Eşit ve adaletli yaşama hakkı herbir bireye sunulmak zorunda olsada maalesef herkes bundan eşitçe yararlanamaz durumdadır. Yaşanabilirliliğin en önemli parametrelerinden birtanesi düzgün işleyen toplumsal hizmetlerdir. Malesefki engelliler bu parametreden pekte nasiplenemiyorlar. Özellikle ortapedik engellilerin çok fazla sorun yaşadığı düşünülsede görme engellilerde hiçte hafife alınmayacak kadar zorluklar yaşamaktadır.
Yazımızın başlığındanda anlaşılacağı gibi görme engellilerden bahsetmek istiyorum. Onların zorlukları beklentileri, belkide umutları…
Bir gün çok değil sadece bir gün, hatta belki 1 saat gözleriniz kapalı caddelerde, sokaklarda dolaşmaya kalksanız aceba haliniz nice olurdu. Yolunuz bir ağaçla yada bir tabelayla kesilseydi bir bilinçsiz vatandaş tamda sizin yolunuzun üzerine arabasını park etseydi. İş diye kapılar aşındırsaydınız ,yada karşıdan karşıya geçmek isteseydinizde hani varya o sesli sistemler hemde heryerde olması gereken işte onlar olmasaydı sorarım size ne yapardınız.
Kuşkusuz küfürler yağdırır ve bir çırpıda gözünüzden bağı çıkarır atardınız. Peki ya o bağı çıkarıp atamayanları hiç düşündünüz mü? Öyle çok tehlikeyle burun burunadırlar ki çukurlar,duvarlar,ağaçlar,tabelalar,araçlar ve daha bir çok şey hatta daha dün haberlerde bir görme engelli çift’in Üsküdar gibi merkezi bir semtte ikisinin birden bu soğuk havada denize düştüğü insanlar tarafından zorlukla kurtarıldığı gösterildi. Çokmu zordu o deniz kenarına koruyucu bir önlem alınması. Vah bizim halimize demeden geçemeyeceğim.
Siz onlara ister kör deyin ister görme engelli onları anlamadıktan sonra hitap biçiminizin pekte bir önemi kalmıyor. Her engelin ayrı, ayrı sorunları ,zorlukları var fakat bu zorluklara zorluk katmaya hiç kimsenin hakkı yok işte bunu anlamak zorundayız artık. İnsanlar unutmayın ki engelinden çok engellenişleriyle yıpranıyorlar. Görme engellilerde işte bu engellenişlerden nasibini alanlardan sadece bir tanesi diğer engel guruplarıda keza aynı durumda insanların,çevrenin,düzenin,yasaların ve daha bir çok etkenin yüzünden engelleniyorlar.
Aslında istenilen çok fazla bir şey değil ki herkes gibi gezmek,alışveriş yapmak,çalışmak,aceba önüme bir çukur çıkacakmı diye korkmamak, evlenmek yuva kurmak, hatta anne baba olmak engellisin diye dışlanmamak. Tüm bunlarda bir insanın isteyebileceğinden farklı,fazla yada imkansız olan birşey var mı? Bu insanlar günlük hayatta istenilebilecek ne varsa sadece onu istiyor.
Gel gözlerini açmadan önce yüreğini ,vicdanını insanlığını açta bu düzensizliklere bir dur de artık.
Yazımızın başlığındanda anlaşılacağı gibi görme engellilerden bahsetmek istiyorum. Onların zorlukları beklentileri, belkide umutları…
Bir gün çok değil sadece bir gün, hatta belki 1 saat gözleriniz kapalı caddelerde, sokaklarda dolaşmaya kalksanız aceba haliniz nice olurdu. Yolunuz bir ağaçla yada bir tabelayla kesilseydi bir bilinçsiz vatandaş tamda sizin yolunuzun üzerine arabasını park etseydi. İş diye kapılar aşındırsaydınız ,yada karşıdan karşıya geçmek isteseydinizde hani varya o sesli sistemler hemde heryerde olması gereken işte onlar olmasaydı sorarım size ne yapardınız.
Kuşkusuz küfürler yağdırır ve bir çırpıda gözünüzden bağı çıkarır atardınız. Peki ya o bağı çıkarıp atamayanları hiç düşündünüz mü? Öyle çok tehlikeyle burun burunadırlar ki çukurlar,duvarlar,ağaçlar,tabelalar,araçlar ve daha bir çok şey hatta daha dün haberlerde bir görme engelli çift’in Üsküdar gibi merkezi bir semtte ikisinin birden bu soğuk havada denize düştüğü insanlar tarafından zorlukla kurtarıldığı gösterildi. Çokmu zordu o deniz kenarına koruyucu bir önlem alınması. Vah bizim halimize demeden geçemeyeceğim.
Siz onlara ister kör deyin ister görme engelli onları anlamadıktan sonra hitap biçiminizin pekte bir önemi kalmıyor. Her engelin ayrı, ayrı sorunları ,zorlukları var fakat bu zorluklara zorluk katmaya hiç kimsenin hakkı yok işte bunu anlamak zorundayız artık. İnsanlar unutmayın ki engelinden çok engellenişleriyle yıpranıyorlar. Görme engellilerde işte bu engellenişlerden nasibini alanlardan sadece bir tanesi diğer engel guruplarıda keza aynı durumda insanların,çevrenin,düzenin,yasaların ve daha bir çok etkenin yüzünden engelleniyorlar.
Aslında istenilen çok fazla bir şey değil ki herkes gibi gezmek,alışveriş yapmak,çalışmak,aceba önüme bir çukur çıkacakmı diye korkmamak, evlenmek yuva kurmak, hatta anne baba olmak engellisin diye dışlanmamak. Tüm bunlarda bir insanın isteyebileceğinden farklı,fazla yada imkansız olan birşey var mı? Bu insanlar günlük hayatta istenilebilecek ne varsa sadece onu istiyor.
Gel gözlerini açmadan önce yüreğini ,vicdanını insanlığını açta bu düzensizliklere bir dur de artık.
