Yeni Bir Yaşam

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,522
Tepkime Puanı
193
Puanları
63
Yaş
50
Nihayet bana yeni bir yaşamın kapısı aralanmıştı.O büyük ödül yeniden sunuluyordu.Bu bir mucizeydi.Birinci hayatımda engelli olan ben bu sefer sağlıklı olarak doğma fırsatını yakalamıştım.İster buna şans deyin,ister hediye.İsmi ne olursa olsun bana verilen tekrar diriliş tarif edilmez bir duyguydu.Çok heyecanlıydım.Sanki içimde hapsolunan o kuş firar etmiş,özgürlüğe kanat çırpıyordu.Artık tutulması imkansızdı.Önceki hayatımda yapamadıklarımı yapacak,yaşamı yeniden keşfetcektim.Belki de aklımın özgür olması,bedenimin özgür olmasından daha iyiydi.Bunu yaşararak öğrenmek en doğrusuydu.Kolay kolay elde edilemeyen fırsat şimdi bana göz kırpıyordu.Bakalım bu hayatımda içimde ukde kalanları elde edebilcekmiydim.Daha doğrusu ipler elimdeyken hayatı istediğim gibi şekillendirecek miydim?Yoksa hayat mı beni adam edecekti.Bunu hep beraber göreceğiz.

Dünyaya gözlerimi tekrar açınca ilk fark ettiğim herkesin gülmesiydi.Normal doğum olmuş,inat etmeden doğmuştum.Annemde rahat bir doğumdan sonra o kırmızı kurdeleyi huzurla kafasına takmıştı.Annemin gözlerinde mutluluktan yaş,benim ufak kalbimde yeniden nefes almanın telaşı vardı.Odamın kapısı özenle süslenmişti.Demek ki bu küçük misafir sabırsızlıkla beklenmiş,onun rahatı için ne gerekliyse yapılmıştı.Önümde ideallerimi gerçekleştirecek upuzun bir ömür beni bekliyordu.Yaşanmamış ömrü yaşayacak,hayatla ikinci kez buluşacaktım.

Öncelikle yaramaz bir çocuk olmalıydım.Yaşanmamış çocukluğum geri verilmişti.Cici kız olmanın alemi yoktu.Bu son şanstı.İlk anımsadığım bebekten her şeyi kurcalamam,hiç durmamamdı.Ev halkı bana atom karınca lakabını takmıştı.Yeşil gözlerim dört dönüyordu.Nerde muzurluk varsa ben oradaydım.2-3 yaşlarında ise çoktan topuklu terlikleri giymiş,alttaki komşuyu sinir hastası yapmayı başarmıştım.Her gece komşu amca şikayete gelir,babam alttan alırdı.Tabii bizimkilerin bu ilk şikayet olduğundan haberleri yoktu.Gariplerin benden çekecekleri vardı.Bu sefer haşarı kız rolündeydim.Belki onlarda bu ufak yaramazlıkları görmezlikten gelecek,sağlıklı bir çocuk büyütmenin tadını çıkaracaklardı.Belli ki biraz şımarık büyücektim.Önceki hayatımın acısını çıkartırcasına yaşanan çocukluğum bana hediye edilmişti.İlk yaşamımda sokakta koşamayan ben,şimdi ağaç tepelerini mekan tutmuştum.her fırsatı değerlendiriyordum.

İlkokulda ayaklarımda o demirli ayakkabılar yoktu.O bacağımı acıtan hantal aletlerin yerini şimdi kırmızı pabuçlarım almıştı.Ne güzeldi normal ayakkabılarımla koşup,oynamak.Hem artık bedenimde kafa tutmuyordu bana.Ellerim ve bacaklarım uslu bir çocuk gibi itaat ediyorlardı.Artık bu geminin kaptanı bendim.
Fakat yaramazlığım devam ediyordu.Derslerim iyi olmasına rağmen haylazlıktan geri kalmıyordum.Hem çalışkan hem de haşarı olmamı öğretmen yadırgıyordu.Belli ki bende bir ’sır’ olduğunu sezmişti.Ama bu sırrı tek ailem biliyordu.Zaten bu gizli hikayeyi anlatsam da kimse inanmazdı.

