Atilla ilhan

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Şaşı Rıdvan

1 (29).jpg

Şaşı Rıdvan

Şaşı Rıdvan şaşı Allah'ın belası
Yaradana yan bakmış yedi silsilesi
Dua namaz bilmez kara kara kâfir
Yek gözü mercimek yek gözü çakır
Şaşı Rıdvan şaşı Allah'ın belası
Ne sancağı belli ne iskelesi
Soyu sopu fukara özü hepten fakir
Yek gözü mercimek yek gözü çakır
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Şeyh Bedrettin-i Simavi'ye Gazel

1 (30).jpg

Şeyh Bedrettin-i Simavi'ye Gazel

Varsa devran içinde devran
Bu devranın devranıyız biz
O canlar ki cananından taşra düşmüştür
Cananıyız biz

Gönül mahzun
Ay karanlık
Yıldızlar gözden nihan olsa da
Arşı ferşi ışıktan titretecek
Bir aydınlık imkanıyız biz

İnce bir yağmura gerçi asılmıştır
-Serez'in esnaf çarşısında-
Uzadıkça uzar gölgesi darağacından
O asırdan bu asıra
Şeyh Bedrettin-i Simavi'nin
Elhak/devamıyız biz

Geçer mermi ıslıklarıyla / tek tek
Vurduğunu dağıtan
Sunturlu mısralar
Rediflerin gümbürtüsü akla ziyan
Tantanalı bir kavganın demek
Gazel hanıyız biz

Tohum ağaç ve orman
Ölümün içerdiği hayat
Buhara inkilap eden su
-iriş dede sultanım iriş-
Gün bu gün saat bu saat
Diyalektiğin fermanıyız biz
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Şubat Yolcusu

1 (31).jpg

Şubat Yolcusu

Seni kim çizebilir Şubat yolcusu
Yalnız akşam olsun dağınık olsun
Ceplerinde bozuk bir bulut uğultusu
Geceleyin dörtte bir ölüm korkusu
Dörtte dört sabaha karşı yağmursun
Seni kim çizebilir Şubat yolcusu
Bütün çizgileri bozuyorsun
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Tarz-ı Kadim

1 (36).jpg

Tarz-ı Kadim

İthaf: Babam şair Bedri İlhan'a ...

Olmuyor neyleyim
Olmuyor velinimetim efendim
Olmuyor yirminci asırda
Tarz-ı kadim üzre gazeller söylemek
Beşiktaş'a yakın hanesi yerle yeksan oldu nedim'in
Baki o enis-i dilden
Bir yahya kemal kaldı hal-i hazırda
Ayıptır efendim iç bade güzel sev demek
Var ise akl-u şuurun
Ayıptır bu zamanda yardeyip yar işitmek
Kıvılcımlar kaymalı
İnsanlarım dedikçe şair kaleminden
Zaten ömrümüz rüzgarlı sular gibi dalgalı
Kimseler başlamaz medar-ı maişet derdinden
Kim okur kim dinler siham-ı kazayı?
Yalnız alıp verilir bir selam kalmıştır
Nabi efendi'den

Sen benim velinimetim efendim
Ben senin hayr-ul-halef
Sen vakt-i zamanında
Uyan derdin uyan ey mest-i habinaz
Uyan artık uyan
Bense uyandım hab-i gafletten
Uyan derim uyan ey esirler dünyası!
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Tatyos' un Kahrı

1 (35).jpg

Tatyos' un Kahrı

Son yolcunun adı Attila İlhan’dı
Miyoptu kısa boylu bir adamdı
Dostu yoktu yalnızlığı vardı
Yazı makinasıyla binmişti
Bizimle konuşmaktan çekinmişti
Gözlerini görseniz korkardınız
Polis’ten kaçıyordu derdiniz
Bir cinayet işlemişti derdiniz
Halbuki kendinden kaçıyordu

Tatyosyan’la arkadaş oldu
Güvertede birlikte gördük
Hırsızlama durduk dinledik
Ermeni sicim gibi ağlıyordu
Karısı Marsilya’da kalmıştı
Çocuğu karısında kalmıştı
Anası istanbul’da bekliyordu
Palermo feneri parlıyordu

Tatyos’u iki polis getirdiler
Marsilya’daydık kıştı kıyametti
Rıhtıma kelepçeli getirdiler
Mistral zehir kusuyordu
Deniz bildiğiniz felaketti
Bölük pürçük akşam oluyordu
Tatyos’u göz hapsine koydular
Katiyen cigara içiyordu

“Dövülmüş süt gibi yorgunum
Geceleyin kapımı çalsalar
Öyle telaş telaş uyanıyorum
İflahımı kesti Fransızlar
Taşların üstünde yattım
Karımla konuşturmadılar
Üç günde bütün ihtiyarladım
Üç gün dua ettim küfrettim
Beni süreceklerdi biliyordum”

Tatyos’un camları kırılmıştı
Vapur ecel teri döküyordu
Gizli gizli şimşek çakıyordu
Haham levi dua ediyordu
Tatyos’un kahrını anlamıştı
Allah da anlasın istiyordu
Allah tatyos’u görmüyordu
Ellerini kana bulamıştı

Tatyos’un üç cigarası olursa
İkisi mutlaka bizimdi
İki göz gibi birbirimize yakındık
Aynı kahırla bakıyorduk
Aynı sancıyı çekiyorduk
Bindiğimiz bu gemi batsa
Çırpına çırpına boğulsak
Allah bilir ki sevinirdik
Yalnız çocuklardan utanırdık
Madem ki ölmemiz lazımdı

“Aşkale’de kel bir dağ vardı
Nefesimi keserdi tıkanırdım
Beni varlık vergisi yıktı
Üç sefer askerlik ettim
Gözüme kargalar konardı
Elimde değildi ne yapayım
Marsilya uzakta duruyordu
Macera beni çekiyordu
İstanbul’u sevmiyordum
Alıp başımı gidecektim”

Attila İhan bir şiir yazacaktı
Herifin yüreği delinmişti
İçi taun gibi uğulduyordu
Tatyos’un kahrını yazacaktı
Sırılsıklam utanacaktık
Tatyos mutlaka mesut olmalıydı
Ömründe bir dakika olmalıydı
O dakika mesut olmalıydı
Bunun çaresine bakmalıydık
Yoksa yüzümüz olmazdı
Doğru dürüst ölemezdik
Ölüler bizi ayıplardı
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Tension à Smyrne

1 (34).jpg


Tension à Smyrne

Kasım'da bir çarşamba çatladı
Yarısını çaldılar yarısını ben çaldım
On üç gün dudak dudak yaşadım
Dün gece kayboldu beni bıraktı
Bir cıgara yaktım telefon ettim
Ekipler on bir buçukta geldiler
Gemisi on bir yirmi beşte kalktı

Gözbebeklerimize mızrak gibi saplı
Çığlıklar götürüp getiren bir tren
Dokuz gün yolculuk dedik durduk
O eksik bir çarşamba ben eksik bir salı
1. Armstrong'ın delik deşik sesinden
Otuz altı saat hayal dokuduk
Çekirdekli ve mürekkep kanatlı
Bir yağmur üstümüze yıkılırken
Yolculuk dedik durduk yolculuk

Sonra aşk sıyrılmış dört gün bir gece
İki bıçak hızıyla yaşadığımız
Ateş ve barut gibi sımsıkı içiçe
Birbirimizin avuçlarına kapanışımız
Sabırsız dudaklarımıza değdikçe
Rüzgarın sünger gibi köpürmesi
Aklımıza dakar limanı geldikçe
Zehirli gözlerimizin yaşarması
Kaybettiğimiz kaybolduğumuz vs...

Yarın şafakla bir konsolosluğun kapısındayım
Dakar için Fransız vizesi isteyeceğim
Pardon monsieur! Je vais vous demander
Un visa, si c'est possible, pour dakar
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Tut Ki Gecedir

1 (37).jpg

Tut Ki Gecedir

Tut ki gecedir
Karanlık sıvaşır ellerine camlardan
Birden kırmızıya döner
Trafik ışıkları
Kükürtlü dumanlar yükselir
Korkuya batmış
Cam kırığı adamlardan
Tehlikeye büyür sakalları

Tut ki gecedir
İhbarlar birer sansar
Bir telefondan bir telefona atlar
Yeraltı örgütleri tetik üstünde
Adres değiştirmiş silah kaçakçıları
Fahişeler birbirinden kuşkulanıyor

Tut ki gecedir
Katiller huzursuz
Hırsızlar sinirli
Hainler ürkekçedir
Elleri telefona kendiliğinden uzanıyor
İhanete gece müthiş bir gerekçedir
İhbarlar birer sansar
Bir telefondan bir telefona atlar

İhanet bir bilmecedir
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Tutuklunun Günlüğü

1 (38).jpg

Tutuklunun Günlüğü

/ Salı gecesi /

Kara bir balta buldu akşam vuracak noktayı
Hücreler doldu bir ıslık en yakın Maçka tramvayı
Kim bırakmış yalnızlığıma bu hüzzam şarkıyı
Kimin bu karanlık kimler sürgülemişler kapıyı
İnsan olan bağlar her koptuğu yerden yaşamayı

Daktilolar camları bulutlu sorgu odalarında
Didiklemez mi özgürlüğünü sansaryan hanında
Küflenir suyun bir bakır çalığı bırıkır ağzında
Kendini öldürmeyi belki bin kere tasarlarsın da
Bir kere aklından geçmez bitirmeden ölmek şarkıyı

Gönlünde büyüttüğün o müthiş ünlem içindir ki
Seni kapattıkları öyle rezil o kadar çirkindir ki
Çıplak bir lamba mısın dört duvar içindeki
Ne lambası/söndürülen bütün ilk gençliğindir ki
Gözlerin zehirlense de suç sayarsın ağlamayı

Görülmez dev böceklerdir sanki büyülü duyargalar
Uçaksavar ışıldakları gökyüzünde bir yanlış arar
Tophane rıhtımında acı acı gemiler kalkar
Hücreleri akşam olur haydut öfkeleri kaplar
Ezerim sanırsın vurursan tek bir yumrukta dünyayı

Duruşma arası

( O varsa kırılır buzlu camları kışın
Anlamı yoğunlaşır anlamsız bir yaşayışın
Gerçi farkındayız adı belirsiz bir yanlışın
Acaba ben çok mu esmerim o çok mu sarışın

Yansımaz oldu aydınlığı yüzüme haftalardır
Yazdıklarında bile gizli bir uzaklık vardır
Eylem bir dağıldı mı bütün boğazlar daralır
Ben başka bir erkek olurum o başka bir kadın)
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Türkiye

1 (46).jpg


Türkiye

Türkiye Türkiye dağlarını duman almış
Üzümler memleketi, tütünler memleketi
Türkiye Türkiye çok gülmüş çok ağlamış
Sabırlı bağrı yanık insanlar memleketi
Bulut gibi köpürmüş topraktan bereketi
Pehlivan dağlarında şafaklar büyümüş
Ve o nehirler delirip gür gür gelirler
Bir şarkı gibi dağdan denize yürümüş

Sen Türkiye’sin sağdıcım kirvem Türkiye
İnsanların insanların ah senin insanların
Morca gözlerinden öpsem namuslu gözlerinden
Asiye'm işveli Hatice fistanı dal işlemeli
Sen kırk köyün içinde şanlı Zeyneb'im
Şabanı vurdular yirmi yaşında, köprü başında
Gel Yılmaz Mahmud'um gel Bilal oğlan
Arabamın atları, deh deh deh aman da
Ha burası Karadeniz gemiler yatar limanda
Deryalar aslanı Şems-i Bahrî Kamil reis
Bu insanlar senden gelir sana gider
Tarlaya savrulmuş buğday gibi Türkiye

