zamanla yatağa bağımlı kalmasına yol açabilen Alzheimer hastalığının ilk belirtisi olan “hafif kognitif bozukluk” olabilmesi. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici, detaylı nörolojik muayene ve testler ile Alzheimer tanısının kolaylıkla konulabildiğine dikkat çekerek, “Alzheimer’in ortaya çıkması önlenemese de, erken dönemde yakalandığı için ilaç tedavisi ve yaşam alışkanlıklarındaki değişiklikler sayesinde bu süreç oldukça yavaşlatılabiliyor.” diyor.


Genetik etkenler riski 2 kat artırıyor


Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici, Alzheimer’ın oluşmasında en önemli riskin ilerleyen yaş olduğunu belirtiyor. Hastalık 65 yaşın üzerinde doruğa çıkıyor ve her 5 yılda bir risk 2 kat artıyor. Genetik etkenler de hastalığın gelişiminde yaş faktöründen sonra yer alıyor. Özellikle 1. derece akrabalarda bunama sorunu varsa Alzheimer gelişme riski 2 kat yükseliyor. Bu risk faktörlerini sırasıyla inme, kafa travması ve kadın olmak takip ediyor. Entelektüel seviyesinin düşük olması da Alzheimer riskini artıran önemli bir etken. Kişi zihinsel performansını ne kadar çok geliştirirse bu hastalığı yakalanma riski de o denli düşüyor. Bunun için uzmanlar bol bol kitap okumayı, spor yapmayı ve hobi edinmeyi tavsiye ediyor.


30-40’lı yaşlarda başlayan unutkanlığa dikkat


Alzheimer hastalığının ilerleyen yaşlarda aniden ortaya çıktığı sanılıyor. Oysa bu hastalığın ilk uyarıcı işareti olan unutkanlık 30-40’lı yaşlarından itibaren başlayabiliyor. Örneğin hasta dans kursunda adımları öğrenebilmek için diğer öğrencilerden daha fazla çaba sarf ediyor ya da hareketleri ertesi gün unutuyor. Veya yeni bilgiler edinmek için eskiden kitabı bir kez okuması yeterli olurken, artık sayfayı tekrar gözden geçirmek zorunda kalabiliyor. Ancak iş ve sosyal yaşamda henüz ciddi bir gerileme olmadığı için hastalığın ilk belirtisi gözden kaçabiliyor.



Üç aşamada gelişiyor


Alzheimer erken dönem, orta dönem ve ileri evre olmak üzere 3 aşamada gelişiyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici hastalığın aşamalarını şöyle anlatıyor:


Erken evre: Hasta basit unutkanlıklardan yakınıyor
Unutkanlık yaşlılığın doğal bir sonucu olarak görüldüğü için ‘erken evre’, hasta ve hasta yakınları tarafından genellikle gözden kaçırılıyor. Erken evrenin ilk belirtisi, basit unutkanlıklar. Önce beynin kayıt işlevi olumsuz etkileniyor. Hasta yeni bilgileri öğrenmekte güçlük çekiyor ve yakın dönemde yaşadığı olayları unutuyor. Mantık yürütme ile entelektüel becerisi de bozulmaya başlıyor, hasta bunun sonucunda kendini yavaş yavaş sosyal hayattan izole ediyor.


Orta dönem: Hafıza yeteneği belirgin derecede bozuluyor


Hastalık ilerledikçe belirtiler belirginleşiyor ve günlük yaşamı daha fazla etkilemeye başlıyor. Orta evrede yakın dönem hafıza yeteneği belirgin derecede bozulduğu için hasta aynı soruyu defalarca sorabiliyor. Zaman ve mekansal bellek de bozulmaya başlıyor; hasta sık sık ‘biz neredeyiz?’ sorusunu yöneltiyor veya bulunduğu ortamda kaybolabiliyor. Mantık yetisi de bozuluyor ve hasta hemen hiçbir konuda karar veremez hale geliyor. Orta dönemde en çok dikkat çeken şey ise dil işlevinin bozulması. Hasta ilk dönemler kelimeleri bulmakta zorlanıyor. Zamanla kelime hazinesi azalıyor, hasta daha az kelimelerle, basit ve kısa cümleler kurmaya başlıyor. Mantık ile entelektüel düzeyde ciddi bozulma oluştuğu için herhangi bir konu hakkında yorum yapmakta güçlük çekmeye başlıyor.


