Sevgili Düş Gezginleri ve Değerli Arkadaşlarım,
Sizi gerçekten tebrik ederim arada bir de olsa sitede öyle bir konu açıyorsunuz ki tam bir zeka ürünü ve takdir edilmesi gereken bir başarı
hedef tam istediğiniz gibi yani tam 12 den! vurucu, çarpıcı bir o kadar tartışmaya açık ve herkesin hatta en pasif üyenin bile dikkatini ve ilgisini çekebilecek türden...bu konuda gerçekten çok başarılısınız öncelikle kutlamak istedim. Engeliniz sizinde farkında olduğunuz ama belki de kabul etmek istemeseniz de her zaman zekanızın, aklınızın ve düşüncelerinizin çok çok gerisinde kalmayı başarıyor hal böyle iken sizden hiç beklemediğim bir anda yazdığınız yazıyı okuduğumda yine çok şaşırdım ve hayret ettim. Farklı düşünce yapınızla ve hayata bakışınızda ki asilik ve aşırı mükemmelliyetçi tutumunuz sebebiyle her açtığınız konu ve her yazınız sitemiz üyeleri tarafından adeta okunma rekorları kırıyor ve bunun böyle olduğununda farkındasınız muhtemelen çünkü bu kadar ince zeka ürünü yazıları yazıp ayrılmanız ve devamında yazılanlara hiç bir yanıt vermeden, sadece gözleme dayanarak yaşanılanları sessizce izlemenizin başka nasıl bir açıklaması olabilir ki ???
Engelliler için tespitiniz nasıl olursa olsun düşüncelerinizi yaşadığınız olaydan yola çıkarak aktarmanızı saygıyla karşılıyorum ve sizi gerçekten bu kadar yürekli olmanızdan dolayı içtenlikle kutluyorum.
Engelli ve engelsiz olmak üzere iki yaşamı da tadan biri olarak bu konuda sizden ve diğer arkadaşlarımdan öylesine uzak bir yaklaşım içindeyim ki biliyorum asla benim fikrime katılmayacaklardır ama ben yine de yazmak istedim çünkü benim kendimi yazmak zorunda hissedişimin asıl nedeni bu kadar ilginç ve bir o kadar da farklı bir konuya kayıtsız kalamayacak oluşumdur.
Benim düşüncelerim sadece beni bağlar ve kimsenin yanımda yada arkamda olmasınada gerek yoktur sonuçta herkes kendi doğrusunu yaşar ve herkesin doğrusu asıl kendi oluşudur.
Doğuştan engelli olanlar eğer ki belirli bir zekaya sahipseler ve bu zekayı iyi kullanabiliyorlarsa biraz eğitim ve biraz da kendilerini geliştirerek aslında bu dünyada diğer insanlara göre 1-0 öndeler çünkü onlar ki hayatın tüm zorluklarını dünyaya ilk geldikleri andan itibaren sürekli aşma yolundalar ve sağlıklı bir insandan psikolojik yönden çok çok daha öndeler bu benim tespitimdir ve asla değişmeyecektir. 43 yaşındayım ve hayat bunu bana defalarca kanıtladı ki asıl engel engelli düşüncelerdir ve özellikle bazı engelli arkadaşların kendilerine olan engelli bakış açılarıdır. Zeki olan her insana saygı duyarım ve özellikle bu zeka akılla desteklendiyse, çalışkanlıkla beslendiyse ve insani değerlerle güçlendirildiyse benim için saygı duyulacak insandır. Bir de üstüne üstlük bu insan modeli engellenmişse yaşamdan çeşitli hastalıklar ve güç kayıpları nedeniyle, işte ben o insana asla acımam belki onun bu kadar üstün olmasının yanında kendime acıyabilirim yetersizliğimi görünce ama asla zekasını kullanmayı başarabilmiş bir engelliye hele tepeden bakmak ??? Bunu ancak beyinleri , zekaları engelli insanlar yapabilir çünkü aslında bir insana tepeden bakmak onun bakış açısının ne kadar engelli olduğunu gösterir ki bu insanın sağlıklı yada engelli olmasının önemi yoktur ki... işte en sağlıklı bir insanın bile bunu gerçekleştireceğine inanamam bu bana ters.
