Engelli İşgörenlerin, çalışma performanslarının artırılmasında gönül gücü faktörü

M.AKİF

Üye
Üye
Katılım
Tem 30, 2012
Mesajlar
1
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
merhabalar, bu konu üzerine çalışma yapmak istiyorum, site sakinlerinin tecrübelerinden istifade etmek isterim, böyle bir çalışma yapmak için izlemem gereken yol haritası ve başvurabileceğim kaynaklar(internet, kitap, dergi, makale, tez konusu, devlet daireleri vs.) hakkında bilgi verebilrseniz size müteşekkir olurum. Saygılarımla M.Akif
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,504
Tepkime Puanı
189
Puanları
63
Yaş
50
İlk aklıma gelen çalışma mekanının engellilere uygunluğu. WC'ler iş yerinin erişilebilirliği v.b gibi. Bunun dışında faal çalışma yaşamı için olan arkadaşlar lütfen görüşlerini konu altında belirtsinler...
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba,

10 yıldır çalışan bir engelli olarak bu konuda size yardımcı olmak isterim. Motivasyonun artması için engellilerin işyerlerine ulaşımının kolaylaştırılması gerekir. Servis aracının olması da benim için yeterli değil mesela çünkü servisi kullanabilmem için o kadar çok yol yürümem gerekiyor ki ben bu yolu toplu taşıma araçlarıyla sağlıyorum, servislerin binebilmeyi sağlayacak düzeneklerinin olmaması ya da uygun servis aracının olmamasını en başta sayabilirim.

İşyerinde çalışan sağlıklı bireylerin engelli personele bakış açısı ve bu konuda ki duyarlılıkları çok önemli. Uzaydan gelmişçesine gözlerle sürekli göz hapsinde çalışan bir engellinin motivasyonun arttırmak bir yana dursun böyle bir ortamda motivasyon sağlanabileceğinden bile şüphe duymak gerekir.

Çalışan engellilerin bir çoğu çalıştıkları binanın yeterli mimari koşulları sağlayamamış olmasından dolayı en geç 1 ay içinde işyerinden ayrılmaktalar. lavabolara erişmenin mümkün olmadığı ya da asansör bulunmayan binalarda engelli nasıl çalışır ?

İşhayatına atılan çoğu engelli işverene olan maddi kazançlardan haberi olmadığından ve kendi haklarının çoğunu bilmediğinden çok mağdur durumlarda kalabiliyor. Çoğu engelliden vergi indirim hakkı çok geç istendiği için engelli personel daha düşük maaşla ve engeline uygun olmayan işlerde çalıştırılabiliyor. Bel fıtığı olan bir engellinin arşivde çalıştırılması gibi.

Bu konuda söyleyebilecek çok sözüm var daha sonra size kısa kısa maddeler halinde yardımcı olmaya çalışmaktan memnun olurum.
 
M

mavibalina2012

Guest
Çalışanların önündeki fiziki engeller kaldırılırsa, onun engeline uygun araç ve gereçler temin edilirse, engeliyle ilgili yaşadığı güçlükler ve bunun iş hayatına yansıyan kısmı ve sağlık sorunlarından dolayı özel hayatını olumsuz etkileyen etmenler uzman kişiler tarafından iş arkadaşlarına ve işverenlere uygun bir dille anlatılırsa, engelli kişiye iş çevresi de bu anlamda daha pozitif yaklaşabilirse performansı mutlaka artacaktır. Engelliler konusunda uzaktan seminerler, konferanslar vermek yerine yeni işe alınan engelli personele hizmetiçi eğitim verilirken işverenlere de engellilerin engel durumlarıyla ilgili brifingler verilebilir. Engelli kavramı birçok engeli içerisinde barındırıyor ve her engellinin kendine özel sorunları olabiliyor. Örneğin sonda ile tuvalet ihtiyacını gören birisi için alafranga tuvalet çok önemli iken, belinden olan birisi için ofiste kullandığı sandalye o derece önemli olabilir. Tekerlekli sandalyedeki engelli için asansör, görme engelliler için ortamın derli toplu fazla eşyadan arındırılmış ve gerekli ses düzeneklerinin işlevini sağlaması o derece önemli olacaktır. O yüzden işverene düşen yanında çalıştırdığı engellinin ihtiyaçlarını gözlemleyerek gidermesidir. Bir diğer yapması gerekende diğer çalışanlarla eşit muamele etmektedir yani engeliyle ilgili sorun oluştuğunda onu kollamak ve gözetmek ama bunu ona fazlaca hissettirmemektir. Başarılarında ise taltif ederek çalışma gücünü artırmaktır. Engelli çalışanın çalışma hayatını onun ihtiyaçlarına göre düzenleyebilirsek mutlak suretle kurumun başarısı da vizyonu da artacaktır. Sevgili M. Akif kardeşim böyle bir konuda çalışmak istiyorsanız bence kaynaktan ziyade tanıdığınız veya tanımadığınız sokakta gördüğünüz engelli birilerinin görüşlerini almanız size daha fazla fayda sağlayacaktır. Umarım nacizane görüşlerim ufakta olsa işinize yarar sevgilerimle...
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Gönül gücü faktörü,

