Anam, babam, canım sana feda olsun ya ..." RESULALLAH " sav. ...

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*


Miraç Kandilimiz mübarek olsun...


C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*


2293 - Hz. Ebü Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in şöyle söylediğini işittim:

"Sizden birinizin kapısının önünden bir nehir aksa ve bu nehirde hergün beş kere yıkansa, acaba üzerinde hiç kir kalır mı, ne dersiniz?"

"Bu hal, dediler, onun kirlerinden hiçbir şey bırakmaz!" Aleyhissalâtu vesselâm:

"İşte bu, beş vakit namazın misalidir. Allah onlar sayesinde bütün hataları siler" buyurdu."


C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*

Buhâri, Mevâkît 6
Müslim, Mesâcid 282, (666)
Tirmizî, Emsâl 5, (2872)
Nesâî, Salât 7, (1, 231)
Muvatta, Sefer 91, (1,174)
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*


928 - Ebü Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Kim güneş batıdan doğmazdan evvel tevbe ederse Allah tevbesini kabul eder."


C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*


Müslim, Zikr 43, (2703)
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*

Hz. Muhammed sav in Kabri Şerifi


forumdasnetravzaimtahha.jpg
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*

929 - İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Son nefesini vermedikçe Allah, kulun tevbesini kabul eder. "

C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*

Tirmizî, Da'avât 103, (3531)
İbnu Mâce, Zühd 30, (4253)
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*

1-5. Kudsî Hadisler


1. Hadis :

--- Ebû Zer nakleder, Allah Teâlâ'dan rivâyet ederek Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:


“Ey Kullarım! Ben kendi zâtıma zulmü haram ettim, onu sizin aranızda haram kıldım.
O hâlde birbirinize aslâ zulmetmeyin.

Ey kullarım! Benim hidâyete erdirdiğim müstesnâ hepiniz dalâlettesiniz!
O hâlde Ben'den hidâyete erdirilmenizi isteyiniz ki sizi hidâyete erdireyim.

Ey kullarım! Benim yedirdiklerim müstesnâ hepiniz açsınız; o hâlde benden yiyecek isteyiniz ki size yiyecek vereyim.

Ey kullarım! Benim giydirdiklerim müstesnâ hepiniz çıplaksınız.
Benden giyecek isteyiniz ki sizi giydireyim.

Ey kullarım! Siz gece gündüz günah işlersiniz, Ben bütün günahları bağışlarım.
Benden mağfiret dileyin ki sizi bağışlayayım.

Ey kullarım! Siz Bana hiçbir zarar veremeyeceğiniz gibi, Bana bir faydanız da olamaz.

Ey kullarım! Sizin önceki ve sonrakileriniz, insanlarınız ve cinleriniz, en müttakî kalbe sâhip kimseler olsaydınız bile, Benim mülkümde herhangi bir fazlalık olmazdı.

Ey kullarım! Sizin önceki ve sonrakileriniz, insanlarınız ve cinleriniz en kötü kalbe sâhib kimseler olsaydınız bile Benim mülkümde herhangi bir noksanlık olmazdı.

Ey kullarım! Sizin önceki ve sonrakileriniz, insanlarınız ve cinleriniz bir yerde hep birlikte ayağa kalkıp Ben'den istekte bulunsanız, herkesin istediği şeyi veririm de, bu Benim nezdimde ancak iğnenin denize daldırıldığı zaman eksilttiği şey kadar bir noksanlığa yol açar.

Ey kullarım! Bu saydıklarım sizlerin amelleriniz ve Benim onlara verdiğim karşılıklar.
Kim bir iyilik bulursa, Allah'a hamdetsin!
Kim bunun dışında bir şey bulursa, ancak kendini kötülesin!”

(Müslim, Birr, 55)


Rivâyet : Hikâye edilen hâdise veya söz. * Bir hâdisenin başkalarına anlatılması. * Peygamberimiz'den (A.S.M.) işittiklerini veya sahabeden duyduklarını birisinin başkasına anlatması.

Haram : Helâl olmayan, İslâmiyetçe ve dince nehyedilen şeyler ve ameller. Allah'ın izin vermediği, men'ettiği şeyler. Helâlin zıddı olan şey.

Hidâyet : Doğruluk. İslâmlık. Hakkı hak, bâtılı da bâtıl olarak görüp doğru yola girmek. Dalâletten ve bâtıl yoldan uzaklaşmak.

Müstesnâ : İstisna edilen. Ayrı tutulan, ayrı muameleye tabi olan. Kaide dışı bırakılmış olan.

Dalâlet : İman ve İslâmiyetten ayrılmak. Azmak. Hak ve hakikatten, İslâmiyet yolundan sapmak. Allah'a isyankâr olmak. * Şaşkınlık

Mağfiret : (Magfiret) Cenab-ı Hakk'ın kullarının günahlarını örtmesi, affetmesi, rahmeti ile lütfu.

Nezd : f. Yan. Yakın. Karib. * Göre, nazarında, fikrince. (Arapçadaki "ind" mânâsındadır)


C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C*


Muhiddin i Arabi (Mişkâtü’l Envâr) ... Muhammedinur
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*

1645 - Hz. Muâz İbnu Cebel (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bana:

"Ey Muâz, insanlara karşı iyi ahlâklı ol!" dedi."

C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*C*

Muvatta, Hüsnü'l-Hulk 1
 

kartalreis

Üye
Üye
Katılım
Tem 26, 2011
Mesajlar
709
Tepkime Puanı
50
Puanları
28
C*

3082 - Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Ademoğlunun her ameli katlanır. (Zira Cenab-ı Hakk'ın bu husustaki sünneti şudur ) Hayır ameller en az on misliyle yazılır, bu yediyüz misline kadar çıkar.

Allah Teâla Hazretleri (bir hadis-i kudside) şöyle buyurmuştur: "Oruç bu kaideden hariçtir. Çünkü o sırf benim içindir, ben de onu (dilediğim gibi) mükâfaatlandıracağım. Kulum benim için şehvetini, yiyeceğini terketti."

"Oruçlu için iki sevinç vardır: Biri, orucu açtığı zamanki sevincidir; diğeri de Rabbine kavuştuğu zamanki sevincidir. Oruçlunun ağzından çıkan koku (halüf), Allah indinde misk kokusundan daha hoştur.''


3083 - Bir rivayette de şöyle buyrulmuştur: "Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!'' desin (ve ona bulaşmasın).''

C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C* C*

Buhari, Savm 2, 9, Libas 78
Müslim, Sıyâm 164 (1151)
Muvatta, Sıyâm 58, (1, 310)
Ebu Dâvud, Savm 25 (2363)
Tirmizi, Savm 55, (764)
Nesâi, Sıyâm 41, (2, 160-161)
İbnu Mâce, Sıyam 1, (1638), Edeb 58, (3823)
 
Tekerlekli Sandalye
Üst