Şimdi aileme ve bana her şey olağan üstü geliyordu.Benim koşup oynamam sanki bir nevi mucizeydi.Artık baharda balkondan bakmak zorunda kalmıyordum çocuklara.Onların arasına karışıp,çocuk olmanın tadını çıkarıyordum.Yeni yeni anlıyordum çocukluğun ne demek olduğunu.Hayır,hayır aslında önceki hayatımda da çocukluğum güzel geçmişti.Ama bu sefer bu sefer bambaşkaydı.Artık özlemlerimde, hayallerimde bir başka ben yoktu.Annemin okula giderken pencereden el sallaması,çoraplarımın kirlendiği için kızması artık hayal değildi.Korkuyordum bunun rüya yada pembe bir hayal olmasından.Ya uyanırsam,ya her şey bir düşten ibaretse.Ortaokul ve lisede de sevilen bir öğrenciydim.Çalışkanlığımla birlikte engelsiz ömrün kıymetini çıkarıyordum.Nadiren olsa da bazen asıyordum okulu.Sonra da aileme söylüyordum.Onlarda hoş görüyordu bu ufak kaçamakları.Artık lise bitmiş,çok istediğim edebiyat fakültesini kazanmıştım.Bundan sonra hayatı baştan yazıyordum.

Geceleri arkadaşlarla çıkıp,eğlenmek hayal gıbi geliyordu bana.Tabii babamdan izin almak bir seremoniydi.Babamın en sevdiği bölümdü.Çünkü önceden büyuk kızı izin isterken,küçük kızı öylece bakar,sessizce baba kız arasındaki bu tatlı diyoloğu biraz hayranlık ve biraz kıskançlıkla dinlerdi.Her baba gibi onun da ufak kızınla bu küçük atışmaları yapmak hakkıydı.Eve geç kaldığımda ise memnun olmakla beraber numaradan sinirlenmiş gibi yapardı.Memnundu,çünkü artık sağlıklı iki kızı vardı.Daha ne isteyebilirdi ki….

Bu gizli hikayenin iki küçük tanığı daha vardı.Ablamın kızları.Birisi dokuz yaşındaydı, diğeri ise beş.Ufaklık daha anlamıyordu Sadece sırtımda gülümsüyordu.Ama büyüğün aklı epey bir karışmıştıHem sağlıklı bir teyzeye sahip olduğu için çok mutluydu,hem de daha önce bu öykü böyle değildi ki diyordu.Peki,ama ne olmuştu da teyzesi sağlığına kavuşmuştu.Aslında annesinden bir şeyler duymuştu.Bu kulaktan dolma bilgiler ona yetmiyordu.Herkes “büyüyünce öğrenirsin”diyordu.Her karşılaştığımıza “teyze,sen nasıl iyileştin,o zaman hasta mıydın”sorularından illallah demiştim.Bende “büyünce anlarsın” diyerek geçiştiriyordum. Onun bu cevaba canı sıkılsa da parka götürünce gönlü oluyordu.

Atandığım okulda birçok engelli öğrenci vardı.Ben diğer çocuklardan çok bu öğrencilerimle ilgileniyordum.Çünkü bu çocuklarda büyük bir azim ve kararlılık vardı.Çıktıkları yolda ne kadar yavaş yavaş ilerlerse ilerlesin o ufak adımlarından emindiler.
Otuzlu yaşların başında evlenmiştim.Evlendikten 2 yıl sonra da çok tatlı bir kızım olmuştu. Eşim ve kızımla çok mutluyduk.Ama kızımda bir gariplik vardı.Doktora götürdüğümüzde gerçek ortaya çıktı.Kızım engelliydi.Ben eşim ve kızım gene çok mutluyduk.Ama artık pek inanmasam da kaderden kaçılmayacağını anlamıştım.

TUĞÇE KANTAROĞLU
ÖZGEÇMİŞ:


Ben Tuğçe Kantaroğlu.22 Aralık 1980 İzmir doğumluyum.Spastik engelliyim.Doğum sırasında beynimin oksijensiz kalmasıyla bu rahatsızlığa yakalandım.ilk ve orta okulu Mustafa Reşit Paşa İlköğretim okulunda okudum.Liseye devam etmek istediğimde lise müdürü özürlü olduğum gerekçesiyle beni okula almadı.Ertesi yıl beni okula almayan müdür başka okula atanınca ben de liseye başladım.Daha sonra Açık öğretim halkla ilişkiler bölümünü bitirip,işletmeye dikey geçiş yaptım.2006 yılında Açık öğretim işletme bölümünden mezun oldum.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst