Yüksek Tansiyon Nedir? Belirtileri Ve Tedavisi

Sağlık Teknikeri

Üye
Üye
Katılım
Haz 8, 2010
Mesajlar
1,090
Tepkime Puanı
23
Puanları
38
Tansiyon, kanın damarlarınızda akarken atardamar çeperlerine yaptıkları basınçtır. Küçük ve büyük tansiyon olarak ikiye ayrılır. Kalbin sol tarafı bol oksijenli kanı vücuda pompalar. Kalbin sağ tarafına göre daha yüksek basınçta kanı pompalama işlemine büyük tansiyon denilmektedir. Diğer yandan kalbin sağ tarafı ise, kirli kanı akciğerlere pompalamaktadır. Kalbin sol tarafıyla kıyaslandığında sağ taraf, daha az kanı pompalamaktadır ve bunun adı ise küçük tansiyondur. Diğer bir adıyla Hipertansiyon olarak da anılan yüksek tansiyon, büyük sorunlara yol açan bir hastalıktır.
Tansiyon.jpg

Yüksek Tansiyon Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?


Yüksek Tansiyonun Belirtileri

Yüksek tansiyon tansiyonunuzun normal değerlerin üzerinde olması demektir. Normal değerler Uluslar Arası Sağlık Örgütünce 12’ye 8 olarak kabul edilmektedir. Tansiyonunuz 14’e 9’un üzerinde seyrediyorsa bu risk oluşturduğunuz anlamına geliyor. Hipertansiyon hastası olup olmadığınızı anlamak için 15 gün süreyle tansiyonunuzu günde 3 defa ölçmeniz gerekiyor. Bu süre zarfında tansiyonunuzun yüksek seyretmesi Hipertansiyon hastası olduğunuzu gösteriyor. Hipertansiyon çok sinsi bir hastalıktır ve çoğu zaman belirti vermez. Yine de genel belirtileri arasında baş dönmesi, mide bulantısı, kulak çınlaması, burun kanamaları, kalp ağrısı, uykusuzluk, yorgunluk ve hormonal bozukluklar olarak kendini gösterir.

Kaç Tip Hipertansiyon Vardır?

Hipertansiyon, böbreklerinizde oluşan hastalıklar ve hormonal bozukluklar sonucunda ortaya çıkar. Bu durumda Hipertansiyonun nedeni bellidir ve buna Sekonder Hipertansiyon denilmektedir. Bu tür tansiyonlarda beyninizde oluşan herhangi bir tümor veya hasar, kullanılan çeşitli ilaçlar ve kalp aort damarının dar olması bu tür tansiyona neden olmaktadır. Diğer bir şekil tansiyon ise Primer ( esansiyel ) hipertansiyon olarak adlandırılır. Bu çeşit tansiyonun ise nedeni bilinmemektedir ve nedenleri arasında kolesterol yüksekliği, şişmanlık, stres, şeker hastalığı ve aşırı tuz tüketimi gelmektedir. Tedavisi uzun süren bu yüksek tansiyon, halk arasında en sık görülen tansiyon çeşididir.

Nedenleri Nelerdir?

Belirtileri olmayan ve sinsi olarak ilerleyen yüksek tansiyon, tedavisi ömür boyu süren bir hastalıktır. Kadınlarda ve erkeklerde ilerleyen yaş ile birlikte bu hastalığa yakalanma oranı artmaktadır. Kadınlarda genelde menopoz dönemi sonrasında ortaya çıkan bu hastalığın orta yaşlı kişilerde görülme olasılığı yüksektir. Yapılan araştırmalar siyah ırktan olan insanların bu hastalığa daha çok yakalandığını göstermiştir. Yüksek tansiyon hastalığının en büyük nedenleri ise yanlış ve düzensiz beslenme, alkol ve sigara tüketimi, hareketsizlik ve stresli bir yaşam olarak bilinmektedir.

Vücuda Zararları Nelerdir?

Oldukça sinsi olarak ilerleyen yüksek tansiyon hastalığı, vücuda büyük zararlar verir. Böbreklerde hayati sonuçlara yol açabilecek hastalıklara sebebiyet verebilir. Damar tıkanıklığına yol açar ve kalp ve beyinde hasarlar oluşturur ve hasta felç olabilir. Kan basıncının yüksek olarak seyretmesi sonucunda kalbin üzerine büyük bir yük biner ve kalp kasları büyür. Kalp kaslarının büyümesiyle kalbin kasılarak gevşemesi düzensizleşir ve bozulur. Kalp kan pompalamakta zorlanmaya başlar ve kalp yetmezliği ortaya çıkar. Ayrıca diğer organlarda da yetmezlik görülebilir. Ani tansiyon yükselmesi hastanın felç kalması veya ölmesiyle sonuçlanabilir.

Tedavisi Nasıldır?

Yüksek tansiyon hastalığının teşhis aşamasından sonra doktor tarafından verilen dozdaki ilaçların düzenli olarak alınması gerekmektedir. Bu hastalık başladığı andan itibaren ömür boyu sürebilecek bir hastalıktır ve hasta kendini buna hazırlamalı ve hayat standartlarını değiştirmelidir. Beslenmenize çok dikkat etmeli ve yağlı yiyecekleri tamamen hayatınızdan çıkarmalısınız. Şekerli ve hamurlu yiyecekler de aynı orantıda sağlığınızı tehdit eden yiyeceklerdir. Günde bir saat yürüyüş yapmak ve stresli ortamlardan uzaklaşmak size iyi gelecektir. Yürüyüşler kalbinizi rahatlatır ve damarların açılmasını sağlar. Düzenli bir beslenme programıyla damarlarınızdaki yağı azaltabilirsiniz. Ayrıca kilo vermeli ve sigara ve alkolden kesinlikle uzak durmalısınız.
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Kilo, hareketsiz yaşam, dengesiz beslenme, sigara, alkol, stres... Tüm bunlar hayatınızda varsa tansiyon hastası olmanız kaçınılmaz...

Organlara büyük hasar veren ve kimi zaman felce, ani ölümlere kadar götüren bu hastalığı Prof. Dr. Servet Öztürk anlattı.

Hipertansiyon, genellikle sinsi seyreden ve erken dönemde belirti vermeyen bir hastalıktır. Bazı tansiyon hastalarında erken dönemde belirtiler ortaya çıkabilir. Hastada enseden başlayan ve yaşam kalitesini etkileyen baş ağrısı ya da burun kanamaları görülebilir. Memorial Şişli Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Servet Öztürk, "Tansiyon, toplumun %20-30'unu etkileyen, erkeklerde 35-40 yaşlarında, kadınlarda daha çok 50-55 yaşlarında ortaya çıkan ileri yaşlarda kadın ve erkekte eşit olarak görülen önemli bir sağlık sorunudur. Doğurganlık çağındaki kadınlarda tıpkı kalp ve damar hastalıklarında olduğu gibi östrojen hormonu tansiyon için de koruyucu bir etki yapar. Menopoz döneminde ise östrojenin koruyuculuğu önemli oranda ortadan kalktığı, ciddi kilo artışıyla birlikte metabolik hastalıklar arttığı için hipertansiyon görülme sıklığı kadın ve erkekte eşitlenir" dedi.

Organlarda hasar

Yüksek tansiyon, vücuttaki tüm organları besleyen kanın dolaştığı damarlardaki kan basıncının normalin üzerinde olmasıdır. Vücuttaki kan dolaşımında sorunlara yol açan bu durum ortaya çıktığında, damarların beslediği organlarda bazı hasarlar oluşuyor. Büyük tansiyonun 14 veya küçük tansiyonun 9 ve üzerinde olması (140/90 mmHg) yüksek tansiyon olarak adlandırılıyor. İdeal tansiyon değeri ise 120/80 mmHg'dır.

Kalbin iş yükü artıyor

Hipertansiyonun zararlı etkisini genellikle yıllar içinde ortaya çıkar. Sinsice ilerleyerek atar damarlarda hasarlara neden olur. Böylece koroner kalp hastalıkları, beyin kanamaları sonucu inme, böbrek hastalıkları, bacak damar hastalıkları ortaya çıkar. Yüksek kan basıncı diğer taraftan kalbin iş yükünü artırır. Yüksek basınçlı damar sistemine kan pompalamak daha çok güç ister ve giderek kalp kasları kalınlaşır rahat gevşeyemez kalp boşluğu küçülür. Aynı zamanda kalınlaşan kalp kasları daha çok enerji ve oksijen yani daha çok kan ister bu durumdaki kalp hafif bir kansızlığa bile tahammül edemez bu aşırı yüke bir süre dayandıktan sonra zaman içinde artık yükü kaldıramaz. Kalınlaşan kaslar artık uzamaya başlar, kalpte büyüme ve yetersizlik ortaya çıkar. Tansiyon uzun dönemde böbrekleri de olumsuz etkiler. Böbrek damarlarında gelişen tahribat sonucu böbrek yetmezliği ortaya çıkar.

