Vesayetin devlet memurluğuna etkisi?

mehmetali

Üye
Üye
Katılım
Nis 2, 2015
Mesajlar
5
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Vesayetin devlet memurluguna etkisi var mıdır?
Benim abim sizoaffektif bozukluk tedavisi ole tedavi olmaktadır. Bu hastalığıyla omssden aldığı yüksek puan ile ataması yapıldı ve 3 yıldır asıl memur olarak görev yapmaktadır.
Hastalığının atak dönemlerinde savcılığa gidip gerçek dışı bir suç duyurusunda bulunuyor (amerikadan davacı oluyor) bu ifadeyi dinleyen savcı vesayet altina alınması icin dava açıyor.
Bu arada da kendi isteğiyle abim hastaneye yattı ve yeni bir tedavi uygulandı.
Şuan çok şükür iyi ama dava sürüyor ve maasinda bloke var.

Kendisi de mesleğimë bişey olmayacaksa vesayet sıkıntı olmaz benim için diyor.

Mesleğine sıkıntı olur mu acaba ailece çok sıkıntılı bir durumdayız suan lütfen cevap verin. Teşekkürler
 

mir33

Üye
Üye
Katılım
Ağu 17, 2014
Mesajlar
243
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Abiniz, zeki ve yaratıcı biri. Herkes ABD'den şikayetçi. Bence sorun savcıda. Gülüp geçebilir veya dilekçeyi işleme koyabilirdi. Abiniz hakkında yazdıklarınızdan uyumlu ve pek çok insandan daha sağlıklı düşünebilen bir insan olduğu anlaşılıyor. Gidip doktorla konuşun. Abinizi harcamayın. Pek çok insan, hele bu ülkede, dönem dönem şizoaffektif nöbeti geçirebilir. Bence siz de doktordan abinizin kişisel özelliklerinin sağlıklı olduğunu anlatan bir rapor alıp savcıya, karşı dava açın.
 

mehmetali

Üye
Üye
Katılım
Nis 2, 2015
Mesajlar
5
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
malesef bu konuda doktorlarda çok hassasiyet göstermiyorlar. önceki gün kurula girdi ve 2 dklık görüşmede vasi uygundur denildi. bu hastalığıyla devletin istihdamından yararlanılırken şimdide böyle bir engel çok çelişkili. bunu bir kere yaptı ama her zaman yapacak gibi görüyorlar. işyerinde ki arkadaşları hep çalışkanlığından bahsediyorlar ama böyle bir durum moral bokzuyor
 

mir33

Üye
Üye
Katılım
Ağu 17, 2014
Mesajlar
243
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
O zaman kısa bir tedavi (tabii başka doktorlarla) görüp iyileştiğini söyleyerek, vesayetin iptalini isteyebilirsiniz.
 

mir33

Üye
Üye
Katılım
Ağu 17, 2014
Mesajlar
243
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Bir kere esprili bir dilekçe yazdı. Bir daha yazsa ne olur! Kadınları öldürenler bile değil daha azı hiçbir ceza almazken. Savcının yaptığı sadece işgüzarlık.
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

mehmetali

Üye
Üye
Katılım
Nis 2, 2015
Mesajlar
5
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
herkes öyle diyor valla kime gitsem hepsi öyle diyor. herkes şaşırıyor tamam olabilir almak istiyorsan al vesayete ama insan gibi bi karşındaki insanla konuş. sanki bu insan hasta değil terorist yüzüne bile bakmıyo hakim aynı zamanda katipleri bile böyle bişey görmedim ben. insan bu durumda nasıl pskolojisine hakim olsunki
 

unuttum.29

Moderatör
Moderatör
Katılım
Eyl 8, 2012
Mesajlar
1,053
Tepkime Puanı
91
Puanları
48
Selamlar Herkese,
Sabah cevap yazamadım konuya ama şimdi bir kelam da ben edeyim.
Benim okulumda beş yüze yakın çocuk var. İlkokul ve ortaokul beraberler. Hepsi benim gözümde geleceğin büyükleri ve ben muhatap olmak lüzumunda onlara büyük adam gibi davranırım. Hepsine saygım-sevgim tamdır. Ama ben onlardan aynı zamanda korkarım da. Neden:
12 veya daha küçük yaşta bir çocuk sizi bir şekilde yaralasa veya öldürmeyi başarsa hapislerde sürüneceğini mi düşünüp teselli mi bulur geri kalan yakınlarınız. Hata ederler. Neden mi:
Çünkü 12 yaşından küçük bir çocuğun TCK’da cezai ehliyeti yoktur. Aynı gün akşam ailesine teslim edilir.
Sorun şu ki bir kimse kısıtlanırsa/vesayet altına alınırsa da(abiniz gibi) kanun önünde benzer muameleye tabii olur. Deyim yerindeyse akli melekeleri yerinde olmayan birinin durumu kanunla sabit hale gelirse(kısıtlanırsa) kendisine bir çocuk gibi veli(vasi) atanır: Bu o yetişkinin hem kendini kendinden korumak hem de toplumla ilişkilerinde toplumu korumak vs. nedenledir. İşin sosyolojik boyutunu bilenlerle tartışırsınız ama yetmiş milyonluk ülkemde on binlerce ABD düşmanı vatandaşımız vardır ve bunlar akıllarına estikçe Savcılıklara suç duyurusunda bulunsa(Ki bu davranışlarını normal kabul etsek bile) Adliyelerimiz kilitlenir. Vs. Vs.
Sorunuza cevap babından sabah yazıp paylaşamadığım yazım şu şekildir:
Sn. mehmetali,
Vesayet altına alınan biri devlet memurluğundan çıkarılır.
(kaldı ki oy bile kullanamaz.)
Vesayet kararı alındığında, durum kurumuna ulaştığında, abinizin ilişiği kesilecektir.
Özel sektörde çalışmasında bir sakınca yoktur ama orada da şartlar ağır olacaktır.
Bence,
ağabeynize iyi bir tedavi oturttuktan sonra memuriyete devam etmesi lehinize olur.
Ayrıca,
Durumu, konuyu bilen bir avukatla konuşup, lehinize olacak şekilde hareket etmeniz faydalı olacaktır.
Geçmiş olsun,
Saygılar..
 

mehmetali

Üye
Üye
Katılım
Nis 2, 2015
Mesajlar
5
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Verdiğiniz cevaptan ötürü teşekkür ederim. Bugün avukatlar görüştüm abim tmk'nin 405. Maddesine göre vesayet altina alınacak çünkü heyette kendisi istedi istem dışı böyle bir şeyi bir daha yapmaması için. Lakin bugün avukatlar da tmknin 453. Maddesi gereğince mahkemenin mesleki çalışmalarını sürdürebilir yönünde izin verebileceğini belirtti. Bu doğrultuda mahkemeye gittik ve mesleki çalışmaları için izin istedik mahkeme çalıştıği kurumdan yazı istedi ve yazı verildi özürlü kadrosunda çalışmaktadır diye mahkemede aldı yazıyı şimdi yinede vesayet ilan edilince ilişkisi kesilirmi. Teşekkürler cevabınız için şimdiden
 

unuttum.29

Moderatör
Moderatör
Katılım
Eyl 8, 2012
Mesajlar
1,053
Tepkime Puanı
91
Puanları
48
Sn. mehmetali,
Bence odaklanmanız gereken konu abinizin kısıtlandığı halde çalışmaya devam etmesi değil. Farz edelim hem kısıtlandı hem kamuda görevine devam etti. (çalıştığı kurumun bundan haberi olmadı vb.)Bu belki maddi açıdan sorun yaşamanızı engeller ve/veya başka olumlu yönleri de vardır. Ama psikolojik rahatsızlıklar tam manasıyla tedavi edilmezlerse ilerlerler. Tedavi daha zor bir hal alır. Yani abiniz açısından mesele durumun sürdürülebilirliği.
Abiniz tedavi olduktan sonra, kısıtlanmış olsa bile bunu kaldırmak mümkün ama kısıtlı olarak oy kullansa, bankalarda işlem yapabilse hatta devlet memuru olarak çalışsa bile bunu sürdürebileceğinin/hastalığının artmayacağının garantisi yok.
O yüzden ben, naçizane, önce sağlığını kazanmalı derim.
Saygılar..
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Bir kere esprili bir dilekçe yazdı. Bir daha yazsa ne olur! Kadınları öldürenler bile değil daha azı hiçbir ceza almazken. Savcının yaptığı sadece işgüzarlık.

Selam mir33,

Sizde çok iyi bilirsiniz ki bu ülkede savcı olmak hiç de kolay değildir ve hakkını vererek mesleğini icra edebilmekde öyle. Ortalamadan daha yüksek bir zekaya sahip olduğunuzu daha önceden bildiğimden aslında verdiğiniz yanıtlara oldukça şaşırdığımı belirtmeliyim kendimi haksızlık karşısında yanıt verme ihtiyacı duyma gibi bir sorunum varda o yüzden yoksa ilk okuduğumda gülüşüme sebep olduğunuz için teşekkür ederim :)

Bahsi geçen konu aslında psikolojik bir rahatsızlığın sanırım nüksettiği yada artış gösterdiği döneme rastlayan bir dilekçe vermekten daha kayda değer olduğu için ve psikolojik rahatsızlıklar başta olmak üzere bu hayatta insan sağlığından daha önemli hiçbir şey olmayacağı için sizinle aynı görüşe katılmadığımı üzülerek belirtmeliyim. Bazen ufacık görünen sorunlar gelecekteki felaketlerin habercisi olabilir keşke sizin dediğiniz kadar önemsiz olabilseydi.

