Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Birisi, kabuk tutmuş yaralarımızı okşamaya başladığında, cırt diye açılıveriyor ve oluk oluk kanama başlıyor yeniden. Birine teslim olduğumuzda ve içimizi döktüğümüzde, bedenimiz ve ruhumuz kan içinde kalıveriyor. O yüzden değil mi, içimizi tutmalarımız, birine teslim olmaktan korkmalarımız, ortalıkta tedirgin ve gergin dolanmalarımız? -Anlatsam mı, anlatmasam mı?- Kararsızlığımız, -bu sevgi beni acıtır mı?- Kuşkularımız. Her zaman seni üzecek birileri olacaktır. Tek yapmamız gereken; sevginin bize vadettiklerine güvenmeyi sürdürmek, ama kime ikinci defa güveneceğimizi de iyi seçmek...
Hayattan bir kere vurgun yiyen, ondan sonraki hayatını durgun yaşar.
İnsanlara güvenmek mi bir daha ?
Şeytanın cennete girme ihtimali kadar az ve morgdan bir ceset alıp kalp masajı yapmak kadar saçma...
Aynı bardağı bırak, aynı kaşıktan çorba içtiğimiz insanların ihanetiyle büyüdük... Ne güveni? Hangi güven?
Dinle küçüğüm,ağaca güvenebilirsin.
Bilirsin ki elma ağacı elma verir, erik değil.
Hayvanlara güvenebilirsin, çünkü aslan, aslan gibi davranır maymunluk etmez.
Ama insana güvenemezsin.
Zira o , yüzüne gülümserken arkasında hançer gizleyebilen tek yaratıktır!