TUZ ORANINI AZALTIN

Hipertansiyonun tedavisinde besinlerin tuz oranlarının azaltılması esastır. Tansiyonun ilaçla tedavisine, öncelikle yan etkisi çok az olan ilaçtan başlanmaktadır. Doz duruma göre artar.

Hareketlenin!

- İdeal kilonuzu koruyun. Şişmanlık en önemli risk faktörlerinden biridir.

- Hareketsiz yaşamdan uzak durun. Düzenli fiziksel aktivite yapın. Günlük fiziksel aktivite kan basıncını düzenleyici özelliğe sahiptir.

- Sigara kullanıyorsanız mutlaka bırakın ya da sigaraya hiç başlamayın.

- Beslenmenize özen gösterin. Şekerli, tuzlu ve aşırı yağlı beslenmeyin.

- Sebze ve meyveye ağırlık verin. Baklagilleri sofranızdan eksik etmeyin.

- Stres kontrolü sağlamak için gerekirse uzman yardımı alın.

- Sağlık kontrollerinizi aksatmayın.

İlaçlar ömür boyu kullanılmalı

Prof. Dr. Servet Öztürk, "Tansiyon ilaçları ömür boyu kullanılması gereken ilaçlardır. Tansiyon değerlerinin kontrol altına alınmasıyla birlikte doktor kontrolünde doz ayarlaması yapılır. Ancak hastanın tansiyon değerleri istenilen seviyedeyse ilacı bırakması söz konusu olamaz" dedi.

Enseden başlayan baş ağrısı

Prof. Dr. Servet Öztürk, "Bazı yüksek tansiyon hasta gruplarında hipertansiyon sorunu başlangıçtan itibaren erken dönemde belirtiler verebilir. Tansiyon yüksekliğinin en önemli göstergesi; enseden başlayan ve günlük yaşamı ciddi oranda etkileyen baş ağrısıdır. Enseden başlayan ve tüm başa yayılan ağrı, hipertansiyon varlığının en tipik belirtisidir. Bazı kişilerde burun kanaması görülebilir. Belirtisi olan hasta şanslı hastadır. Çünkü erken dönemde sorunun varlığı tespit edilerek, yıllar içinde herhangi bir organ hasarına yol açmadan kontrol altına alınabilir. Belirti eklemeden sağlık kontrolleri yapılmalı" dedi.

40 yaşından sonra dikkat

Yüksek tansiyon genellikle ileri yaşa bağlı olarak ortaya çıkıyor. Hipertansiyon özellikle 40 ila 60 yaş arasındaki kişilerde, 35-40 yaşından sonra erkeklerde, menopoz dönemindeki kadınlarda, aşırı kilo sorunu olan ya da kilo alma eğiliminde olan kişilerde, sigara içenlerde görülmektedir. Genç yaşlarda heyecan ve gerginlik (stres) ile ve efor testi sırasında efora yüksek tansiyon ile yanıt veren kişilerde de ileri yaşta tansiyon yüksekliği görülme riski fazladır. Anne babasında yüksek tansiyon olan kişilerde ileride hipertansiyon olma riski %50'dir. Hipertansiyon anne babadan yalnızca birinde görüldüğünde ise bu oran %30'a düşmektedir.

Acil müdahale şart

Prof. Dr. Servet Öztürk, "Tansiyon hastaları genellikle tansiyon değerleri 15-16'ya çıktığında acile başvurmaktadır. Oysaki 16'ya çıkmış bir tansiyon elbette tedavi edilmelidir ancak acil müdahale gerekli değildir. Hastanın tansiyonu 19-20'lerin üzerine çıktığında bu durum kesinlikle acil bir müdahale ve tedavi gerektirir. Çünkü bu değerler, kısa süre içinde kontrol altına alınmadığında hızla organ hasarları ortaya çıkarak hasta için geri dönüşümsüz durumlara yol açabilir" dedi.

İbrahim Saraçoğlu Tansiyon Dengeleyici

 
Tekerlekli Sandalye
Üst