Sen Türkiye’sin ekmeğim tuzum Türkiye
Omzumda mavzer koynumda çevresin
Ve kıl heybemde taze lor peyniri
Gök rengi süt karanfil rengi şarap
Batan güneş gibi bakır taş kömürü
Ve rüzgara vermiş saçlarım nefti ormanlar
Ve köylere karşı sarışın harmanlar
Ferik elması kavun karpuz dut ve kayısı
Fındık da sende ceviz de sende badem de sende
Alnımın teri gözlerimin nuru Türkiye

Sen Türkiye’sin evim barkım köyüm obam Türkiye
O senin çifte çarşılı harp görmüş şehirlerin
Sahilde Mersin yayla türküsü Konya.
Adana'nın yolları taştan yola çıkıp Maraş'tan
Ezanla birlikte vardık bir akşam Urfa’ya
Bursa'nın ya Bursa’nın ufak tefek taşları
Uçan yıldızı dondurur Ardahan’ın kışları
Erzincan'da bir kuş var kanadı gümüş pul pul
Ve göğe kılıç gibi çekmiş minarelerini
Şehirler padişahı canım İstanbul

Türkiye Türkiye ay'lı yıldız'lı Türkiye
Sen Mehmed'sin omuzların Anadolu yaylası
Aladağlar toros'lar dev gibi gövden
Sen şehid oğlu şehid babası
Sana selam olsun dünya'dan hürriyet'ten
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Üç Tenha Köpek

1 (39).jpg


Üç Tenha Köpek

Ve gecenin son tramvayında üç tenha köpek
Bir ben bir yağmur hazırlığı bir de Sabiha
Ürkek gözlerimizi ellerimizle örterek
İçimizden geldiği kadar şimşek çakıyoruz
Uzak yankılar halinde bir daha bir daha
İstanbul'u dağınık bir romanda unutmuşuz
Nasılsa yaşatmazlar başka bir yere gitsek
Belli bir şey sonbahardan kovulduğumuz
Sokakları kirleten üç tenha köpek
Bir ben bir yağmur hazırlığı bir de Sabiha

Gece bir'den sonra uykularda yer bulmak zor
Eski karakollarda korkuların gürültüsü
Cebimizden çıkarmıyoruz ellerimiz titriyor
Eylül çakallarından kaçıp gizlenerek
Birbirimizi eskittik işin kötüsü

Üç sonbahar sürgünü üç tenha köpek
Kaç nefes daha noksan sabahtan sabaha
Kaç karış daha yorgun her akşamüstü
Çoktan yıkılırdık öfke ayakta tutmasa
En çetrefil yanımızla böyle direnmesek
Bir ben bir yağmur hazırlığı bir de Sabiha
Bulutlara havlayan üç tenha köpek
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Üçüncü Şahsın Şiiri

1 (41).jpg


Üçüncü Şahsın Şiiri

Gözlerin gözlerime değince
Felâketim olurdu ağlardım
Beni sevmiyordun bilirdim
Bir sevdiğin vardı duyardım
Çöp gibi bir oğlan ipince
Hayırsızın biriydi fikrimce
Ne vakit karşımda görsem
Öldüreceğimden korkardım
Felaketim olurdu ağlardım

Ne vakit Maçka’dan geçsem
Limanda hep gemiler olurdu
Ağaçlar kuş gibi gülerdi
Bir rüzgâr aklımı alırdı
Sessizce bir cıgara yakardın
Parmaklarımın ucunu yakardın
Kirpiklerini eğerdin bakardın
Üşürdüm içim ürperirdi
Felaketim olurdu ağlardım