Üçüncü evre: Bakıma muhtaç oluyor


Üçüncü evrede hastanın beyni artık hiçbir kayıt yapamaz hale geliyor. Ayrıca sadece yakın geçmiş değil, yıllar öncesinde yaşananlar da hafızadan yavaş yavaş silinmeye başlıyor. Dil işlevlerinde ciddi bir bozulma oluyor ve hasta ‘tek tük’ kelimelerin dışında konuşamıyor, söylenenleri anlamıyor. Yemek yemek, yürümek, alışveriş yapmak ve yıkanmak gibi günlük işlevlerini tek başına yapamıyor, bakıma ihtiyaç duyuyor. Hasta zamanla yatağa bağımlı hale gelebiliyor.


Tedavi ile hastalığın hızla ilerlemesi önlenebiliyor


Alzheimer günümüzde tedavisi mümkün olmayan bir hastalık. Bu nedenle tedavide hedef hastalığın hızla ilerlemesini önlemek ve yaşam kalitesini artırmak. Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici, hafif bellek bozukluğunda ilaç tedavisi ile zihinsel performansı artırmak için zihinsel ve bedensel egzersizlere başvurulduğunu belirtiyor. Hastalardan zihinsel performanslarını artırmak için bol bol kitap okumaları, yeni hobiler edinmeleri ve sosyal hayata daha fazla karışmaları isteniyor. Rutin alışkanlıkların dışına çıkmaları, örneğin işe her gün aynı yoldan değil, daha farklı yollardan gitmeleri öneriliyor. Zihinsel performansın artmasında çok etkili olduğu için açık havada 3 gün 40’ar dakika yürüyüş gibi ağır olmayan fiziksel egzersizler yapmaları da tavsiye ediliyor.


Evde güvenlik önlemlerinin alınması şart


Orta ve geç dönemde ise ilaç tedavisi ile hastalığın yol açtığı uykusuzluk, huzursuzluk, aşırı şüphecilik ve depresyon gibi sorunların şiddeti hafifletilebiliyor. Böylece hem hastanın hem hasta yakınlarının yaşam konforu artırılabiliyor. Ayrıca hastanın kendine zarar vermesini önlemek için evde balkon ve pencere kolluklarının çıkarılması, bıçak gibi kesici aletlerin ortadan kaldırılması ve merdivenlere dikkat edilmesi gibi uygun koşulların sağlanması gerekiyor. Kaybolduklarında kolayca bulunabilmelerini sağlamak amacıyla da üzerinde adres ve isminin bulunduğu künye kullanımı hasta güvenliği açısından son derece önem taşıyor.


Acıbadem Kadıköy Hastanesi
Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici
 

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Alzheimer'ın 10 belirtisi

Acıbadem Adana Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Cem Ortaçbayram, Alzheimer'in belirtilerini anlattı.

Unutkanlık yediden yetmişe hepimizin ortak sorunu. Öyle ki, arkadaşlarımızın isimlerini, arabamızı nereye koyduğumuzu, öğleyin hangi yemeği yediğimizi ya da ocağın altını kapamayı zaman zaman unutabiliriz, ama bir süre sonra hatırlayıveririz. Bu tür basit unutkanlıklar, çoğu kez kısa süreli ve geçicidir ve çok da ciddiye alınmaz. Ancak yaşla gelen ciddi unutkanlıkların Alzheimer Hastalığı' nın habercisi olabileceği dikkate alınmalı ve hemen bir hekime başvurulmalı. Unutmayın ki, bunama yaşlılığın doğal bir sonucu değildir.

Unutkanlık (demans) kişinin günlük yaşam aktivitelerini etkilemediği sürece çokta önem vermediğimiz ve geçiştirdiğimiz bir konu. Çünkü hepimiz zaman zaman, arkadaşlarımızın isimlerini, arabamızı nereye koyduğumuzu, öğleyin hangi yemeği yediğimizi ya da ocağın altını kapamayı unutabiliriz ama genelde kısa süre içinde hatırlarız. Ancak bir unutkanlık kişinin günlük yaşam aktivitelerini engellemeye başladıysa işte o zaman dikkatli olunması ve erkenden tedbir alınması gerekliliği doğmaktadır. İşte Alzheimer hastalığı da böyle bir hastalıktır. Eskiden yaşlı ve unutkanlığı olanlara bunamış denir ve bu kişilerin unutkanlığı yaşlılığın doğal bir sonucu olarak kabul edilirdi. Ama artık biliyoruz ki yaş Alzheimer hastalığının en önemli risk faktörlerinden biridir ve 60 yaşlarında % 1-2 olan insidansı 80-90'lı yaşlara gelindiğinde % 20-25'lere ulaşabilmektedir.

Acıbadem Adana Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Cem Ortaçbayram, günlük yaşam işlevlerini etkileyecek düzeyde bellek kaybı ve basit kelimeleri bulmada güçlük çekmenin Alzheimer'in habercisi olabileceğine dikkat çekti. Alzheimer hastalığının unutkanlık türleri içinde en sık karşılaşılan tipi olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Ortaçbayram, "bir unutkanlığa demans diyebilmek için kişinin günlük yaşam aktivitelerini engellemesi, sonradan kazanılmış olması, kalıcı ve seyir itibariyle de ilerleyici olması gerekmektedir" dedi.