Mesleğinde belirli bir seviyeye gelmiş ve yaşam standardını kendisi belirleyen, hayatını çalışarak kazanan bir engelli yakınının kardeşinin mesleğinden men edilme endişesi taşıdığını görüyorum okuduğumda aslında bu çok normal bir tepki ama ben yine de o sahip olduğu mesleğine devam edebilmesi adına kişinin öncelikle sağlığına tam olarak kavuşabilmesini temenni ediyorum.

Hayatta en değerli varlığımız önce sağlığımız olmalı sonrası elbette bir şekilde halledilir ama önce sağlık bu sizin içinde , hepimiz içinde geçerli olsun.

Sağlıklı günler dileğimle...
 

mir33

Üye
Üye
Katılım
Ağu 17, 2014
Mesajlar
243
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Merhaba Gazoz Ağacı, önce övgüleriniz için teşekkür ederim. Övgünüze layık olmaya çalışacağım. Ama bir insanın psikolojik sorun yaşaması onun sağlıklı bireysel tepki verme hakkını engellememeli. Ben sizin söylediğiniz anlamda bir tehlike görmüyorum. Öyle olsaydı hem çalışma (verimsizlik uyumsuzluk,...), hem de aile ortamında sorun olurdu ve sanığımız(!) tedaviyi bile kabul etmezdi. Ayrıca bu ülke Kanuni'ye açılan davaları gördü:

Kanuni’ye dava zamanaşımında - Milliyet Haber

Benim kabullenemediğim, elinde baltayla, bıçakla dolaşan, kadınlara saldıran ve hatta öldüren gerçek ruh hastalarına hiç bir yaptırım uygulanmazken, tedavi gören, son derece bilnçli birine yapılan uygulamanın haksızlığıdır. Sağlıklı ve mutlu günler dileğimle.
 

mehmetali

Üye
Üye
Katılım
Nis 2, 2015
Mesajlar
5
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Herkesin değerli yorumlarından ötürü teşekkür ederim. Zaten engelli memur olan birisi hastalığı duzelmeywcegnden dolayi engelli oluyor ve kazanırsa memur oluyor. Benim abim devamli tedavisini olur ama bu tedavi olsa bile atak geçirmeyeçek anlamına gelmez. Sadece daha sakin olur. Şunu belirteyim dünyada ki en zararsız insanlar ruh hastasi olan ve bunların tedavi görenleridir eğer tedavi görmüyorsa tehlikelidir. çünkü psikiyatri ilaçları insanı sakin tutar tehlikeli birsey yapacak sınırı engeller. Memurluk konusunda da izni tabi olacakmış onuda mahkeme veriyor ve sagolsun verdiler. Herkese verdiği cevaplardan ötürü teşekkür ediyorum. Mir33 verdiğin morelden ötürü teşekkür ederim.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba mir33,

''Bir insanın psikolojik sorun yaşaması onun sağlıklı bireysel tepki verme hakkını engellememeli.''

İşte bu konuda kesinlikle haklısınız ama bu tepki verme olayının boyutlarını ve daha doğrusu hastalığın tedavisini üstlenecek, sonuçlarının herhangi bir tehlike doğurup doğurmayacağına en doğru kararı verecek olan ne siz ne ben değiliz arkadaşım. Tıp bilimiyle uğraşan bu kadar doktor dururken şimdi psikolojik bir rahatsızlığı bulunan kişiyle ilgili savcılığa ABD den şikayetçiyim diyerek durumunu anlatması ve bu konuyla ilgili dilekçe yazması bana çokda masum bir bireysel tepki verme girişimi gibi gelmiyor üzgünüm :(

Bu ülkede yaşanan her tür olumsuzluğa, ortaya çıkan olumsuz etkilere tepki gösterilmesini sonuna kadar bende destekliyorum ama bu durum biraz farklı gibi geldi bana.

'' Bu ülke Kanuni'ye açılan davaları gördü!!! '' ve daha nice haksız davalar gördü...

Bunca zaman yaşanan adaletsizliğin diz boyuna çıktığı yurdumda hukuk çöktü, sağlık sistemi yıkıldı, eğitim ve öğretim kalitesi her geçen yokolmakta tamam bunların hepsine katılıyorum ama konu tıpsa ve ben bir bankacıysam ( aslında psikoloji eğitimi almak isterdim ) hastalıkların ilerleyen safhalarını düşünürek bana göre tedbirli bir karar aldığını düşündüğüm bir savcıyı eleştirme hakkınada sahip değilim ve bunu asla yapmamalıyım. Beni lütfen buna teşvik etmeyin :)

Sağlıklı ve adaletli günler dileğimle...
 
Tekerlekli Sandalye
Üst