Vesvese' Hastalık Belirtisi!

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Prof. Dr. Hasan Herken, halk arasında vesvese olarak bilinen durumun kişiyi rahatsız edip, işlevselliğini bozması ve zaman kaybına neden olmasının psikiyatrik bir hastalığın belirtisi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Herken, Obsesif Kompulsif Bozukluk hastalığının, yaklaşık 50 kişiden birinde görüldüğünü, hastalığın uzun süreli olduğunu, hatta ömür boyu devam edebildiğini belirtti.

Söz konusu hastalığa sahip kişilerin saçma gelen ama düşünmekten kendisini alıkoyamadığı bir takım takıntılı durumun yarattığı sıkıntıyı ortadan kaldırmak için bazı tekrarlayıcı davranışları, düşünsel eylemleri yaptığını ifade eden Herken, vesvesenin belli yaş gruplarında özellikle rastlanan bir yakınma olduğunu dile getirdi.

Bu durumun aslında psikiyatrik bir hastalığın belirtisi olduğuna işaret eden Hasan Erken, "Sadece basit bir hastalıkta, küçük şüpheler ve emin olamama duygusunda kalırsa bunda sorun yok, psikiyatrik bir hastalık diyemeyiz. Halk arasında vesvese olarak bilinen durum, kişiyi rahatsız ediyor, işlevselliğini bozuyor ve zaman kaybına neden oluyorsa bu psikiyatrik bir hastalığın belirtisidir. Bunlar belli bir boyutu aştıysa rahatsızlık diyebiliriz. Yoksa bir miktar titizlik, ufak tefek takıntıları olan her insan rahatsız değildir. Bunu demek doğru değil."

Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Herken, kişideki vesvese halinin kimi durumlarda eli çok yıkama, tuvalet ve banyoda uzun süre kalma, herhangi bir konuyu çok takma, apartmanın katlarını sayma gibi belirtilerle de devam edebildiğini kaydetti.

Hastalığın, kişinin hayatının herhangi bir döneminde ciddi zorlanmalar sırasında da gelişebildiğini ve tedavisinin kolay olmadığını anlatan Herken, şunları söyledi:

"Her hastanın durumu diğerinden farklıdır. Hastanın takıntı yaptığı şeyler, hayatın herhangi bir döneminde değişiklik gösterebilir. Bugün olan semptom dizesiyle 3 ay sonra hastalık alevlendikten sonraki semptom dizeleri birbirinden farklı olabilir. Vesvese, hastalığın şikayetlerinden sadece biridir. Basit bir vesvese mi yoksa çok üst düzeye çıkmış bir takıntı mı olduğunu ancak hasta ile yaptığımız görüşmede anlayabiliyoruz. Bu rahatsızlık toplumda yüzde 1-2 arasında görülür. Hayatın belli bir döneminde gelen basit bir takıntı olduğu gibi sürekliliği olan, çok ağır boyutlara ulaşan yakınmalar da görülebilir."

AA
 

Ayşe Abla

Üye
Katılım
Kas 19, 2013
Mesajlar
4
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Hiperaktivite ve takıntı tedavisinde probiyotikler:

Prof. Dr. Hasan Herken, halk arasında vesvese olarak bilinen durumun kişiyi rahatsız edip, işlevselliğini bozması ve zaman kaybına neden olmasının psikiyatrik bir hastalığın belirtisi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Herken, Obsesif Kompulsif Bozukluk hastalığının, yaklaşık 50 kişiden birinde görüldüğünü, hastalığın uzun süreli olduğunu, hatta ömür boyu devam edebildiğini belirtti.

Söz konusu hastalığa sahip kişilerin saçma gelen ama düşünmekten kendisini alıkoyamadığı bir takım takıntılı durumun yarattığı sıkıntıyı ortadan kaldırmak için bazı tekrarlayıcı davranışları, düşünsel eylemleri yaptığını ifade eden Herken, vesvesenin belli yaş gruplarında özellikle rastlanan bir yakınma olduğunu dile getirdi.

Bu durumun aslında psikiyatrik bir hastalığın belirtisi olduğuna işaret eden Hasan Erken, "Sadece basit bir hastalıkta, küçük şüpheler ve emin olamama duygusunda kalırsa bunda sorun yok, psikiyatrik bir hastalık diyemeyiz. Halk arasında vesvese olarak bilinen durum, kişiyi rahatsız ediyor, işlevselliğini bozuyor ve zaman kaybına neden oluyorsa bu psikiyatrik bir hastalığın belirtisidir. Bunlar belli bir boyutu aştıysa rahatsızlık diyebiliriz. Yoksa bir miktar titizlik, ufak tefek takıntıları olan her insan rahatsız değildir. Bunu demek doğru değil."

Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Herken, kişideki vesvese halinin kimi durumlarda eli çok yıkama, tuvalet ve banyoda uzun süre kalma, herhangi bir konuyu çok takma, apartmanın katlarını sayma gibi belirtilerle de devam edebildiğini kaydetti.

