Ne üzücüdür ki bunun gibi hikâyelere ülke olarak çok alışkınız. Henüz daha 22 yaşında olan Uğur Atik adındaki bu genç, zihinsel engelli olduğu gerekçesiyle bu kış, ailesi tarafından sokağa atıldı.
Ufak yaşlarda menenjit hastalığı yaşamış

Annesi ve babası ayrıldıktan sonra babası, başka bir kadınla evlenmiş

Erken yaşlarda tanıştığı menenjit hastalığı, Uğur’un kendisini rahat ifade edebilme özgürlüğünü elinden almış. Anne ve babanın ayrılmasının ardından babası, başka biriyle evlenmiş. Bu kadın da engelliymiş ancak ne yazık ki Uğur konusunda anlayışlı olamamış ve evden gitmesini istemiş. Babası da dünden razı olacak ki birkaç gün içerisinde Uğur’u kapıya koymuşlar.
Öz annesi bile kabul etmedi

Uğur, kendisini üvey annesinin de öz annesinin de istemediğini dile getiriyor. Kapısını defalarca çalmasına rağmen öz evladını kabul etmeyen bir engelli annesi söz konusu.
Havalar sıcakken bu bankta uyuyor

Soğuk ve yağışlı havalarda ise bir devlet hastanesinin kantininde sabahlıyor

Gündüzleri ise imkânları yettiğince çalışıp, hiç yoktan karnını doyurmayı başarıyor.
Devletten sıcak bir yuva istiyor

Ailesi tarafından evden atılmasının ardından hastane kantinleri ve çay ocaklarında zaman geçirmeye çalıştığını dile getiren Uğur, devlet büyüklerinden sığınacak bir baraka diliyor.
Şikâyetlerini sessiz bir şekilde dile getiriyor

‘Üşüyor olsam da idare ederim’ şeklinde nezaketini koruyan genç, günün sadece 4 saatini sıcak geçirmesinin kendisine yeteceğini söylüyor.
Gündüzleri çaycılık yapıyor

Çevre esnafının da ufak destekleriyle yaşamını sürdürmekte

Ayakkabıya ihtiyacı var

Ayakkabıları su geçirdiğinden dolayı yağışlı havalarda çok ciddi rahatsızlıklar yaşaması olağan. Tüm gün ayakta duran Uğur’un acilen devlet desteğine ihtiyacı var.
Evim olsa ilk önce banyo yapardım

Ayda bir duş aldığını dile getiren Uğur, evi olsaydı ilk önce banyo yapacağını, ardından rahat bir uykuya ihtiyacı olduğunu söylüyor.
Babasının ağzından çıkan cümleler durumu çok iyi özetliyor

‘Bana evlatlık yapmadığı için dışarıda yaşamasına razıyım’ diyen babası, evi kendi parasıyla yaptığını ve böyle bir kararı vermek için yeterli haklara sahip olduğunu dile getiriyor.
Ya paramı çalarsa?

Yeni eşinin evde altınları olduğunu belirten baba, paralarının çalınma korkusundan dolayı oğlunu kabul etmiyor.
‘Baba, en azından hakkını helal et’

Uğur’un bu isteğinin üzerine babası en azından hakkını helal ediyor.
Yorum sizlerin.
Ufak yaşlarda menenjit hastalığı yaşamış

Annesi ve babası ayrıldıktan sonra babası, başka bir kadınla evlenmiş

Erken yaşlarda tanıştığı menenjit hastalığı, Uğur’un kendisini rahat ifade edebilme özgürlüğünü elinden almış. Anne ve babanın ayrılmasının ardından babası, başka biriyle evlenmiş. Bu kadın da engelliymiş ancak ne yazık ki Uğur konusunda anlayışlı olamamış ve evden gitmesini istemiş. Babası da dünden razı olacak ki birkaç gün içerisinde Uğur’u kapıya koymuşlar.
Öz annesi bile kabul etmedi

Uğur, kendisini üvey annesinin de öz annesinin de istemediğini dile getiriyor. Kapısını defalarca çalmasına rağmen öz evladını kabul etmeyen bir engelli annesi söz konusu.
Havalar sıcakken bu bankta uyuyor

Soğuk ve yağışlı havalarda ise bir devlet hastanesinin kantininde sabahlıyor

Gündüzleri ise imkânları yettiğince çalışıp, hiç yoktan karnını doyurmayı başarıyor.
Devletten sıcak bir yuva istiyor

Ailesi tarafından evden atılmasının ardından hastane kantinleri ve çay ocaklarında zaman geçirmeye çalıştığını dile getiren Uğur, devlet büyüklerinden sığınacak bir baraka diliyor.
Şikâyetlerini sessiz bir şekilde dile getiriyor

‘Üşüyor olsam da idare ederim’ şeklinde nezaketini koruyan genç, günün sadece 4 saatini sıcak geçirmesinin kendisine yeteceğini söylüyor.
Gündüzleri çaycılık yapıyor

Çevre esnafının da ufak destekleriyle yaşamını sürdürmekte

Ayakkabıya ihtiyacı var

Ayakkabıları su geçirdiğinden dolayı yağışlı havalarda çok ciddi rahatsızlıklar yaşaması olağan. Tüm gün ayakta duran Uğur’un acilen devlet desteğine ihtiyacı var.
Evim olsa ilk önce banyo yapardım

Ayda bir duş aldığını dile getiren Uğur, evi olsaydı ilk önce banyo yapacağını, ardından rahat bir uykuya ihtiyacı olduğunu söylüyor.
Babasının ağzından çıkan cümleler durumu çok iyi özetliyor

‘Bana evlatlık yapmadığı için dışarıda yaşamasına razıyım’ diyen babası, evi kendi parasıyla yaptığını ve böyle bir kararı vermek için yeterli haklara sahip olduğunu dile getiriyor.
Ya paramı çalarsa?

Yeni eşinin evde altınları olduğunu belirten baba, paralarının çalınma korkusundan dolayı oğlunu kabul etmiyor.
‘Baba, en azından hakkını helal et’

Uğur’un bu isteğinin üzerine babası en azından hakkını helal ediyor.
Yorum sizlerin.
Ekli dosyalar
-
Zihinsel Engelli1.jpg58.5 KB · Görüntüleme: 221
-
zihinsel2.jpg78.6 KB · Görüntüleme: 209
-
3.jpg75 KB · Görüntüleme: 215
-
bank.jpg80.6 KB · Görüntüleme: 215
-
soguk.jpg52 KB · Görüntüleme: 209
-
devlet.jpg42 KB · Görüntüleme: 216
-
sikayet.jpg56.3 KB · Görüntüleme: 210
-
ZihinselEngel.jpg67 KB · Görüntüleme: 208
-
zihin.jpg77.1 KB · Görüntüleme: 211
-
ayakkabı.jpg76.3 KB · Görüntüleme: 194
-
ev.jpg65.4 KB · Görüntüleme: 197
-
baba.jpg42.8 KB · Görüntüleme: 217
-
para.jpg37.2 KB · Görüntüleme: 209
-
87548.jpg47.3 KB · Görüntüleme: 214