Uzm. Dr. Cem Ortaçbayram, Alzheimer'ın öncelikli olarak günlük yaşam aktivitesini engellemeyen ve hafıza ağırlıklı bir unutkanlıkla başladığını ve zamanla kişinin günlük yaşam aktivitelerini engelleyen, hastalığın ilerleyen dönemlerinde ise başkasının yardımına ya da bakımına ihtiyaç gerektiren bir seyir izlediğini bildirdi.

Türkiye'de 400 Bin Alzeheimer Hastası Var

"Günümüzde Türkiye'de 400 bin civarında, dünyada yaklaşık 10 milyon Alzheimer hastası olduğu tahmin edilmektedir" diyen Uzm. Dr. Ortaçbayram, yaşın en önemli risk faktörlerinden biri olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye gibi genç nüfusa sahip bir ülkede, ortalama insan ömrünün artması ile birlikte 30-40 yıl sonra bu sayının çok daha fazla olacağını tahmin etmek hiçte zor olmasa gerek" dedi.

"Hastalığın olmazsa olmaz özelliği unutkanlıktır" diyen Acıbadem Adana Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Cem Ortaçbayram, günlük hayattaki unutkanlıkla yaşlılıktaki unutkanlığın bir tutulmaması gerektiğine dikkat çekti. Uzm. Dr. Ortaçbayram, Alzheimer hastalığının habercisi olan 10 belirtiyi şöyle sıraladı ve hasta yakınlarına bazı önerilerde bulundu.

Alzeheimer'in Habercisi 10 Belirti

1. Günlük yaşamı etkileyecek düzeyde unutkanlık (özellikle yakın zamana ait olayları ve insan isimlerini hatırlayamama)

2. Günlük işleri yerine getirmekte (örneğin; alışveriş yapma, yemek pişirme ya da bir ev aletini çalıştırma) güçlük çekme

3. Kelime bulmakta güçlük çekme

4. Tarihleri unutma veya bildiği yolları bulamama

5. Karar vermekte (örneğin; giysi seçimi ) güçlük çekme

6. Pratik düşünme (hesap yapabilme ya da planlama) becerisinin azalması

7. Sık kullanılan eşyaları yanlış yere koyma örneğin; gözlüğünü ayakkabı dolabına koyma )

8. Kişilik değişiklikleri (örneğin; çevresindeki insanlardan kuşkulanma ve suçlama)

9. Ruh hali veya davranışlarda değişiklik (örneğin; çok çabuk ağlama ve sinirlenme )

10. Sorumluluktan kaçınma

Bu belirtilerden bir veya birkaçını kendinizde ya da yakınınızda fark ettiyseniz, zaman geçirmeden bir hekime başvurmalısınız.

Erken Tanı Önemli

Alzeheimer hastalığını şu an için tamamen iyileştiren bir tedavi mevcut değildir. Günümüzde uygulanan medikal (ilaç) tedaviler hastalığın mümkünse durdurulması ya da ilerleyiş hızının azaltılmasına yöneliktir. Mevcut tedavilerin etkinliği için ise bu ilaçların hastalığın erken ve orta evrelerinde başlanması önerilmektedir. Ayrıca hastalığa eşlik eden depresyon, uyku bozukluğu, saldırganlık ve davranış değişikliği gibi ruhsal bozuklukların tedavisi için de birçok etkili ilaç bulunmaktadır.

Sizi Nelerin Beklediğini Biliyor musunuz?

Başlangıçta sadece unutkanlığı olan hastanız, bir gün gelecek kendi başına giyinemez yemeğini yiyemez, yıkanamaz olacak, garip hayaller görmeye, altına kaçırmaya başlayacak ve belki de sizi bile tanımayacak. İşte bu yüzden Alzheimer hastalığı, yalnızca ona yaklaşan kişiyi değil, aynı zamanda bakımını üstlenen yakınlarını da ilgilendiren bir sorun olup, gün geçtikçe ağırlaşan sosyal ve ekonomik bir yük getirir. Alzheimer hastasının yakınları, ev içindeki aile düzenini, iş saatlerini ya da dostlarıyla ilişkilerini değiştirmek zorunda kalabilir. Daha da önemlisi, bedensel yorgunluğun yanı sıra, ciddi ruhsal sorunlar yaşayabilir. Sevdiğiniz kişinin Alzheimer hastası olduğunu öğrendiğinizde, hastalığı daha iyi tanıyarak onunla birlikte yaşamaya hazırlıklı olmalısınız..
 
Tekerlekli Sandalye
Üst