- Katılım
- May 19, 2010
- Mesajlar
- 14,507
- Tepkime Puanı
- 189
- Puanları
- 63
- Yaş
- 50
Öykünün Adı: Melek Kız
Yazarın Adı: Hülya DURUKAN KINALI
EĞİTİM BİLGİLERİ
Üniversite : Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü
Lise : Kalaba Lisesi
İş Durumu : Emekli
HOBİLER
Yüzmek, kitap okumak, Sivil Toplum Örgütlerine gönüllü katkılarda bulunmak
Melek Kız adlı öyküden kısa alıntı:
Kaç saat olmuştu, bu ıssız mezarlıkta zamanı şaşırmıştım. Ağlamaktan şişmiş gözlerimle yattığı yere baktım. Küçücük bir mezarlık, rengârenk güller, papatyalar, gelincikler… Bin bir çeşit çiçeklerle bezenmişti. Ne olurdu bir kez daha görebilseydim meleğimi…
Üç ay kadar olmuştu ondan ayrılalı, tekrar ağlamaya başladım. Ne çok korkardım oysa mezarlıktan yanından bile geçemezdim. Birden bir ses duydum. Korkudan dönüp bakamıyordum bile, donmuştum sanki omzuma bir el dokundu. Döner dönmez canavarımla göz göze geldik. Bu kez hiç korkmadım saklanmadım ondan. Melek anne de yanındaydı. Ne kadar da zayıflayıp çökmüşlerdi karı, koca. Ağlamaya başladılar bir yandan da melek yavrularına sesleniyorlardı, bak kim gelmiş diye. Neden sonra oturduk mezarının yanına, yıllarca kızmaktan ve korkmaktan babasının yüzüne hiç bakamamıştım. Ne kadar da benziyordu meleğime. Konuşmadan ne kadar oturduk bilemiyorum. Birden onu ilk gördüğüm gün geldi aklıma. Böyle bir bahar günüydü çiçekler, güller adeta her şey aynıydı. Okuldan eve gelmiştim. Bahçemiz rengârenk çiçeklerle, güllerle ve yeşilin bütün tonlarıyla sanki süslenmişti. Sınıf arkadaşlarımla sözleşmiştik baharı karşılama partisi yapacak (ne demekse) baharın gelişini kutlayacaktık. Alelacele yemeğimi yedim. Hazırlık yapmaya başladım, bir yandan da gözüm kapıda arkadaşlarımı bekliyordum. Annem: ‘Kızım çok sevdiğim sınıf arkadaşımın annesi vefat etti. Bugün onu ziyarete gideceğim benimle gelmeni istiyorum yavrum’ dedi. Hemen ağlamaya başladım bir yandan da bağırıyordum: ‘Hayır gelemem! Arkadaşlarım gelecek’ diye. Bu kadar büyük tepki vermeme şaşıran annem dönüşte oynarsınız kızım dedi tatlı bir dille. Ağlayarak, somurtarak ve homurdanarak benim yaşımda kimse yok diye sızlanarak oldukça yavaşça yürüyordum. DEVAMI İÇİN TIKLAYIN
Yazarın Adı: Hülya DURUKAN KINALI
EĞİTİM BİLGİLERİ
Üniversite : Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü
Lise : Kalaba Lisesi
İş Durumu : Emekli
HOBİLER
Yüzmek, kitap okumak, Sivil Toplum Örgütlerine gönüllü katkılarda bulunmak
Melek Kız adlı öyküden kısa alıntı:
Kaç saat olmuştu, bu ıssız mezarlıkta zamanı şaşırmıştım. Ağlamaktan şişmiş gözlerimle yattığı yere baktım. Küçücük bir mezarlık, rengârenk güller, papatyalar, gelincikler… Bin bir çeşit çiçeklerle bezenmişti. Ne olurdu bir kez daha görebilseydim meleğimi…
Üç ay kadar olmuştu ondan ayrılalı, tekrar ağlamaya başladım. Ne çok korkardım oysa mezarlıktan yanından bile geçemezdim. Birden bir ses duydum. Korkudan dönüp bakamıyordum bile, donmuştum sanki omzuma bir el dokundu. Döner dönmez canavarımla göz göze geldik. Bu kez hiç korkmadım saklanmadım ondan. Melek anne de yanındaydı. Ne kadar da zayıflayıp çökmüşlerdi karı, koca. Ağlamaya başladılar bir yandan da melek yavrularına sesleniyorlardı, bak kim gelmiş diye. Neden sonra oturduk mezarının yanına, yıllarca kızmaktan ve korkmaktan babasının yüzüne hiç bakamamıştım. Ne kadar da benziyordu meleğime. Konuşmadan ne kadar oturduk bilemiyorum. Birden onu ilk gördüğüm gün geldi aklıma. Böyle bir bahar günüydü çiçekler, güller adeta her şey aynıydı. Okuldan eve gelmiştim. Bahçemiz rengârenk çiçeklerle, güllerle ve yeşilin bütün tonlarıyla sanki süslenmişti. Sınıf arkadaşlarımla sözleşmiştik baharı karşılama partisi yapacak (ne demekse) baharın gelişini kutlayacaktık. Alelacele yemeğimi yedim. Hazırlık yapmaya başladım, bir yandan da gözüm kapıda arkadaşlarımı bekliyordum. Annem: ‘Kızım çok sevdiğim sınıf arkadaşımın annesi vefat etti. Bugün onu ziyarete gideceğim benimle gelmeni istiyorum yavrum’ dedi. Hemen ağlamaya başladım bir yandan da bağırıyordum: ‘Hayır gelemem! Arkadaşlarım gelecek’ diye. Bu kadar büyük tepki vermeme şaşıran annem dönüşte oynarsınız kızım dedi tatlı bir dille. Ağlayarak, somurtarak ve homurdanarak benim yaşımda kimse yok diye sızlanarak oldukça yavaşça yürüyordum. DEVAMI İÇİN TIKLAYIN