'AB'de ve Türkiye'de Engelli Olmak

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,507
Tepkime Puanı
189
Puanları
63
Yaş
50
Avrupa Türk Engelliler Derneği (AVTED) Başkanı Cemil Çelik, Hamburg'da 'Mutlu Yuva' adlı bir proje uyguladıklarını ve 3-5 yaş arası çocuklara engelli bireylerle birlikte yaşamayı öğrettiklerini belirterek, 'Sağlıklı çocuklar, engelli yaşıtlarıyla oyun oynadı, çok da mutlu oldular. Akşam evlerine gidip, anne babalarına o arkadaşlarının neden öyle olduğunu sorduklarında, 'Yaramazlık yaptığı için ayağını kesmişler' veya 'Dilini kesmişler' yanıtını aldılar. Bir Alman çocuğundan bunu duyamazsınız' dedi.

Antalya Gönüllüleri Derneği tarafından uygulanan 'AB'de ve Türkiye'de Engelli Olmak' adlı etkinlik, Antalya Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki sivil toplum diyaloğunun geliştirilmesi amacını taşıyan projeyi Antalya Gönüllüleri Derneği Hep Beraberiz Grubu Başkanı Gülsün Gülay Yılmaz tanıttı.

Antalya Gönüllüleri Derneği ve Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulan heyetin Burdur ve Isparta'da ziyaretler gerçekleştirerek sivil toplum kuruluşlarını etkinliğe davet ettiğini hatırlatan Yılmaz, engellilerin toplumdaki refahı için bölgesel bir güç birliği oluşmakta olduğunu belirtti.

- ARİF'İN ODASI-

Yılmaz, engellilik konusunda araştırma yaparken bir Avrupa ülkesinde yaşayan Türk babanın internetteki bir siteye yazdığı mektuba rastladığını anlattı. Mektubu salonda bulunanlara okuyan Yılmaz, oğlu Arif'in doğumundan kısa bir süre sonra engelli olduğunun anlaşıldığını kaydeden babanın mektubunda, o günden sonra oğlunun her türlü sağlık hizmetinden ücretsiz yararlandığını belirttiğine dikkati çekti.

Türk babanın mektubunda, bir gün evlerine gelen sosyal hizmet uzmanlarının o anda oturdukları evi oğulları Arif'in konforu açısından yetersiz bulduklarını yazdığını anlatan Yılmaz, sosyal hizmet uzmanlarının, 'Arif'in size kızdığında kapısını çarpıp girebileceği bir odası olması gerekir' dediğini bildirdi.

Devlet tarafından daha büyük bir eve taşınan, kendi odası ve özel banyosu olan engelli Türk çocuğun yararlandığı olanakların tek tek sıralandığı mektubu okumayı bitiren Yılmaz'a salonda bulunan engelliler, 'O ülke neresi? Hepimiz oraya gidelim' diye seslendi.

Yılmaz ise engellilerle ilgili yasaların yetersiz olmasına karşın Türkiye'de de olumlu gelişmeler olduğunu ifade ederek, 'Çalışmaya devam etmeliyiz' diye konuştu.

- 'DEVLETİN VERDİĞİ ÜCRETSİZ BİLETİ SATIYORLAR'-

AVTED Başkanı Cemil Çelik de 'Avrupa Birliği'nde Engelli Olmak' başlıklı sunumunda ortalama 8 kişinin vergileriyle bir engelli bireyin bakımının gerçekleştiği Avrupa ülkelerinde engelli bireylere sosyal pek çok hak tanındığını, Türkiye'de ise engelliye 'acındığını' anlattı.

Hamburg'da 'Mutlu Yuva' adlı bir proje uyguladıklarını belirten Çelik, şöyle konuştu:

'3-5 yaş arası çocuklara engelli bireyle birlikte yaşamayı öğrettiğimiz projeyle Almanya'da ödül aldık. Sağlıklı çocuklar, engelli yaşıtlarıyla oyun oynadı, çok da mutlu oldular. Akşam evlerine gidip, anne babalarına o arkadaşlarının neden öyle olduğunu sorduklarında, 'Yaramazlık yaptığı için ayağını kesmişler' veya 'Dilini kesmişler' yanıtını aldılar. Bir Alman çocuğundan bunu duyamazsınız. Size engellilik konusunda sizin bildiğinizden fazlasını anlatırlar. Türkiye'deki engelliler, mimari engeller nedeniyle sokağa çıkamıyor. Almanya'daki Türk engelliler ise ailelerinin, 'Bu bize Allah'ın cezası mı?' diye düşünmesi veya çocuğun başına sokakta bir şey geleceği endişesiyle dışarı bırakmaması yüzünden eve mahkum.'

Avrupa'da yaşayan engelli Türk çocukları ve gençlerle ilgili anılarını anlatırken zaman zaman gözyaşlarına engel olamayan Çelik, 'Avrupa'da engelliye devlet ücretsiz sinema bileti veriyor. Türk aileler o bileti sinema kapısında satıyorlar' dedi. Çelik, sinema kapılarında bekleyip bunu yapan aileleri saptayarak kara listeye aldıklarını söyledi.

- 'ANADOLU, ENGELLİ MALZEMESİ HURDALIĞI HALİNE GELİYOR'-

Cemil Çelik, yardımsever gurbetçilerin hiç kimseye danışmadan Türkiye'deki engelli hemşehrilerine gönderdiği kullanılmış yardım malzemelerinin de Anadolu'yu Avrupa'nın 'engelli malzemesi hurdalığı' haline getirdiğini iddia etti.

Diyarbakır'da yolu olmayan bir köyde oturan çocuğa akülü sandalye verildiğini belirten Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Sokaklarda sürünerek gezen bir gence de kocaman bir tekerlekli sandalye bağışlandı. Ancak o genç birkaç gün sonra tekerlekli sandalyeden vazgeçip yine sürünerek dolaşmaya başladı. Herkes, duygu sömürüsü yapmakla suçlayıp genci taciz etti. Oysa o kocaman sandalyenin çok geniş olan kenarlarına kolları yetişmediği için tekerlekleri çeviremediğini, kollarının çok acıdığını anlatmaya çalışıyordu.'

Bu tür yardımları Türkiye'ye gönderenleri 'şov yapmakla' suçlayan Çelik, gönderilen araçların pek çoğunun Türkiye'de teknik servisinin bile olmadığına dikkati çekti.

Çelik, 'Bağış yapmak isteyen, ne bağışlayacaksa Türkiye'den satın alsın. Kızılay'ın bile almaya tenezzül etmediği şeyler gümrüklerde yığıldı' dedi.

- 'SOKAKLARA ÇIKMAKTAN VAZGEÇMEYİN'-

Türkiye Sakatlar Derneği Antalya Şubesi Başkanı Mehmet Karavural ise engellilerin istihdamı konusuna değindi. 'Artık işin bize uydurulması yerine, bizim işe uygun olmamız gerek' diyen Karavural, işverenin ihtiyacını cevaplayacak duruma gelmek için de ona göre eğitim almak gerektiğini vurguladı. Karavural, engellilere daha çok sokaklara çıkmaları ve kendilerini temsil edecek örgütlenmelerin içinde söz sahibi olmalarını önerdi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Duygu Batmaz da daire bünyesinde Özürlüler Şube Müdürlüğü ve Özürlü Hizmetleri Komisyonu oluşturulduğunu anlattı. Batmaz, Büyükşehir Belediyesinin kent içi ulaşımı rahatlatmak üzere satın aldığı 40 yeni otobüsün engelliler de düşünülerek tasarlandığını hatırlattı.

Öte yandan, konuşmaları işaret diliyle tekrarlayacak tercümanın sağlık sorunu yaşaması nedeniyle etkinliğe katılamaması yüzünden salonda bulunan işitme engelliler ilk sunumdan sonra salondan ayrıldı.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst