Otizm ve Müzikli Terapi Üzerine

  • Konuyu başlatan Günahsız melek(otizm)
  • Başlangıç tarihi
G

Günahsız melek(otizm)

Guest
KAVRAM EĞİTİMİ Kavram eğitimi özel eğitimde çok önemli bir yer kaplar. Kavramları öğretmek kadar pekiştirmek de önemlidir. kavramlardan bazıları için yapılabilecek farklı çalışmaları paylaşacağım. ilk olarak müzikal kavramlardan başlayalım.
• Kalın Ses İnce Ses Kavramı. Bu kavramın öğretimi ileri düzey taklit becerileri için önemlidir.(kişilerin Taklitleri) ayrıca konuşmada tonlama gibi önemli katkıları vardır. Bedenimizin daha kontrollü ve performanslı davranabilmesi için kasların çalıştırılması gerekir. Sesde bir kas hareketi olduğuna göre bizim çocukların ses kaslarını çalıştırmamız önemliidir. Müzikte yada işitsel çalışmalarda karşılaşan en büyük zorluk elle tutulur olmamasıdır. Soyut olarak gelir bir çok kavram ve bizim bu kavramları desteklemek için beden dilimizi kullanmamıza ihtiyaç vardır. işte size bir kaç örnek: bir ucak ile kalın ve ince ses çalışması yapabiliriz. ucağı yere yakın tutun ve eğilinki tüm beden bu duruşu desteklesin sonra ıkarabildiğiniz en kalın sesle onu hareketlendirin. yükseldikçe sesinizi inceltin. Size önerim arada komik durumlara düşün ki etkinliğiniz eğlenceli hale gelsin nefesinizin bit mesine yakın öksürün ve sesinize bağlı ucağı hareket ettirin (helikopter de kulanıla bilir ancak onu hızlı tekrar yavaş tekrarda daha olumlu kullanıyoruz)

• Yüksek Ses Alçak Ses : Özellikle ses tonlamasında sıkıntı yaşanan çocuklar için ses kontrolü becerisini güçlendirir.Yapılacak çalışmada sandalyeler ve tanıma kartlarını kullanacağız. arka arkaya dizeceğimiz 2 sandalye (çocuğumuzun seviyesine göre sayılar arttırılabilir) ,uzun bir mesafe ile dizilmelidir.(3 mt yada fazlası) tanıma kartları (biz müzik seansında enstrüman kartlarını kullanıyoruz) tek heceli olanları yakın sandalyeye iki heceli olanları en uzak sandalyeye koyarız ve sırayla oturduğumuz sandalyelerin üzerindeki kartları söyleriz uzakta olanları doğal olarak sesimiz duyulsun diye yüksek sesle söyleriz yakın sandalyedekileri ise daha alçak sesle (fısıldamadan) söyleriz bu çalışma sebep sonuç ilişkisi bakımından da kulanılabilir. Dikkat edilmesi gereken nokta sonu f - h sesleri ile biten kartları (tef,def vb.) yakına koymak. çünkü bu gibi kelimeler son nefes ile kapatıldığından sondaki ses vurgusunu kaybeder. Otistik çocukların algılamadaki farklılıklarını göz önünde bulundurursak aynı kartı kullanmamız vurgunun kullanımı acısından önemlidir. aksi taktirde çocuk alçak sesle öğrendiklerini alçak yüksek sesle öğrendiğini yer mesafe gözetmeksizin yüksek tonlayacaktır. Çalışma sırasında neden yüksek sesle söylediğimizi sık sık tekrar edelim.