İşverenin ve işyerinde çalışanların engellilere bakış açıları, yaklaşımları motivasyon konusunda çok etkileyici olmaktadır. Bu aslında biraz da şans işidir. Eğer bağlı bulunduğunuz birimde ya da departmanda çalışan engelsizler gerçekten bilinçlilerse o bölümde çalışmak çok daha verimli ve mutlu olacaktır bir engelli için...

Kariyer hedeflerinin gerçekleşeceği inancı ya da kariyer yolunun açık olduğunu bilmek engelli çalışanın motivasyonun arttıracaktır.

İşyerinde çeşitli zaman aralıklarıyla düzenlenen eğitimlerin; engellilerin de bu eğitimlere katılımının maksimum düzeyde sağlanması gerekir.
Örnek İstanbulda çalışan bir engellinin Antalyada düzenlenen bir eğitime katılmak isteyebileceğini kendi adıma hiç zannetmiyorum ya da ben şahsen bulunduğum il dışındaki eğitimlere gerekli fiziki koşullar sağlanmadığı için hiç katılmadım...
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Ülkenin hava koşullarının ( çok sıcak veya kışın aşırı soğuk , kar yağışlı olması durumu ) elverişsiz olduğu durumlarda engelliler arasında ayırım yapılması ! Kamu ve özel sektörde çalışan engelli ayırımı ! Örnek ; özellikle kışın kamu kurumlarında çalışan engellilerin mağdur olmaması amacıyla ilan edilen '' yarın kamuda çalışan engellilere izin hakkı tanınmıştır '' gibi bir açıklamanın medyada defalarca yer alması ve buna karşın özel sektörde çalışan engellilerin binbir zorlukla ( kar, kış, kıyamet ) işe gittikleri günlerde hangi motivasyondan sözedilebilir ki?
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Sağlıklı çalışanlarla eşit oranda düzenlenen izin, yıllık izin, raporlu izin, mazeret izni vs vs her tür izin haklarının eşit olması yüzünden yani engellilerin her zaman daha çok izine ihtiyacı vardır mevcut bulunan engel durumlarından ötürü, sağlık kontrollerine düzenli aralıklarla gidemeyen ve bu yüzden sağlığını gittikçe kaybeden bir engellinin motivasyonu nasıl arttırılabilir ki?

Örnek; senede sadece bir hafta süreyle engelimle ilgili kontrollerime rahat gidebilmek adına aman kimseye minnet etmek istemediğimden, yazışmalar, mailler vs. hakkım olan sağlık tedavilerimi yine hakkım olan yıllık ücretli izin hakkımdan kesilmesi şartıyla gerçekleştirebiliyorum... Halbuki yıllık ücretli izin hakkımı sadece tatil ve dinlenmek amacıyla kullanmalıydım...
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Ofislerde çalışan ve özellikle bankalarda çalışan görme sorunu olan engellilerin kullandığı bilgisayarların yazı boyutunun büyütülmesi bile o engellinin motivasyonunu eminim arttıracaktır fazlasıyla ama bu küçücük bir işlemi çok da basit olmasına rağmen engelli çalışanına sağlamayan işverenlerin o engelli işgörenden çok da fazla performans beklememesi gerekir diye düşünüyorum.

Örnek; Bunu sıkılarak söylüyorum ki şahsen ben özel bir bankanın insan kaynaklarında çalışıyorum ve görme rahatsızlığı olan engellilerin monitörlere çok fazla yaklaştığını farkederek ki ( adeta ekrana yapışarak çalışmalarından çok büyük üzüntü duyarak ) bu konuda gerekenin yapılması için inanılmaz bir mücadele verdim...
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Engelliler günü 3 Aralık ve engelliler haftası 10-16 mayıs haftası gibi engellilere tanınan özel günlerin farklı bir şekilde algılanması, amacından çok uzak olduğu için engelli çalışanların motivasyonunu arttırmak yerine adeta engelliyi psikolojik olarak yerle bir eden bir uygulama olduğunu düşünüyorum...

Örnek; yaşanan gerçek bir olay; Bir GMY ( genel müdür yardımcısı ) tüm engellileri ayrı ayrı birimlerden toplayıp bir toplantı odasında bir araya getirir. Toplantı odasındaki masanın üstünde kocaman bir pasta bekliyordur kesilmek için ve o kahreden cümle '' Arkadaşlar ! Engelliler gününüz kutlu olsun '' buz gibi bir hava eser tabii ki de..kimsede bir gülümseme ya da bir sevinç yoktur ki...engelliler sadece başları önlerinde susarlar...GMY mahcup ve kızarmış bir şekilde toplantı odasını terkeder...

Burada asıl olan niyettir aslında... İyi niyet olduğundan kimsenin şüphesi de yoktu zaten ki ilerleyen günlerde o GMY defalarca özür dilemişti çalışan engellilerden...

Amacı; Engelli İşgörenlerin, çalışma performanslarının artırılmasını sağlamaya yönelik bu olay gönül kırgınlığına yolaçmış ve varolan motivasyonu bile yoketmiştir...
 

AYSUCAN

Üye
Üye
Katılım
Haz 14, 2012
Mesajlar
59
Tepkime Puanı
1
Puanları
0
bende yazayım:)
ben ortopedik engelli değilim, barsaklarımda sorun var.
ülseratif kolit hastası bir bankacı olarak, fazla müşterilerle muhatap olmak istemiyorum, bu telefonda bile olsa dahi.
Her an wc ye gidebilirim ve o an dışarı çıkmak zorundayım.
Yol problemim çok fazla oluyor. Servisim bile olsa Maltepe-Gayrettepe 2 saat gidiş , 2 saat dönüş toplam 4 saatim yollarda geçiyor. Bazı durumlarda bu 5 saate çıkıyor.
Oturmaktan barsaklarımda baskı oluşuyor. Kendimi eve zor atıyorum.
Bence engellilerin işyerleri evlerine yakın olmalı
 
M

mavibalina2012

Guest
BİR GÜN BEN OLUR MUSUN?...

Sağlam iletişim kurmak için insanların birbirlerini iyi tanımaları gerekir. Tanımak göz ucuyla bakmak değil, birbirlerinin ilgilerini, ihtiyaçlarını gözlemleyerek gerektiğinde empati kurabilmektir. Eğer down sendromluların çalıştığı bir kafeye gidiyorsak beklememiz gerektiğini bilmeliyiz. Bu bekleme sürecini güzel bir mola olarak görüp eğlenebiliyorsak ve tüm ön yargılarımızı dışarıda bırakarak içeriye girebilmişsek ne mutlu bizlere...Tam tersine kafeyi diğer kafelerle kıyaslayıp hayıflanıyorsak kendimizi defalarca eleştirmeliyiz. Bizleri çileden çıkaran çalışanların bizler gibi olmaması mı?...Hepimizin ayrı ayrı engelleri olduğu kadar henüz ortaya çıkaramadığı yetenekleri de olabilir. İyi bir yönetici, farkındalıkların kişiye neler kazandırdığını anlama olgunluğunu gösterip insanlık vasfını yöneticilik vasfından ileriye götürebilendir.
 
M

mavibalina2012

Guest
Sayın yöneticiler, bir gününüzü bizleri tanımaya ayırır mısınız? İsterseniz hemen başlayalım, sözüm hepinize değil kuşkusuz anlayana...İstediğiniz evrakları tahmin ettiğiniz süreden geç getiren tekerlekli sandalyeli personelinizden başlayalım. Sandalyesini bir süreliğine alın odalar arasında dolaşmaya başlayın, hiç aklınıza bile gelmeyen engellerle karşılaştınız değil mi?.. Şimdi de bir başka elemanınız olun gözlerinizi sıkıca kapatıp ofiste gezinin hatta elinizi yüzünüzü yıkamak için lavaboya gidin farkındamısınız bilmem ama lavaboya girerken el alışkanlığından olsa gerek ışıkları yaktınız oysa karanlıklara aşinaydınız siz. Artık eve gitme saati lütfen aracınıza binmeyin istikamet durağa. Bakın şanslı gününüzdesiniz işgüzarlık yaparak her yana gereksiz çukurlar açıp sonra kapatmayı unutanlara inat düşmediniz.
 
M

mavibalina2012

Guest
Her ne kadar hem size çarpıp hem de körmüsün diye fırçalayanlara rastladı iseniz de kazasız belasız evinize geldiniz. Bir oh çekip demli çay keyfini hak ettiniz ama unutmayın yarın koltuk değnekli, sağır ve dilsiz elemanınız olacaksınız. Sabah işe gitmek için hiç bu kadar erken kalkmamıştınız değil mi?...Doğruca durağa gidip sıraya girmelisiniz. Bakın dolmuşunuz geliyor o da ne, herkes sıra falan demeden koşmaya başladı sizin sırada bozuldu. Canınız sağolsun ikinci hatta üçüncü dolmuş ne güne duruyor? Sonuç hep aynı değil mi? Onlar koşturdu siz beklediniz işe geç kalacağım diye paniklediniz oysa ne kadar da erken yola koyulmuştunuz bunları patronunuza anlatsanız sizi dinler mi ki?...Sonunda otobüse binmeye karar verdiniz o kadar uzun süredir beklemekteniz ki adete sürüklenerek gidiyorsunuz bu arada siz duymuyorsunuz ama uzun süredir yoldan geçen araçlar korna çalarak size seslenmekte;
-Lanet olası, yolu kapattın bu trafikte duymuyon mu sağır mısın nesin?..
 
M

mavibalina2012

Guest
Nihayet otobüs geldi ama basamakları hayli yüksek tam yardım isteyecek iken şoför bağırıyor;-Ne oyalanıyorsun bineceksen bin kardeşim kırk saattir ne düşünüyorsun bizim de işimiz gücümüz var görmüyon mu? Suçlu yine siz oldunuz görüyor musunuz? Vazgeçtiniz değil mi bu araçlarla uğraşmaktan. Siz en iyisi kendi arabanızla işinize gidin hem epeyce empati yaptınız. Siz işinize arabanızla gidin ama koltuk değnekli personeliniz her gün bu araçlarla işe gelmekte. Hani geçen kış düşüp ayağını kırdığında bu kadar da rapor alınır mı diye hayıflanmıştınız ya işte o elemanınız hergün bu otobüse binmekte. Şunu unutmayın yaptığınız empati size o kadar tecrübe kazandırdı ki, bundan sonra çalışanlarınızın şartlarına uygun davranacaksınız şüphesiz...Emin olun siz onlara bir adım yaklaştığınızda onlar size koşa koşa gelecekler...
 
M

mavibalina2012

Guest
Arkadaşlar yazım konuyla ilgili olduğu için blogun haricinde sizlerle paylaşmak istedim hepinize kucak dolusu sevgiler...
 

mutevazi.adam

Üye
Üye
Katılım
Ağu 2, 2012
Mesajlar
18
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
bende yazayım:)
ben ortopedik engelli değilim, barsaklarımda sorun var.
ülseratif kolit hastası bir bankacı olarak, fazla müşterilerle muhatap olmak istemiyorum, bu telefonda bile olsa dahi.
Her an wc ye gidebilirim ve o an dışarı çıkmak zorundayım.
Yol problemim çok fazla oluyor. Servisim bile olsa Maltepe-Gayrettepe 2 saat gidiş , 2 saat dönüş toplam 4 saatim yollarda geçiyor. Bazı durumlarda bu 5 saate çıkıyor.
Oturmaktan barsaklarımda baskı oluşuyor. Kendimi eve zor atıyorum.
Bence engellilerin işyerleri evlerine yakın olmalı

Belirtmiş olduğunuz aslında biraz da şahsın kendi seçimi. Sizinle aynı görüşe sahibim, ulaşım açısından elverişli olmalı ya da yakın olmalı. Asgari şartlarda elverişli imkanlar sağlanmalı. Şöyle ki bende bir bankacıyım, ama şube, bölge müdürlüğü ya da genel müdürlük uzak ise orada çalışmak ta kendi seçimim olduğu için sonradan bunu söyleyemiyor insan. "Madem ulaşım sıkıntıydı neden çalışmayı kabul ettiniz?" denilebilir. Böyle izah etmektense ulaşım şartlarının elverişli olmasını sağlamak daha mantıklı görünüyor.

Konu ile ilgili ise ulaşım, şirket içi ulaşım (wc, basamak, otopark, yemekhane, işitme ve görme engelliler için kolaylıklar) ve çalışma şartlarının azami şartlarda kontrol edilebilir olması.
Şuan Koç grubu şirketlerinden birisinde çalışıyorum. Benim önerim daha çok genele hitap eden birşeydi mesela, sizlerle de paylaşmak isterim. Türkiye ve dünya'nın en büyük beyaz eşya firması olan Arçelik (Beko)'in görme engelliler için kabartma tuşlu, işitme engelliler için ise sesli uyarı sistemi geliştirmesi idi. Çok ses getirdi hatta holding'e kadar iletilmişti. Sanırım Ar-ge tarafında çalışılıyor. Bu şekilde önerilerle de birçok engeli aşarak fazlasıyla kolaylıklar yaratabiliriz. Son olarak; inovasyon herşeydir :)
 

marcus_oredius

Üye
Üye
Katılım
Tem 11, 2012
Mesajlar
1,404
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
esas engelli bir personel olarak çektiğimiz şey. sürekli vitrin önünde olmak. personelin engelli bir bireyle çalışmayı kabul etmesi onlarında birer birey olmasını anlamaları gerekmektedir. bu olmadıktan sonra binaların engelli dostu olmuş olmamış hiçbir anlamı yok.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Sevgili Arkadaşlarım,

Engellerimiz farklı farklı olsa da hepimizin buluştuğu ortak nokta bu renkli dünyamızın bilinçsiz insanların anlayışsızlığına, hoşgörüsüzlüğüne, ilgisizliğine, sevgisizliğine kurban edilişidir aslında. Engellisine saçma sapan sıfatlar yakıştıran onları anlamaktan bir hayli uzak engelsizlerin dünyasında engellenmeye mahkum bırakılmak! İşte en çok zoruma giden de bu! Bu dünya sizlerle daha bir güzel daha bir renkli oysa...

Görme engellisine kör
İşitme engellisine sağır
Yürüme engellisine topal
Zihinsel engellisine gerizekalı
Genel engellisine sakat sıfatıyla tanımlama cehaletini gösteren tüm toplumun bilinçlenmesiyle başlayacak aslında bu mücadelemiz...

Haketmediğimiz bu sıfatlarla bizleri tanımlayan, bizleri horgören, küçük gören, dışlayan bir zihniyetin karşısında Gökkuşağı kadar erişilmez ve güzel, renkli olduğumuzu kabul etmeyenler hayatlarında hiç gökkuşağının altından geçemeyenlerdir...
 
M

mavibalina2012

Guest
Arkadaşlar bardağın dolu tarafını anlatan güzel bir yazı olduğu için sizlerle paylaşmak istedim. Selamlar, sağlıcakla kalın...
ÇATLAK KOVA
Hindistan'da bir sucu, boynuna astığı uzun bir sopanın uçlarına taktığı iki büyük kovayla su taşırmış. Kovalardan biri çatlakmış. Sağlam olan kova her seferinde ırmaktan patronun evine ulaşan uzun yolu dolu olarak tamamlarken, çatlak kova içine konan suyun sadece yarısını eve ulaştırabilirmiş.

Bu durum iki yıl boyunca her gün böyle devam etmiş. Sucu her seferinde patronunun evine sadece 1,5 kova su götürebilirmiş. Sağlam kova başarısından gurur duyarken, zavallı çatlak kova görevinin sadece yarısını yerine getiriyor olmaktan dolayı utanç duyuyormuş.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst