Gözyaşlarımla Yıkadım Her Sabah Umutlarımı

Halil Yılmaz

Admin
Yönetici
Katılım
May 19, 2010
Mesajlar
14,522
Tepkime Puanı
193
Puanları
63
Yaş
50
Öykünün adı: GÖZYAŞLARIMLA YIKADIM HER SABAH UMUTLARIMI

OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

YAZAR:Emin Emre Ergüleç

ÖZGEÇMİŞ

7 Ocak 1983’de, küçük bir sahil kasabası olan Küçükçekmece’de dünyaya geldim.
İlkokulu ve ortaokulu Küçükçekmece İlköğretim Okulunda okudum. Küçük hikayeler yazıyor, bunları sınıfımda olmayan çocuklara okutturmaktan büyük keyif alıyordum.
Müziğe olan ilgim ve yeteneğim, müzik öğretmenimin gözünden kaçmamıştı. Birçok kez aileme, ‘Konservatuar lisesine gitmemi’ ısrarla tavsiye etse de, ailem maddi durumumuzu öne sürerek, genel bir liseye yazdırmışlardı.

Bir yıl Kurtuluş Lisesi’nde okuduktan sonra Marmara Lisesi’ne geçmiştim.
Bu zamanlarda senaryo yazmaya başladım. Okumaktan en çok keyif aldığım eserler karikatürlerdi. Mizahın büyüsüne kapılmıştım. Gülümsemenin ve gülümsetmenin keyfini alarak, bir Türk süper kahramanın doğumundan gençliğine doğru olan öyküsünü senaryolaştırıp, kaleme almıştım. Bunun yanı sıra küçük hikayeler, toplum ve kültürler hakkında denemeler yazdım. Hiçbirini yayınlamak gibi hedefim yoktu. Sadece dostlarıma okutmak bana büyük bir keyif veriyordu.
Liseyi bitirdikten sonra tekrar konservatuara girmek istedim. Ailem yeniden maddi durumumuzu öne sürerek bu okul için bana yeterli olanakları sağlayamayacaklarını söylediler. Hevesimin tamamen kırılıp, müzikten soğumama neden olan bu durum, gerekli olan her şeyi, kağıt, kalem veya eski bir bilgisayar olan, yazı yazmaya yönlendirmişti beni.

Doğaya olan tutkum beni ziraata doğru yönlendirmişti. Üniversiteyi Adnan Menderes Üniversitesi’nde okudum. Hedefim kendime yetecek kadar bitki üretip, özgür bir şekilde yaşarken, sanata olan tutkumu alevlendirmekti. Bunların hepsi birer hayal olarak kaldı.. Okulda ekoloji ile ilgili edindiğim bilgiler, bilimsel olarak yazdığım birkaç yazıya neden olmuştu. Bunlardan bir kaçını, kişisel bir internet sayfası açtıktan sonra yayınladım. İnsanların yazdıklarıma karşı olan eleştirilerini geniş çaplı şekilde duymak, bana çok büyük keyif verdi.

Daha sonra fotoğrafçılığa gönül verdim. Mesleğinde zirveye ulaşmış, birçok fotoğrafçıyla birlikte çalışma şansı yakaladım. Bu işin de, sadece günlük yaşamı kurtarmak, tıpkı fotoğrafın ta kendisi gibi bir yanılgı olduğunu, geç de olsa anladım. İnternette gördüğüm hikaye yarışmalarını gösteren bir sayfayı inceledikten sonra, yeni ümitlerle hikayemi göndermek için son hazırlıklarımı yapmaktayım.
 

Gazoz Agacı

Moderatör
Moderatör
Katılım
Nis 23, 2012
Mesajlar
9,302
Tepkime Puanı
64
Puanları
48
Yaş
54
Özürlü ama romantik ???

Öykünüz kısa, öz ama o kadar gerçek hayattan ki o kadar çok adı Duygu olan duygusuz , duygu özürlü varken bu dünyada insan kendi engelinden değil de aslında o duygu yoksunu gerçek engellilere üzülesi geliyor...

Öykünüzde ki Duygu isimli karakterlerin hiç yaşamadığı bir dünyayı ne çok dilerdim bilemezsiniz ve ne yazık ki aslında bu yeryüzünde benim üzüldüğüm ve hatta varolmasından bile rahatsızlık duyduğum o Duygu benzeri düşünce, his özürlüler var ya işte onlardan ne yazık ki her yerde var....
 
Tekerlekli Sandalye
Üst