Engelli Olmanın - Doğmanın Kutlanması

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
3 Aralık Dünya Engelliler Günü *

Ben artık bu saçmalığın bir an önce kaldırılmasını istiyorum. Bunun için gerekçelerim mutlaka mevcuttur. 3 Aralık benim için özel bir gün değildir. Dünya benim adıma neden bugünü kutlasın ki? Ben de diğer insanlar gibi senede sadece 1 gün değil 365 gün yaşıyorum. Şimdi sadece o gün mü engelliyim ki bütün dünya o gün benim için bir şeyler yapmak adına etkinlikler düzenliyor.

engelliler-gunu.JPG


Her insan özeldir ve bu dünyaya bir değer katar. Kutlanması gereken en önemli gün bana göre insanların doğum günleridir. Sırf bu yüzden yani o lanet olası 3 Aralık Dünya Engelliler günü olduğu için kendi doğum gününü kutlamayan engelliler olduğunu biliyor musunuz ? O gün benim için bir şeyler yapabilmek adına ille de ısrar ediyorsanız gelin size önerilerim var. O gün yani senede 1 gün kendinizi benim yerime koyun ama empati yapmayın hayali düşünce de değil gerçek eylemde yaşayın. Milletvekilleri beni temsil eden milletvekilleri o gün engelli olsunlar. Sadece 24 saat için engellenilmişlik nasıl bir yaşam biçimidir bunu bizzat yaşayarak tanısınlar. Artık ben o günü o özel denilen ama anlamını gerçekten hakedecek eylemler yapılmasını istiyorum. Kimse bana demeç vermesin, engelli olduğum için o gün çiçek vermesin, engelli olduğum için sadece o gün sinemaya gitmeyeyim, ben her gün engellenmeden yaşamak istiyorum. Bunu da beni temsilen TBMM koltuğunda oturan sayın milletvekillerimin birebir her grup engelli duygusunu tadarak yapacaklarına inanıyorum. Sayın Fatma Şahin ki o bir engelli değildir ama bir konuşmasında kısa süreliğine yaşadığı engelenilmişlik psikolojisinden öylesine çok etkilenmişti ki ‘’ Ben bugüne kadar engellileri anladığımı sanırdım oysa yanılmışım insan gerçekten engellenince anlamaya başlıyor ‘’ demişti ve o günden sonra başına gelen talihsiz kazanın kendisine kazandırdığı empati duygusuyla birlikte çalışmalarına daha da hız vermeyi başarmıştı. Burada demek isterim ki Bir musibet bin nasihattan daha faydalıdır. Ama dilerim ki kimsenin başına musibet gelmeden nasihat faydalı olabilsin. Bazen demek ki gerçekten yaşamak gerekir ne yaşandığını anlayabilmek adına…

Bütün dünya o günü kutlasın diyeceğim yok ama sen benim günümü bu kadar özel olduğum için sadece doğum günümde kutla. Dünyaya gelen her insandan sadece bir tane vardır ve bu anlamda tüm insanlar yeterince özeldir zaten. Bırak dünya kutlasın bir şekilde sen o gün benim için yapacaklarını anlat ya da anlatma çünkü çok duyduk bugüne kadar. Engelliler gününden diğer engelliler gününe kadar geçen sürede ne kadar yol alındığını anlat, yeni yasalar çıkar engelleri kaldırmaya yönelik, yeni kanunlar uygula engellilerinde bu dünyanın en özel insanları olduğunu dünyaya anımsatan kanunlar çıkart.

Benim yurdumun engellenen insanları olmasın artık!

Dünya! Benim için konuşmalar yapma benim günüm sadece 1 gün değil her gün ben de sende yaşıyorum. Ben dünyaya renk kattığım için dünya benim engellerimi kaldıracak çalışmalar yapmalı, engellenmelere bir son vermeli.

Ülkem! Gökkuşağını her gün yaşattığım için bana güzellikler sunmalı ki engelli olduğumu unutturabilmeli ben artık sözler, vaatler dinlemek istemiyorum her yıl o güne özel gerçek rakamlarla gerçek faaliyetlerle bana gelinsin.

Bütün bu topraklar üzerinde yaşayan bu yurdun güzel renkli insanlarının tek bir isteği var. Onurlu ve insanca yaşama hakkı. Bu hakka sadece bir gün değil dünya döndükçe saygı duyun ve bizlere sizler gibi özgür yaşama hakkı tanıyın. Unutmayın ki dünya bizlerle birlikte dönüyor bizleri yok sayarak ve senede sadece bir gün hatırlayarak varolamazsınız!
Artık bu günü özel ve anlamlı bir gün olarak geçirmek amacından vazgeçin çünkü biz yaşadığımız her günü insanca yaşamak istiyoruz ve sizler kendinizi nasıl insan olarak tanımlıyorsanız bizler de engelli sıfatından önce insanız. Bu gerçeği görmezden geldiğiniz sürece hiçbir şey değişmeyecektir. Engellenilmiş olmak onurlu bir yaşam sürmeye engel olmamalıdır!

Ben artık 3 Aralık Dünya Engelliler Günü masalını dinlemek istemiyorum !

Bana masal anlatma bana masalın gerçek olmasını sağla. Tam 12 yıldır engelliyim. Sen engellenmek nedir bilir misin ? Yaşamdan koparılmak ? yaşamdan kopmak zorunda bırakılmak?
Sen benim içimde kopan fırtınaları dindirebilir misin ? Yaşadığım yangınları söndürebilir misin ? Gözyaşlarıma dokunabilir misin ? Sen ne yaptın benim için bugüne kadar bana onları anlat!

Sen benim engelimi kaldıramazsın bu bana ait ve ben engellerimle birlikte yaşamayı öğrendim artık. Çok da güzel yaşamayı becerebiliyorum yeter ki sen engel koymaya çalışma. Güzel yurdumun güzel sokaklarında dolaşmak istiyorum bu topraklar sadece sizlere ait değil ki dünyanın sadece engelsizlere ait olmadığı gibi. 3 Aralıktan diğer bir 3 Aralığa benim engelim geçmedi senin koyduğun engeller kaldırıldı mı ? bana ondan haber ver. Bu lkede 24 yıldır evinden çıkmayan, çıkamayan engelli kardeşim için neler yapıldı ? bana onları anlatma göster. Engelini kabul ettirebilmek adına çırpınan insanıma hangi insanlık dışı muameleleri reva gördünüz onları anlat. Verdiğiniz 2022 ve diğer aylıkların azlığı için bir özür dile. Vergi indirim hakkı alamasın diye düşürdüğünüz Ankaradan gelen engelsiz raporlar için af dile, utan, değiştireceğini söyle. Sizler bugünü kutlamayın ben size öyle bir hak vermiyorum ki siz benim haklarımı verin önce.

Bu dünyada yaşayabilmek adına verdiğim mücadeleye engeller koyduğunuz için mi şimdi her sene bu saçma günü kutlamak istiyor sunuz. Amacınız ne ? İnsanlığınızı sergilemek mi? İnsan olabilmeyi becermek adına bir günlüğüne yer değiştirmeyi becerebilir misiniz ? Engelsizce koltuklarınızda oturup biz engelliler için hükümler veren sayın milletvekilleri aslında hepiniz bizlere yaşanası bir ülke yaşatamadığınız yıllar adına, alamadığımız haklar adına ömür boyu insanlık suçuna mahkum edilişinizi görmek isterdim.

Bir günlüğüne en azından 3 Aralık günü o sizin vermek istemeyip de bizim almak için çırpındığımız kimliğimizi çıkarabilmek için geçmemiz şart olan ilk sınavdan ( engelli sağlık kurulu raporu ) sizlerin de bir gün geçmek zorunda kalmayacağınızı umut ederek engelsiz bir yaşam diliyorum yine de...

*3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Bundan 19 yıl önce Birleşmiş Milletler, insan haklarının daha adil ve eşit olarak yaşanması ve engelliler adına pozitif ayrımcılık yapılmasını sağlamak için 3 Aralık'ı "Engelliler Günü" ilan etti. Ülkemizde ise 2005 yılından beri Cumhurbaşkanı Gül’ün onaylamasıyla bu günün özel anlamı kabul edildi ve bu anlamlı günü değerli kılmak adına günün anlam ve önemine ilişkin her yerde çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.
 

kozmoz

Üye
Üye
Katılım
Eki 29, 2012
Mesajlar
24
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Bir önerim var...
3 aralık günü toplanıp hep birlikte engelli olduğumuz doğduğumuz halay çekelim. Sabahlara kadar çatlayana kadar içelim.
Ne şanslıyız engelliyiz.
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,522
Tepkime Puanı
193
Puanları
63
Yaş
50
Amaç "engelliler adına farkındalık" oluşturmaksa bunun için zaten 10-16 mayıs tarihleri arasında düzenlenen engelliler haftası var. Zaten yaşanan sorunlara farkındalık oluşturmak için belirli tarih aralığında haftalar düzenlenir. Günler ise daha ziyade kutlanılması gereken şeyler için düzenleniyor. Anneler, babalar, sevgililer günü gibi. Hoş ben bu günlerinde kimse tarafından kaaleye alınmadığını düşünüyorumya. Hal böyle olunca benim ezdinde 3 aralık dünya engelliler günününde bir anlamı yok. Bir ara Okan Bayulgen'in twitter'de g.... gün uydurmayın hastagıyla özel günleri Tİ ye alan tagı vardı. :) Nedense şimdi o aklıma geldi.
 
Son düzenleme:

gülümse_hayata

Üye
Üye
Katılım
Kas 9, 2010
Mesajlar
16,299
Tepkime Puanı
15
Puanları
0
Yaş
49
Neyin kutlaması bu insanların yaşadığı sağlık sorunlarının kutlamasımı olur. Bu nasıl bir anlayış ve algılayıştır benim aklım ermiyor. Sizlerinde söylediği gibi bazı günler vardır kutlanır ama bu engelliler günü olmamalı böyle dikkatler engellilere çekilmek isteniyor diye düşünülebilir ama dikkatlerin sadece yılın bir günü çekilmesi yada bu güne has demeçler verilmesi yapılanların yapılacakların anlatılması ne kadar tatmin edicidir. Engellilik sadece yılda bir kere akıla gelecek bir durum değil bunu yılın her günü yaşayan insanlara yapılan bir saygısızlık olarak görüyorum.

Hele hele bir çok kişinin basın yoluyla kutlama mesajları vermesi çok üzücü neyi kutluyorsunuz siz?
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,522
Tepkime Puanı
193
Puanları
63
Yaş
50
Bugün (3 aralık) tüm büyük gazeteler başta olmak üzere facebook, twitter gibi sosyal paylaşım platformlarında "engelliler gününüz kutlu olsun" mesajlarını görünce harakiri yapasım geliyor. :)
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba Arkadaşlar,

Ben İstanbulda doğdum, bu şehirde büyüdüm, yetiştim, okudum, doydum ve bu şehirden başka ne gidecek başka bir memleketim ne de başka bir yerim yok. İstanbulu çok severim ben bu şehir de beni sever. Ve bugün dünya engelliler günü hepinizin bildiği gibi o kahreden 3 Aralık yine geldi...

Ben bugünü dünyanın en güzel şehirlerinden birini, bir metropolü, İstanbulumu yaşamayı ve yaşatmayı engelleyen tüm yerel yönetimlere, belediyelere, engelli dernek ve engelli vakıflarına kısacası şehrimin engellerini kaldırmayan bunu başaramayan ve hala kendileriyle bir şekilde övünmeye devam eden engelli yetkililere armağan ediyorum!

İstanbulu doya doya yaşayamayan engelli arkadaşlarım adına, kendi adıma ve tüm yaşananlar adına üzgünüm.

Özür diliyorum İstanbulum senden henüz başaramadım ben de masum değilim. Ama emin ol ki bir gün elbet bir gün gelecek ve sen yine tüm ihtişamınla, göz kamaştıran güzelliğinle ülkemin GÖKKUŞAĞI nı gururla yaşatacaksın sokaklarında, caddelerinde, parklarında...

Engelsiz şehrimde buluşmak dileğimle,
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
İstanbul ona engel

Dans eden, basketbol oynayan 23 yaşındaki fiziksel engelli Eftal’le İstanbul’u dolaşmaya çıktık. Kendi engellerini kaldırmayı başaran Eftal, kentin ona çıkardığı engeller karşısında çaresiz kaldı.

mail






Bugün “Dünya Engelliler Günü”. Türkiye’de 8,5 milyonu aşkın engelli var. 2005 yılında çıkan Özürlüler Yasası kapsamında 2012 yılının Temmuz ayına kadar kamu binaları, ulaşım araçları, yaya yolları, yeşil ve spor alanlarının engellilerin erişimine uygun hale getirilmesi gerekiyordu. Ancak aradan geçen 7 yıla rağmen kentlerdeki ‘engel’ler kalkmadı, düzenleme de 2015 yılına ertelendi.
Oysaki o düzenleme 23 yaşındaki Eftal Altunbaran gibi milyonlarca engelliyi yakından ilgilendiriyordu. İstanbul’da yaşayan Eftal, o engeller nedeniyle ne metroya binebiliyor ne de otobüse. Merdivenler yüzünden bankalar da Eftal’e kapalı, restoranlar da. Basketbol oynayıp dans eden Eftal ‘İstanbul engeli’ni aşamıyor.




mail



Sultanahmet Parkı’nda bulduğumuz rampa önce bizi sevindiriyor ancak rampanın dikliği Eftal’in yukarı çıkışını imkansızlaştırıyor.

Eftal 23 yaşında “engelsiz” bir fiziksel engelli. 11 yaşında oyun oynarken 3. kattaki evin balkonundan düşmüş. Bu kazadan beri tekerlekli sandalyede, ama bu onun için bir engel değil. Özel bir hastanede arşiv görevlisi olarak çalışıyor, basketbol oynuyor, Avrupa Birliği ile ortak yürütülen Biomechanics dans projesinin içinde yer alıyor. Hatta 2010 yılında Avrasya Maratonu’na katılıp 5. olmuş. Bir gün televizyonda Galatasaray ile Engelli Yıldızlar Basketbol Takımı’nın maçını görmüş ve soluğu Engelli Yıldızlar’da almış ve “kendimi yeniden buldum” dediği takımda basketbol oynayarak hayalini gerçekleştirmiş. Engel tanımayan Eftal için en büyük sorun ise ona geçit vermeyen İstanbul. Onunla İstanbul caddelerinde bir gün geçirerek engellilerin yaşadığı zorluklara bire bir tanık olma fırsatı bulduk.


mail




Eftal, bankaların girişlerindeki basamak engeline takılıyor,
ATM’lerin klavyelerini ise yükseklik nedeniyle kullanma şansı bulamıyor.

Tramvayda nezaket yok
Buluşma yerimiz Esenler Otogar Metro istasyonuydu. Buradan Zeytinburnu’na doğru yol aldık. Zeytinburnu’nda tramvay aktarması için bindiğimiz engelli asansörü pek hijyenik değildi. Kötü kokan asansörle tramvaya ulaştık ancak kimse Eftal’e öncelik verme nezakati göstermedi. Beyazıt’ta tramvaydan indik ama buradaki kot farkı yüzünden inişimiz oldukça zor oldu. Kalabalık caddede Sultanahmet’e doğru yol alırken restoranların sokağa taşan masa sandalyelerinin Eftal’i zorlamasına şahit olduk. Yol üzerinde bir banka şubesine girmek istedik ama burada da basamak engeliyle karşılaştık. ATM ise çok yukarıda Eftal’in rakamları görmesine imkan yok.






Yemek de bir dert
Yemek yemek için dünyaca ünlü bir fast-food zincirine gitmek istedik ama karşımıza yine basamaklar çıktı. Yol üzerindeki restoranların hemen hemen tümünün durumu aynı. Nihayet basamaksız bir yer bulduk da yemek yiyebildik. Ama Eftal elini yıkamak isteyince ‘üst kattaki lavabo’ engeline takıldık. Buradan Sultanahmet Parkı’na yol aldık. Engelli rampası görünce umutlandık ama rampanın yüksekliğiyle Eftal’in baş etmesi çok zordu.




mail


Taksim Metrosu’nun içindeki asansör bozuk çıkınca,
Eftal görevlilerin yardımıyla trene ulaşıyor.

‘Sonrakine inşallah’

Eminönü’ne gelmişken Yeni Cami’yi de gezelim dedik. Caminin girişindeki basamakları görünce güvenlik görevlisine engelli girişinin olup olmadığı sordum. Yanıt tahmin ettiğimiz gibiydi; “Yok”. Buradan ‘Taksim’e geçelim’ dedik. Otobüs durakları yolun karşısında. Altgeçitin başında rampayı görünce bir kez daha umutlandık ama rampanın sonunda 15 basamaklı bir merdivenle karşılaştık. Mecburen yola yöneldik. Kaldırımlar o kadar dar ki, Eftal’in tekerlekli sandalyesi kaldırıma sığmadı. Caddeden ilerleyip trafik keşmekeşinin içinden zorla karşıya geçebildik.
Durağa ulaştığımızda Eftal peronda bekleyen otobüse binmek için İETT görevlisinden yardım istedi. Ancak görevlinin yanıtı, “Bu otobüste engelli rampası yok. Bir sonrakine inşallah” oldu. Bu yanıtın üzerine yeniden tramvaya yöneldik. Sorunsuz bir şekilde tramvaya binip fünikülerle Taksim Meydanı’na ulaştık. Burada Eftal için engeller yeniden başladı. Çalışmalar nedeniyle daralan ve çamur içinde kalan yollarda güçlükle ilerleyen Eftal, Metro İstasyonu’nda da asansör engeliyle karşılaştı. İkinci asansörün bozuk olması nedeniyle Eftal durağa ancak görevlinin yardımıyla ulaşabildi.

Metrobüs engeli

Şişli’ye vardığımızda Eftal’i evine doğru uğurlamak için metrobüse gidiyoruz. Güçe bela ulaştığımız istasyonda engelli asansörünün yapımına yeni başlanmış. Mecburen biraz ilerideki otobüs duraklarına gidiyoruz. Şansımıza Eftal’in bineceği otobüsün engelli rampası var. Şöforden orta kapıyı açmasını isteyince surat asıp, birşeyler mırıldanıyor. Rampayı açıyor ama rampa çiçekliğin üzerine geliyor. Şoför otobüsü biraz ileri alsa Eftal rahatça binecek ama ilgilenmiyor. Fotomuhabiri arkadaşımız Eftal’in rampaya çıkmasına yardımcı oluyor ve İstanbul sokaklarındaki zorlu bir gün son engelle noktalanıyor.


mail




Bir engel de Engelli Yıldızlar Spor Kulübü’ne

Eftal’in formasını giydiği Türkiye’nin fiziksel engelliler için kurulan ilk spor kulübü ‘Engelli Yıldızlar’ kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Kulüp sponsor bulamazsa parkelere veda edecek.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba Dünya

Titrek bir mum alevinin havaya bıraktığı bulanık bir is
Ve göz gözü görmez bir sis değildik biz...
Beni beynimle anla iki gözüm! zekamla anla !
Ve engelimle yargılama !

Bal değildir yaşam bana , engelim diken değildir bana
Geceler çok karanlık , gel düşümdeki engelsizlik
Ay ışığı yedir bana...

Ahh...ben engelime tutsağım , engeller tutsak bana
Yüzümden gülücük eksik olmaz, ağlamak yasak bana
Yasak bana, sus bana , engelli yollar ayaklarıma
Haklarım yerine , bedenime yasaklar alır, engeller alır yatarım

Ve sonra sabırla beklerim ,güneşi çekersiniz üstümden
Engelsizliğimin engelleyenlerini yargılarsınız
Ve o güzel geleceği getirirsiniz bana

Sınır tanımaz işte o zaman sevgim
Tırnaklarımı geçirip toprağın sırtına, doğrulurum
Gözlerimde güneş koşar
Ve çiçekler ekersiniz, çiçekler ekersiniz toprağıma

Duygu bana, öykü bana , roman gibi her an bana
Beynimde yalnızım gel , gel düşümdeki geleceğim
Engelleri kaldır hazırlan bana

Yıllar sonra anlamaya başlayacaklar beni
Yıllar sonra engellerimi kaldırıp yaşatacaklar beni
Merhaba sevdiklerim

Dört mevsim , yedi kıta , mavi gök , bütün doğa merhaba
Merhaba sevdalılar
Çocuklar , üniversiteliler , genç kızlar
Sonsuz uzay , gezegenler ve yıldızlar , merhaba

Merhaba senfoniler, oyun havaları
Sevda türküleri ve şiirler
Bildirilerimizin ve seslerimizin yankılandığı şehirler
Dağlarında yürüdüğümüz toprak
Yalın ayak eylem adımlarıyla geçtiğimiz nehirler merhaba

Merhaba ağız tatları , sıcak çorbam , çayım , sigaram
Rapor alabilme sıram , heyet sıram, vergi indirim sıram
Tekerlekli sandalyemi, koltuk değneğimi, bastonumu,
Ve işitme cihazımı, ve gözlüğümü
Ve kavgamı başlattığım sevgili dostlar
Merhaba, Merhaba

Dostum bana , sevdam bana , hayallerini anlat bana
Uyku tutmuyor gözüm , engeller sıraya girdi
Gel annem engelimi kaldır bana

Merhaba engellerini kaldırdığım insanlar
Mutluluğu için dövüştüğüm insanlar
Yedi bölge, dört deniz , yedi iklim , seksen beş şehir


Okullar , mahalleler , köprüler , tren yolları
Deniz kıyıları , balıkçı motorları , takalar
Asfalt yolları boyu dizilmiş fabrikalar
Ve işçiler ve köylüler... Merhaba ülkem

Merhaba anne , merhaba baba , kardeşim
Merhaba sevgilim , merhaba dünya
Merhaba DÜNYANIN BÜTÜN ENGELLİ HAKLARI !

Engelli olmayan mekâna
Engelli olmayan zamana geliyorum ben
En sevda halimle , en yaşayan halimle , geliyorum dostlarım
Merhaba, merhaba...

Beni yaşamımla sorgula iki gözüm
Beni yüreğimle , beni özümle
Beynimle anla beni , insanlığımla anla beni
Zekamla anla beni , ve engelimle yargılama
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Merhaba Arkadaşlar,

Bir kabus daha yaşandı ve nihayet sona erdi. Bugün 4 Aralık ve dün yaşananlar , dünle birlikte yine tarihin karanlık sayfalarına kaldırılacak. Ama ben istiyorum ki dün yaşananları hani güya engelliler gününün anlam ve önemini vurgulamak için gerçekleştirilen anlamsızlıkları, saçmalıkları , yaşanan rezaletleri birlikte gözden geçirelim ve bir daha önümüzdeki yıl yaşanmaması adına elimizden geleni yapalım.

ENGELLİLİK , YILDA SADECE 1 GÜN DEĞİL TAM 365 GÜN YAŞANAN ENGELLENME HALİDİR.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Haber: Anadolu Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi İşitme Engelliler Öğretmenliği öğrencilerinin düzenlediği ‘Engelsiz Bir Anadolu için Empati’ konulu proje düzenlendi.

3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde üniversite öğrencileri bir günlüğüne de olsa engelli oldu. Ortopedik, görme ve işitme engelli bireylerin yaşadığı sıkıntıları anlamak amacıyla düzenlenen 'Engel’liyoruz Projesi kapsamında öğrenciler engelli olmanın zorluğunu yaşadı.

Hayatlarını görme, işitme ve ortopedik engelli olarak devam ettiren insanların hayata nasıl tutunduklarının uygulamalı olarak gösterildiği projede, üniversite öğrencileri bir günlüğüne de olsa engelli gibi yaşadı. Öğrenciler, gözleri kapalı halde yolda yürümeye çalıştı. Asansörde kat düğmelerinin yerini bulmayı denedi. Bedensel engellileri anlamak için koltuk değneği kullanan öğrenciler, merdivenden inmenin zorluğunu yaşadı.

Engellilerin günlük hayatta karşılaştıkları sorunları, sıkıntıları engelli olmayan bireylerin de anlamasını istediklerini söyleyen İşitme Engelliler Öğretmenliği Bölümü Öğrencisi Serhat Kınalı, “Genelde Türkiye’de ve dünyada yapılan empati çalışmaları var, bu çalışmaya benzer çalışmalar da var. Biz bu çalışmanın bir nebzede olsa diğer çalışmalardan daha etkili olduğunu düşünüyoruz. Çünkü biz birebir engelli olmayan insanları engelliyoruz. Ve bunu birebir yaşayarak anlamalarını sağlamaya çalışıyoruz.” dedi.

Projede ortopedik, görme ve işitme engelli bireylerin yaşadığı sıkıntıları anlamak için 5 etkinlik uyguladıklarını söyleyen proje sorumlusu İşitme Engelliler Öğretmenliği Bölümü Öğrencisi Damla Günaydın ise “Bunlar tekerlekli sandalye, kulaklık etkinliği, göz bandı etkinliği, tek el bağlama etkinliği ve koltuk değneği etkinliğidir. Bu etkinliklerde katılımcı bireylerin kullanmaları için onlara eşyalar tedarik ettik. Koltuk değneğini kullanan engelinin günlük hayatta yaşadığı problemleri anlaması için görevler verdi.” ifadelerini kullandı.

Projede engelli insanların hayata nasıl tutunduklarını tecrübe eden öğrenciler, engelli olmanın zor olduğunu söyledi. İşitme Engelliler Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Balam Çetinkalp, yaşadıkları hakkında şunları söyledi: “Yerde parkeler var, sadece oradan anlayabiliyorum nerede olduğumu. Çok yere çarptım, asansörün içinde nerede olduğumu anlayamadım. Sürekli düğmeleri arıyorum. Belki evet orda düğmeyi bulmak bile sıkıntı. Orada biri elimle bulmam gerekiyordu, yani orada her şey tamamen sıkıntıydı. O kadar zorlandım ki yani ne yapacağıma inanamıyordum. Kesinlikle çok zor bir şey. Yani Allah kimseye yaşatmasın.”

Merve Benzet, “Gözüme göz bandı taktılar, pamukla tıkadılar hiç bir şey görmemek için. Önce asansöre gitmem söylendi bana. Hani burda gördüğüm asansörün yerini daha sonra yerini bildiğim halde asansörü bulamadım. Yukarı çıkmam, asansörü çağırmam gerekiyor, düğmeyi zaten 2 dakikada zor buldum." sözleriyle yaşadıklarını anlattı.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
ENGELLİLİK BİR TİYARO OYUNU DEĞİLDİR

Amaç empati yaratarak engellenmenin nasıl bir durum olduğunu öğrenim görmek için okula giden öğrencilere uygulanan bu komediye bir an önce son verilmelidir. Belirli bir yaşa gelinceye kadar ; evinde ailesinden daha sonra anaokulu, ilkokul çağında engel kavramı aşılanmamış, engellilik bilinci yerleştirilememiş gencecik öğrencilere sadece yılda 1 gün içinde ayrılan süre zarfında verdikleri materyallerle engelli oyunu oynamalarına zorlamak bana son derece itopik bir yaklaşım bu oyunu oynamak zorunda bırakılan o masum öğrencilere de haksızlık gibi geliyor.

Her ne kadar engelli olsam da engelli haklarımın yılmaz bekçisi olsam da bu şekilde oynanan gösteriler kusura bakmayın ama bana göre son derece komik anların yaşanmasına, ardında gizlenen gerçek amacının saptırılmasından başka bir şey değildir.

Türkiye yapılan bu empati yaklaşımına ( bana göre son derece antipatik yaklaşıma ) öğrencilerin değil, engellilerin haklarını aradıklarını iddia eden yetkililerin, yöneticilerin, yerel yönetimlerin bizzat öyle 1 saatte değil günlerce bu oyunu oynayarak yaşamalarını isterdim. Ancak o zaman bizim gerçeğimizi anlayabileceklerine inanıyorum.