Hastalığın, kişinin hayatının herhangi bir döneminde ciddi zorlanmalar sırasında da gelişebildiğini ve tedavisinin kolay olmadığını anlatan Herken, şunları söyledi:

"Her hastanın durumu diğerinden farklıdır. Hastanın takıntı yaptığı şeyler, hayatın herhangi bir döneminde değişiklik gösterebilir. Bugün olan semptom dizesiyle 3 ay sonra hastalık alevlendikten sonraki semptom dizeleri birbirinden farklı olabilir. Vesvese, hastalığın şikayetlerinden sadece biridir. Basit bir vesvese mi yoksa çok üst düzeye çıkmış bir takıntı mı olduğunu ancak hasta ile yaptığımız görüşmede anlayabiliyoruz. Bu rahatsızlık toplumda yüzde 1-2 arasında görülür. Hayatın belli bir döneminde gelen basit bir takıntı olduğu gibi sürekliliği olan, çok ağır boyutlara ulaşan yakınmalar da görülebilir."

AA
Hiperaktivite ve takıntı tedavisinde probiyotikler:

OKB'li arkadaşlar aşağıdaki yazıyı okuyun lütfen. Bu hastalıktan kurtulmanın yolu bulunmuş.

ABD'li psikiyatrist James Greenblatt, bağırsaklara uyguladığı probiyotik takviyesiyle ile depresyon ve takıntı tedavisi yaptı. Genç bir kız olan Mary'ye hem obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) hem de dikkat eksikliği ve hiperaktivite (DEHB) tanısı konmuştu. Hiçbir hastane ya da psikiyatrik ilaç, Mary'nin obsesif-kompulsif ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunu iyileştiremedi. Hastalığa farklı açıdan yaklaşan Dr. Greenblatt, Mary'nin ailesine psikiyatriyle ilgili soruların dışında sorular da sordu:

Mary nasıl bağırsak hastası oldu? Sindirim problemi, kabızlık, asit reflü.

Mary sindirim sorunları yaşarken üzgün ya da acı mı çekiyordu? Ailenin yanıtı "Evet" oldu. Psikoterapi ve ilaç yanı sıra, reçeteye bir günde iki kez doz, yararlı bakterileri yani probiyotikleri yazdı. "Bizim bağırsaklarda yaşayan iyi bakterilere ihtiyacımız var" dedi. Probiyotik reçeteden bir yıl sonra, Mary'nin hastalığından iz kalmadı.

BAĞIRSAKLAR İKİNCİ BEYİN GİBİ

Mary'nin bağırsaklarındaki mikroplar, onun zihinsel belirtilerine ya da dengesizliğine katkıya neden oluyordu. Dr. Greenblatt; "Bağırsak gerçekten bizim için ikinci beyin. Beyin dışında en fazla nöron olan yer sindirim sistemi" diyor. Beyin iletişimi ile sindirim sistemi arasında 100 ile 200 milyon nöron olduğunu belirten Greenblatt, psikiyatrik sorunların sindirim sistemi hedeflenerek çözüme kavuşturulabileceğinin kanıtlandığını savunuyor. Greenblatt'a göre, korku, anksiyete, depresyon; iştah veya sindirim arasında bağlantı var. Depresyon iştahı değiştirebilir. Bu şunu da gösteriyor: Bağırsaktaki bakterilerin hareketlerini değiştirerek ruh sağlığı bozukluklarını tedavi edebilirsiniz.

Doç. Dr. Selman Çelebi

(Medical Park Antalya Gastroenteroloji Uzmanı): Stres ve bağırsak fonksiyonları arasında çok yakın bir ilişki olduğunu ve stresle bazı moleküllerin, bağırsak yüzeyinden salgılanmasının arttığını biliyoruz. Buna serotonin ismi verilen depresyonla ilişkili hormonun tamamına yakınının, bağırsak duvarından salgılandığını örnek verebiliriz. Bakterilerin duyguların üzerine doğrudan bir etkisi olduğundan çok, probiyotiklerin bağırsak fonksiyonunu düzeltmesi ve bu düzelmenin depresyon üzerine olumlu etkisi olduğunu düşünebiliriz.

Doç. Dr. Serdar Dağ

(Nörolog): Midede çok fazla sinir ağı vardır. Bağırsakların iyi çalışması sinir sisteminin de normal çalışmasını etkiler. Bu yüzden bağırsakların ikinci beyin olduğu görüşüne katılıyorum. Çok fazla sinir ağı var. Sinir sisteminden çok çabuk etkileniyor. Probiyotikler; vücudun florasını düzenler. Sinir sistemi ile mide bağırsak yakından bağlantılı. Sinir sisteminin aşırı çalışması bağırsakları, bağırsakların fazla çalışması da sinir sistemini bozar. Ülser olunca da sinir sistemi bozulur. Etki tepkidir.

Sabah ( Probiyotikler ) ( Dr. Ümit Aktaş )
Probiyotiklerle Hiperaktivite ve Takıntı Tedavisi / Aktüel Psikoloji
 
Tekerlekli Sandalye
Üst