Akşamlar bir roman gibi biterdi
Jezabel kan içinde yatardı
Limandan bir gemi giderdi
Sen kalkıp ona giderdin
Benzin mum gibi giderdin
Sabaha kadar kalırdın
Hayırsızın biriydi fikrimce
Güldü mü cenazeye benzerdi
Hele seni kollarına aldı mı
Felâketim olurdu ağlardım
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Uzun Hava Deli Asaf Derecik Viran

1 (43).jpg

Uzun Hava Deli Asaf Derecik Viran

 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Varsağı -1

1 (52).jpg

Varsağı -1

Haçan demir dökende
Ateş yiyesim gelir
Gök sofraya çökende
Doruktan sesim gelir
Dağdan yürek sökende
Kurşun dökesim gelir
Çatal şimşek çakanda
Yağmur perde çekende
Derya göğe çıkanda
Haçan ölesim gelir
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Varsağı - 2

1 (52).jpg

Varsağı - 2

Destur bre gökkuşağı
Hangi devin kılıcısın
Sabah sabah kanın damlar
Besbelli can alıcısın

Akıl almaz bir kelepçe
Anlaşılmaz hangi suça
Kilitlenmiş gündüz gece
Başımızda kalıcısın

Öfkeyi sorduk sarından
Korkuyu bildik morundan
Azrail adında birinden
Giyilmiş ölmek tacısın

Karanlık çiçek açtı mı
İlmik boynuna geçti mi
Can kuşu tenden uçtu mu
Bir özgürlük ağacısın
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Waldorf Astoria

1 (44).jpg

Waldorf Astoria

Kadınsa kadın doktor Spiedell
Dudakları kalın
Buğulu
Üstüne yoktur Linda' nın doktor Spiedell
Benim Linda'nın
(Bir içim su)
Karanlıkta cigara içiyor doktor Spiedell
Şehvetli
Tembel
Uykulu

Ah doktor Spiedell siz yok musunuz
Neden durumu anlamıyorsunuz
Orta doğu'dan vazgeçin diyorum size
Zaten alışverişi nedir ortadoğu'nun
Güney doğu Asya' yı alsanız elinize
Ah doktor Spiedell ne işler çevrilir
Haksızlık neresinde bunun

Müzikse müzik doktor Spiedell
İşte bakın
Bunlar orlean cazcıları tek tek
İşte Doc Smithy
Crazzy pat işte
İşte dikenli trompetler kavgacı kontrbaslar
Öyle mi Wagner'i seversiniz demek
(Ah doktor Spiedell siz Avrupalılar)
Demek çelik miğferli profili Bismarc'ın
Gözlerinizi doldurur her dinleyişte
Bırakın doktor Spiedell
Bırakın
Bırakın eski Prusya'nın köhne uğultusunu
İşte King barnett
Georgia blues işte

Yanlışınız var doktor spiedell
Yanlışınız
Canım Sir cunnungham'ı tanımaz mısınız
Londra’da nasıl konuşmuştuk diyecek
Londra'da diyecek
İ.g. Farben için
(yani sizin için doktor Spiedell)
Orta doğu diyecek hesapta var mıydı
Siz de bilirsiniz ki doktor Spiedell
İmperial chemical industries demek
Beş aşağı beş yukarı
Sir cunningham demek
Orta doğu zaten bir İngiliz pazarıydı
Sizin için hesapta var mıydı doktor Spiedell
Ama doğru söyleyin
Hesapta var mıydı

Viskiyse viski doktor Spiedell
Hem de sevdiğiniz
Black and white
Gönüller şen olsun doktor Spiedell
Nasılsa içebiliriz
Henüz saat
O kadar geç değil ki
Prosit doktor Spiedell
Prosit
Yarı geceden sonra başlar
Newyork'ta hayat.
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Yağmur Kaçağı

1 (45).jpg


Yağmur Kaçağı

Elimden tut yoksa düşeceğim
Yoksa bir bir yıldızlar düşecek
Eğer şairsem beni tanırsan
Yağmurdan korktuğumu bilirsen
Gözlerim aklına gelirse
Elimden tut yoksa düşeceğim
Yağmur beni götürecek yoksa beni

Geceleri bir çarpıntı duyarsan
Telâş telaş yağmurdan kaçıyorum
Sarayburnu'ndan geçiyorum
Akşamsa eylül'se ıslanmışsam
Beni görsen belki anlayamazsın
İçlenir gizli gizli ağlarsın
Eğer ben yalnızsam yanılmışsam
Elimden tut yoksa düşeceğim
Yağmur beni götürecek yoksa beni
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Yağmur Gemileri

1 (47).jpg

Yağmur Gemileri

O gemiler ki yağmur taşır
Gece sabaha karşı birden
Korkularımıza bulaşır
Gök gürültüsüyle derinden
O gemiler ki yağmur taşır
Gözümüz kamaşır şimşeğinden

O gemiler ki başkalaşır
Çelişkinin diyalektiğinden
Gücü çok sonra anlaşılır
İnsana eklediğinden
O gemiler ki başkalaşır
Gelişir değiştirdiğinden

O gemiler ki şafağa ulaşır
Ümitlerimizin ateşinden
Devrimden devrime yanaşır
Nasıl da büyür kendiliğinden
O gemiler ki şafağa ulaşır
Bir çığlık gibi Bedreddin'den
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Yağmurda Sis Düdükleri

1 (49).jpg

Yağmurda Sis Düdükleri

İmdat çığlıkları mıdır
Bir felaketi mi duyururlar
Anlaşılmaz söyledikleri
Salkım saçak çökerler karanlığıma
Yalnızlığımı dağıtırlar
Yağmurda sis düdükleri

Camlarda çehreler hayal meyal
Aramızdan müthiş ayrılmışlardır
Anlaşılmaz niye öldükleri
Son nefeslerini tasarladıkça
İnsan ısrarla ölümünü yaşıyor
Yağmurda sis düdükleri

Yürekte keder yoğunlaştıkça
Bulutlar buz tozuna yozlaşıyor
Anlaşılmaz neleri götürdükleri
Sabahlar olur bir türlü uyuyamam
İçimde sanki şilepler çarpışıyor
Yağmurda sis düdükleri
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Yalnızlığı Denemek

1 (28).jpg

Yalnızlığı Denemek

Gecenin ortasında ne işin var
Yıldızlara dokunma yanarsın
Bak birazdan ay da batacak
Karanlık bulaşmasın ellerine
Tersine döner yolunu bulamazsın

İçi dışı uzay tozu yansımalar
Sahi mi yalan mı anlayamazsın
Bir rüya gemisi iskele sancak
Dokunup geçiyor hayallerine
Ağlayasın gelir ağlayamazsın

Sevmek insanın yüreği kadar
Küçükse büyüğünü taşıyamazsın
Yalnızlığı da dene oldu olacak
Nasıl yankılanır derinden derine
İyi midir kötü mü çıkaramazsın

İnsan insanı kendisi tamamlar
İçinde başka dışında başkasın
Eksikliğin fazlana elbet bulaşacak
Öbürü sığacak bunun derisine
Yoksa sabaha sağ çıkamazsın
 

Murat.Y

Üye
Üye
Katılım
Eyl 9, 2014
Mesajlar
1,998
Tepkime Puanı
0
Puanları
0
Attilâ İlhan - Yalnızlık Şiiri

1 (48).jpg

Yalnızlık Şiiri

Karanlığın insanı delirten bir ihtişamı vardır
Yıldızlar, aydınlık fikirler gibi
Tavanda salkım salkım

Bu gece dağ başları kadar
Yalnızım.
Çiçekler damlıyor gecenin parmaklarından,
Dudaklarımda

Eski bir mektep türküsü
Karanlıkta sana doğru uzanmış ellerim,
Gözlerim, gözlerini arıyor durmadan;

Nerdesin?
 
Tekerlekli Sandalye
Üst