Deneye katılan öğrenci diyor ki '' O kadar zorlandım ki yani ne yapacağıma inanamıyordum. Kesinlikle çok zor bir şey. Yani Allah kimseye yaşatmasın.” tabii ki Allah kimseye yaşatmasın ama öğretmenin dediği gibi '' Çünkü biz birebir engelli olmayan insanları engelliyoruz. Ve bunu birebir yaşayarak anlamalarını sağlamaya çalışıyoruz.” işte bu noktada aslında birebir yaşayarak anlamaları gerekenler öğrenciler değilde BENİ MECLİSTE TEMSİL EDEN sayın MİLLETVEKİLLERİM, YEREL YÖNETİMLERİM olmalıydı ! İşte ancak o zaman amaç tam 12 den isabetle yerini bulurdu.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Haber 2 : Muğla Valisi engellileri unutmadı! - Muğla valisi engellileri hatırladı (!)

3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ne bir mesaj da Muğla Valisi Fatih Şahin'den geldi. Şahin, engellilerin sorunlarına değindi ve herkesi, her kesimi bu sorunların çözümü konusunda çalışmaya davet etti. İşte Vali Fatih Şahin'in mesajı:
Engellilerin topluma kazandırılması, insan haklarının tam ve eşit ölçüde sağlanması amacıyla 1992 yılında Birleşmiş Milletler tarafından alınan karar ile her yıl 3 Aralık'ı Dünya Engelliler Günü olarak kutlamaktayız.

Ne kutlaması Sayın Valim ? Oturduğun yerden beyan vermek kolay ama sen engellilerin topluma karışması için, insanca yaşaması için, engellerini kaldırabilmek adına Muğla valisi olarak neler yaptın ? Bana onları anlatabilir misin ? Ya da önünde yapacak plan ve gerçekleşmeyi bekleyen projelerin nelerdir ? açıklayabilir misin ? Ben kutlayayım Muğlalılar adına senin 3 Aralık Engelliler Gününü.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Haber 3 : Türkiye'de engelli olmak!..

Çarşamba Bedensel Engeliler Derneği'nce, üyelerine tekerlekli sandalye almak amacıyla toplanan mavi kapaklar çalındı.

Dernek Başkanı Kerim Deniz, olayın, 3 Aralık Dünya Engeliler Günü'nden bir gün önce yaşanmasının üzüntüsü içinde olduklarını söyledi.

Mavi kapakları, Yıldıray Çınar Bulvarı'ndaki dernek ofisinin yetersiz olması nedeniyle bitişiklerindeki otoparkın kapalı alanında muhafaza ettiklerini belirten Deniz, şunları söyledi:

"Kapak toplama kampanyası iyi gidiyordu. Samsun, Trabzon, Kocaeli, Burdur'dan mavi kapak gönderiliyordu.

Yaklaşık 500 kilo mavi kapak toplanmıştı ve bunlar iki engeli arkadaşımızın bacakları olacaktı. Arkadaşlarımızın gezebilmesi için tekerlekli sandalye alınacaktı. Arkadaşlarımızın hayallerini çaldılar.

200 kilo kapakla bir tekerlekli sandalye alıyoruz. Kapaklar çalınınca tekerlekli sandalye umudumuz da gitmiş oldu. Hırsızlar bizi engelliler gününden önce hatırladı..."

Deniz, otoparkın güvenlik kamerası görüntülerini inceleyeceklerini ve polise şikayetçi olacaklarını kaydetti.



ACABA GERÇEK ENGELLİ KİM ?

Engelli arkadaşlar için tekerlekli sandalye temini amacıyla mavi kapak kampanyasını başlatanlar mı ? Mavi
kapaklar çalındığı için '' engellilerin hayallerinin çalındığını '' söyleyen yetkililer mi ?
 
G

güz gülleri

Guest
kesinlikle doğru teşhis! gönül ister ki üst düzey yöneticiler bir şeyleri değiştirmeye gücü yetenler bu tiyatroda baş rol alsın. ama toplum bilicinin uyanması adına da yararlı bir etkinlik olmuş.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
HANİ BENİM KAPAKLARIM NEREDE ? (! )


'' Yaklaşık 500 kilo mavi kapak toplanmıştı ve bunlar iki engeli arkadaşımızın bacakları olacaktı. Arkadaşlarımızın gezebilmesi için tekerlekli sandalye alınacaktı. Arkadaşlarımızın hayallerini çaldılar.'' (!)

Ben engelli olduğum için, bana ihtiyacım olan tekerlekli sandalyemi karşılayacak olan, olmak zorunda olan , karşılamakla yükümlü devletim olmalıydı ! Eğer benim devletim sosyal devlet olabilme anlayışına sahip olsaydı ve benim engelimi kabul ederek , engelsizce yaşayabilmeme imkan sağlayacak olan tekerlekli sandalyemi bir şekilde merhamet duyguları sömürülmüş, vicdanları istismar edilen vatandaşların ne mavi kapak toplamasına gerek kalacaktı ne de böyle komik, tuhaf, saçma bir kampanyaya gereksinim olacaktı.

Mavi kapak toplamak tekerlekli sandalye ihtiyacı içinse ; engelliler için yaşamı kolaylaştıracak ve engelini hafifletecek diğer materyaller için hangi renk kapak toplamalıyız ? Sarı ? Yeşil ? Kırmızı ? Turuncu ?

Hani benim kapaklarım nerede ? ( ! )
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Çarşamba Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Kerim Deniz '' Arkadaşlarımızın gezebilmesi için tekerlekli sandalye alınacaktı. Arkadaşlarımızın hayallerini çaldılar.''

Mavi kapaklarınız çalındığı için mi benim arkadaşlarımın hayalleri çalındı ? (! ) Sizin dernek ne iş yapar sayın başkanım ??? Mavi kapak mı toplar ? Sonrada topladığı kapakları mı çaldırır ? Sizin göreviniz kapak toplamak mı ?
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Haber 4 : Çocuklar değil okullar engelli

ÇOCUKLAR DEĞİL OKULLAR ENGELLİ ( Bana göre okul cansız bir varlıktır ve asıl engelli o okulları inşa edenlerdir ! )



Eğitim İlke-Sen, Dünya Engelliler Günü vesilesiyle yaptığı basın açıklamasında okulların, park, oyun ve spor alanlarının öğrenciler için engel olmaktan çıkarılması çağrısı yaptı.

İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası (Eğitim İlke-Sen) adına bir basın açıklaması yapan kurucu genel başkan Doğan Özlük, engellilerin özel bir günde hatırlanıp sonrasında sorunlarıyla baş başa bırakılmasının doğru olmadığını belirterek “Engellilik, gündemden düşürülecek bir konu değil. Sadece rakamlar dahi sorunun derinliğini göstermeye yetiyor: Ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 13'ünün engelli insanlardan oluştuğu belirtiliyor. Dünya genelinde yaklaşık 1 milyar insan, hayatını engelli olarak sürdürüyor. Engelli bireyler için en büyük engellerden birisi ise eğitime erişim noktasında ortaya çıkmaktadır. Yeni yapılan okul binalarında dahi engelli öğrencilerin ve çalışanların göz ardı edilmesi, basit bir ihmal olarak açıklanamaz. Dahası eski okullar da aradan geçen zamana rağmen özellikle bedensel engelli öğrenciler için uygun mekânlara dönüştürülememiştir.” dedi.

Eğitim İlke-Sen adına yapılan basın açıklamasında okulların, park, oyun ve spor alanlarının engelli öğrencilerin rahat ve kolay kullanımına hazır hale getirilmesi çağrısı yapılarak “Engelli öğrencilere servis araçlarına iniş-binişte, okullarda üst katlardaki sınıflarına çıkışta sorun yaşamaya devam etmektedir. Sınıflardan laboratuarlara, atölyelerinden, spor salonlarına kadar her yerde engelli öğrencilerin özel halleri yok sayılmaya devam ediyor. Böylece okullar baştan aşağı bir engele dönüşüyor. Bu konuda bir an önce tüm okul binaların engellilerin rahat ve kolay kullanımına uygun hale getirilmesi gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Aynı şekilde çocuklarımız parklarda, spor alanlarında ve bahçelerde de benzer sorunlarla karşılaşıyor. Dünyada engellilere dönük özel park ve eğlence alanlarının yapıldığını biliyoruz. Yerel yönetimlerimize, böyle bir imkândan çocuklarımızı mahrum bırakmamaları çağrısı yapıyoruz.” denildi ve bu konuda kalıcı çözümlerin bir an önce üretilmesi gerektiği ifade edildi.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Şehirlerin, sosyal alanların tasarımında ve inşasında göz ardı edildikleri için bugüne kadar gözden ırak kalan engelli insanlar, Dünya Engelliler Günü vesilesiyle bir kez daha gündem oluyor. ( Yani 3 aralık günü olmasa gündemde falan yok engellilerin :) ) Her özel gün gibi ( bu gün özel bir gün değildir çünkü bizler sadece yılın bir aralık vaktinde değil (3 aralık ) 365 günü engelleniyoruz ) bir günlüğüne de olsa sorunlarını toplumun ve yetkililerin ilgisine sunma imkânı buluyorlar.Yanlış biz her zaman yetkililerin ilgisini çekmeye çalışıyoruz ama beyinler engelli olunca ancak senede 1 gün ulaşabiliyoruz !!! Fakat bir gün sonra kamuoyu ilgisi dağıldığında, onlar yine sorunlarıyla baş başa kalacaklar. :) bak bu doğru işte tebrik ederim. :) :) :) kamuoyu bizleri yarın hatırlamayacak bile ve hayat engellendiği yerden devam edecektir !
 

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,522
Tepkime Puanı
193
Puanları
63
Yaş
50
Ne zamanki protesto kültürümüz gelişir o zaman engeller kalkar.
 
Tekerlekli Sandalye
Üst