Saygı duymak yada acıyarak bakmak yada sevip saymak vs vs bunlar tamamen soyut kavramlar ve kişiden kişiye göre değişir tıpkı güzellik gibi göreceli kavramlardır. Öyle insanlar var ki hani sizin o vurucu cümlenizle
'' Sokakta görseniz yüzüne sümüğünüzü atmayacağınız kişiler sırf siz engellisiniz diye size hep bir üst perdeden bakar. Yazık çünkü siz engellisinizdir. ''
o insanlar inanın insan değildir ve engelli yada sağlıklı olması farketmez ki sonuçta sizin deyiminizden farklı olarak benim selamımı bile esirgediğim öyle insanlar vardır ki insan değildir yani bu noktada engelli yada engelsizliği değildir önemli olan ne kadar insan olup olmadığıdır...
Belki de mesleğimden ötürü öyle çok insanlarla karşılaşıyorum her gün ve gün içinde öyle çok farklı olaylara şahit oluyorum ki yaşamın içinde asıl engelin engellilerin varlığında değil tamamen engelli bakış açılarında ve engelli düşüncelerde gizlendiğine inanıyorum. Ayrıca şunu belirtmek isterim ki
bana göre Siz ne kadar engelli olursanız olun, engelinizin türü ve yaşamdan ne kadar engellenmiş olursanız olun eğer ki insani değerlere sahip, zeki ve akıllıysanız engeliniz sahip olduğunuz meziyetlerinizin kat be kat gölgesinde kalacaktır. Biliyorum belki size ve diğer arkadaşlarıma çok ters gelecektir ama önemli olan engelsiz düşünceler ve engelsiz bir bakış açısıdır hayata karşı bu denli güçlü durabilmeyi sağlıklı insanların başaramadığını gördükçe ve şahit oldukça ben, engellerinizin her zaman diğer sahip olduğunuz güçlü yanlarınızın gölgesinde kaldığını savunmaya devam edeceğim.
...
Aklına hayran oldum, zekasına hayran oldum ve mükemmel insanlığına... o kadar hasta ve o kadar çok engelliydi ki ama ben onunla birlikte çalışırken hiç bir engelini göremedim...hayata bakış açısına, içindeki coşkuya, yaşama tutunuşuna ve parlak zekasına hayran olduğum kişiyi kaybettim ama onun engeli ne benim onu uğrunda ölecek kadar sevmeme ne de onunla hayata geri dönüşüme engel olmadı. Engelini aslında daha doğrusu bedeninin ona yaşatmış olduğu tüm engellenmişlikleri görmedim bile sanki sevgiden, saygıdan, duyduğum hayranlıktan gözlerim kör olmuştu ve işte o zaman anladım ki engel sadece beyindedir... ne yürekte ne sevgide nede hayatı doya doya yaşamaya engeller engel değildir olamaz da ...
...
özelden genele dönecek olursak ;
Çıkış noktası: İnsanı diğer canlılardan ve yine insanı başka insanlardan ayıran en büyük özellik “zekasıdır.” Yani zekanızla bir adımla öndesiniz, zekanızla diğer insanlardan ayrılıyor içlerinden sıyrılıyorsunuz...
Varış noktası: Siz ne kadar engelli olursanız olun zekanız, aklınız, insani değerleriniz ve güçlü yanlarınız, karakteriniz engelinizi yada engellerinizi kat kat bastırıyor asla engelinizin gölgesinde kalmıyorsunuz...
Hayata ve insana olan bakışınızın engelsizce yaşanması dileğimle,