MÜZİK TERAPİ VE OTİSTİK ÇOCUKLARDA DİL GELİŞİMİ Müzik terapi, insan davranışında pozitif değişimler yaratarak kişisel yaşamın değerini arttıran benzersiz bir müzik uygulamasıdır. Sosyal/ duygusal, bilişsel/ öğrenme ve algısal/ motor alanlarda gelişimi teşvik etmek için müziği bir araç olarak kullanan, sağlıkla birleşen bir sanattır. Müzik terapi, tıbbi, kurumsal ve eğitimsel çerçevede çocuk, genç ve yetişkinler ile kullanılan çok çeşitli fonksiyona sahiptir. Müzik etkilidir çünkü iletişimin sözsüz bir biçimidir, doğal bir teşvik unsurudur, andadır ve müzikal olmayan aktiviteleri çalışmak için motivasyon sağlar. En önemlisi, müzik başarılı bir araçtır çünkü neredeyse herkes en azından belli bir tür müziğe olumlu tepki verir.
Müzikterapi özellikle sözsüz olması ve tehditkar olmayan doğası sebebiyle otistik çocuklar için faydalıdır. Çocuğun terapisti, ailesi ya da öğretmeninin gözlemleriyle çocuk için paralel müzik aktiviteleri tasarlanır. Örneğin, müzikterapist çocuğun sosyal olma ihtiyacını gözlemleyebilir. Müzikle birlikte topu elden ele geçirmek ya da beraber ziller ve sopalarla müzik yapmak gibi müzikal aktiviteler bu etkileşimin gelişimine yardımcı olabilir. Göz kontağı, gözlerin yakınında alkışlama ya da yüzün tam karşısında çalınan bir enstrumana dikkatin odaklanması gibi aktivitelerle teşvik edilebilir. Önceden tercih edilmiş bir müzik, sandalyede oturmak ya da bir çemberin içinde diğer çocuklarla birlikte durmak gibi işbirliği gerektiren sosyal davranışlar için kullanılabilir.
Müzik terapi özellikle konuşmanın gelişiminde etkilidir. Otistik çocuklarda anlamlı konuşmanın hiç olmadığı ciddi iletişim bozuklukları gözlemlenebilir. Konuşma, tamamen sessizlikten, homurdanma, ağlama, haykırma, mırıldanma ya da gırtlaktan çıkarılan seslere kadar uzanabilir. Ünlü harflerle tonlamalar yapabilir, kelimeye benzer sesler ya da tamamen anlaşılmaz bir dil gibi duyulan sesler çıkarabilirler. Üst düzey otistik konuşma ekoali içerebilir, bazılarında gecikmiş ekoali ya da zamirlerin ters kullanımı görülürken, diğerlerinde ifadesiz ve monoton bir biçimde cümle tekrarı görülebilir.
Otistik çocukların müziğe üstün duyarlılıkları olduğu bildirilmiştir. Bazıları mükemmel kulağa sahiptir, bazılarınsa bir enstrumanı olağanüstü bir müzikaliteyle çaldıkları görülmüştür. Müzikterapistler, otistik çocuklarla müziğe yanıt verme özelliklerinden faydalanarak müzikal olmayan amaçları geliştirmek için çalışırlar. Bazı çocukların belirli seslere karşı aşırı duyarlılıkları vardır. Örneğin, bir çocuğun duyduğu bir ana sesin armoniklerini seslendirdiği görülmüştür. Dikkatli bir yapılandırmayla, söylenmesi istenen heceler çocuğun seslendirdiği armoniklerin içine yerleştirilmiş ve çocuk ünsüz harfleri de vokal oyunun içine katmaya başlamıştır.
Otistik çocuklar, bazen konuşmasalar da şarkı söylerler ve müzik terapistlerle müzik eğitimcileri vokal aktiviteleri yoluyla konuşma üzerinde sistemli olarak çalışabilirler. Basit sözüklerden oluşan şarkılar, tekrarlayan sözcükler hatta anlamsız heceler otistik çocukların dil gelişimini destekleyebilir. Görsel ya da dokunsal işaretlerle sunulan anlamlı söz öbekleri ve şarkılar bu gelişimin daha da hızlanmasına yarar. 6 yaşındaki ekoali sergileyen bir çocuğa, terapistinin basit soru-cevap şeklindeki söz gruplarını tanıdık ve ritmik bir melodiyle söylemesiyle konuşma öğretilmiştir. Çocuk şarkıyı söylerken nesneleri de elinde tutmaktadır.
Bir elma yer misin? Evet Evet
Bir elma yer misin? Evet Evet
Bir elma yer misin? Evet Evet
Evet, Evet, Evet
Ve
Bir kalemi yer misin? Hayır, Hayır
Bir kalemi yer misin? Hayır, Hayır
Bir kalemi yer misin? Hayır, Hayır Hayır, Hayır, Hayır
Diğer bir otistik çocuk isim ve fiil kalıplarını öğrenmiştir. Terapisti bir yandan şarkı söylerken diğer yandan elindeki oyuncak bebeği oynatmaktadır.
Bu bir oyuncak bebek
Bu bir oyuncak bebek
Oyuncak bebek zıplıyor
Oyuncak bebek zıplıyor
Bu bir oyuncak bebek
Bu bir oyuncak bebek
Daha sonra sözcükler uyuyor, yürüyor, oturuyor vb. şeklinde yer değiştirir. Söz grubu her yinelendiğinde çocuk cevap vermek için taklit kullanmış, müzik tamamen elendiğinde ise, çocuk “Bu ne?”ve “Oyuncak bebek ne yapıyor?” gibi soruları yanıtlayabilmiştir.
Diğer otistik çocuklar ise hem soru hem de cevap şarkının içinde kullanıldığında anlamlı yanıtlar vermeyi öğrenmişlerdir. Aşağıdaki sözler bir çocuğa “twinkle twinkle little star”ın melodisiyle söylenmiştir. Çevresel seslere dikkat etmek çocuğun birinci odağı olduğundan, şarkının yapısı doğru bir yanıt vermesini desteklemiştir.
Dinle, dinle, ne duyuyorsun? ( teypten ses çalınmaktadır )
Bir ambulans duyuyorum.
(bir bebek ağlaması duyuyorum)
(annenin seslendiğini duyuyorum)
.....................
Otistik çocuklar, bu tür şarkıların yardımıyla monoton konuşmayı bırakmakta büyük bir ilerleme göstermişlerdir.
Otistik bir çocuğun, müzik sınıfını öğrendiği şarkıyı kelimeleriyle söyleyerek çıktığını görmek çok memnuniyet vericidir. Aynı çocuğun müzik sınıfı dışında geçen konuşmalarda da bu kelimeleri kullandığını görmekse bu çalışmanın çocuğun konuşma potansiyeline çok özel bir katkı sağladığının göstergesidir.
Not: Prof. Dr. Myra J. Staum’un (Willamette Universitesi Müzik Terapi Bölüm Başkanı) “Music Therapy and Language for the Autistic Child” adlı makalesinden çevrilmiştir.

Müzikal Etkileşim Terapisi Altında Yatan Teorik Düşünme Erken taslaklar müzikal etkileşim terapisinin gerekli bakış açısını ortaya çıkarır. Bakıcı, terapistin canlı müziğinin çocuğun etkileşimsel tecrübesi üzerinde bir yapı iskelesi oluşturduğunu ve onun iletişim kontrolünü meydana getirdiğini savunur. Frith, otizmde rol oynayan faktörlerin başlangıçtan itibaren denenmiş sebep olayları (causal events) ile başarılı bir ilaç haline geldiğini savunur. Onun sebep olaylarındaki teorisi çocuklarda sosyal zamanlama zorluklarının içselliğidir. Sakatlarda sosyal etkileşim zordur, sosyal becerilerinin gelişmesinden kendilerini çekerler
Hobson, Newson, Wimpory ve Fein’e göre müzikal etkileşim terapisinin araştırma ve pratiklerinin bulguları etkileşim temelli teorik perspektifle uyumludur. Minimum düzeyde karşılıklılık gereklidir çünkü temelde paylaşılan anlamlar, iletişim ve sosyal tarafsızlık otistik çocuklarda önemlidir; gecikmelerin ve dildeki hataların düzelmesine, oyunları taklit etmesine katkıda bulunur.
Müzikal etkileşim terapisi neşeli bir formatta uygulanıp tedaviyi kolay hale getirmek için başlangıçta kanıt gösterilir. Ayrıca sosyal ve sembolik gelişmeler de kolaylaşabilir. Sosyal zamanlama hipotezinin önceliği otistik çocuklarda çarpık olarak görülmesiyle önem kazanır. Karşılıklı sosyal etkileşim oluşturmak da önemlidir. Yapılmış çalışmalar bu hipotezin sosyal zamanlamada eksik olduğunu ispatlamıştır.
Bruner ve Feldman otistik çocuklar üzerinde çalışmalar yapmışlardır. Etkileşim formatları boyunca normal çocukların sosyal davranışın doğal örneklerini öğrenmelerini araştırmakla işe başlamışlardır. Müzikal etkileşimin oyun düzeni biçimlenmiştir.
Stern ve Newson partnerler arasında zamanlamanın devredilerbilir davranışlarda önemli bir faktör olduğunu söylüyor. Çocuklar bu bağlamda farklı tavırlar sergiliyor. Birleşmiş hareket formatları çifte anlam uygulanmış sembolik oyunlarla değerlendiriliyor.
Wetherby ve Prizant, gelişen sistemi koruyarak doğal çevreyi dizayn ediyorlar, etkileşimi dengeleyerek iletişimi kolaylaştırıyorlar. Aile ve çocuğun etkileşimi temel anlatı formudur ve çocuğun gelişimini temsil eder. Kültürel ve kararlı sistemin içinde insanlar birbirini etkiler. Bu standart formlar karşılıklı ve dengeli müzikal etkileşim terapisinin pratiklerini içerir.
Kaynak: Musical interaction therapy – therapeutic play for children with autism
Dawn C. Wimpory and Susan Nash
University of Wales, Bangor
Çeviri Yazısı: ORÇUN BERRAKÇAY

ŞARKI

Bu şarkı çocuğumuzun karşımızda oturarak kol hareketlerimizi taklit etmesini sağlamak için düzenlendi. Peki bu şarkının hareketleri ne işe yarayacak? İlk önce taklit becerisini geliştirecek ancak bunu yaparken de hem motor (kaba motor) becerileri artacak hem de çift el koordinasyonu ile çocuğa taklit kolaylığı sağlanacak

Hayvanları severim
Dağları da severim
Döne döne inerim
Dans etmeyi severim Oynamak güzel


http://www.pdrciyiz.biz/otizm-muzikli-terapi-uzerine-t1449.html
 
Son düzenleme:
Tekerlekli Sandalye
Üst