Torba tasarının Genel Kurulda geçen maddeleri!
Yapılan değişiklikler koyu siyah renk olarak gösterilmiştir.
ÖZÜRLÜ SINAV MERKEZİ YAPILACAK;
657 sayılı kanunda yapılan ilk değişiklik, bugüne kadar yapılamayan bir uygulamaya ilişkindir. BNugüne kadar her kamu kurumu özürlü sınavını kendisi yapmakta idi. Yapılan yeni düzenlemeye göre bu sınav artık merkezi yapılacak, yerleştirme de merkezi yapılacaktır. Bu şekilde, özürlülerin il il, sınav sınav dolaşması uygulaması bitecektir.
Ayrıca daha önce yüzde 3'ün hesaplanmasında taşra teşkilatı dahil kadro sayısı esas alınamktaydı. Yeni düzenlemede, yurt dışı kadroları, dolu kadro hesaplamasının dışında tutulmuştur. buna göre, kamu kurumları yurt dışında özürlü personel çalıştırmak zorunda olmayacaktır.
MADDE 102- 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 50 nci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları yürürlükten kaldırılmış, 53 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Özürlü personel çalıştırma yükümlülüğü:
MADDE 53- Kurum ve kuruluşlar bu Kanuna göre çalıştırdıkları personele ait kadrolarda %3 oranında özürlü çalıştırmak zorundadır. %3’ün hesaplanmasında ilgili kurum veya kuruluşun (yurtdışı teşkilat hariç) toplam dolu kadro sayısı dikkate alınır.
Özürlüler için sınavlar, ilk defa Devlet memuru olarak atanacaklar için açılan sınavlardan ayrı zamanlı olarak, özürlü kontenjanı açığı bulunduğu sürece özür grupları ve eğitim durumları itibarıyla sınav sorusu hazırlanmak ve ulaşılabilirliklerini sağlamak suretiyle merkezi olarak yapılır veya yaptırılır.
Özürlü personel çalıştırma yükümlüğünün yerine getirilmesinin takip ve denetimi ile özürlülerin Devlet memurluğuna yerleştirilmesinden Devlet Personel Başkanlığı sorumludur. Özürlü açığı bulunan kamu kurum ve kuruluşları bir sonraki yıl için alım yapacakları özürlülere ilişkin taleplerini her yılın Ekim ayının sonuna kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirmek zorundadır. Devlet Personel Başkanlığı kurum ve kuruluşların bildirimi üzerine, özürlü kontenjanlarına yerleştirme yapabilir veya yaptırabilir.
Özürlülerin memurluğa alınma şartlarına, merkezi sınav ve yerleştirmenin yapılmasına, eğitim durumu ve özür grupları dikkate alınarak kura usulü ile yapılacak yerleştirmelere, özürlülerin görevlerini yürütmelerinde hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceğine, kamu kurum ve kuruluşlarınca özürlü personel istihdamı ile ilgili istatistiksel verilerin bildirilmesine ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.”
SON 8 YILDA DİSİPLİN CEZASI ALMAYANLARA BİR KADEME İLERLEMESİ;
Mevcut düzenlemeye göre 6 yılı sicil notu ortalaması doksanın üzerinde olanlara ilave bir kademe verilmekteydi. Yeni düzenleme ile sicil notu uygulaması kaldırıldığı için bu kademenin verilmesi sekiz yıl disiplin cezası almama koşuluna bağlanmıştır.
MADDE 103- 657 sayılı Kanununun 64 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Kademe ve kademe ilerlemesi:
MADDE 64- Kademe; derece içinde, görevin önemi veya sorumluluğu artmadan, memurun aylığındaki ilerlemedir.
Memurun kademe ilerlemesinin yapılabilmesi için bulunduğu kademede en az bir yıl çalışmış olması ve bulunduğu derecede ilerleyebileceği bir kademenin bulunması şartları aranır.
72 nci madde gereğince belirli bir süre görev yapmak üzere, mecburî olarak sürekli görevle atanan memurlardan kalkınmada birinci derecede öncelikli yörelerde bulunanlara, bu yörelerde fiilen çalışmak suretiyle geçirilen her iki yıl için bir kademe ilerlemesi daha verilir. Yıllık izinde geçirilen süreler fiilen çalışılmış sayılır. İki yıldan az süreler dikkate alınmaz.
Son sekiz yıl içinde herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara, aylık derecelerinin yükseltilmesinde dikkate alınmak üzere bir kademe ilerlemesi uygulanır.
Bu maddede belirtilen şartları haiz her sınıf ve derecedeki memurlar, hak kazandıkları tarihten geçerli olmak üzere ve başkaca bir işleme gerek kalmaksızın bir ileri kademeye ilerlemiş sayılırlar.
Kademe ilerlemesi ile ilgili onay mercii atamaya yetkili amirdir. Onay mercileri kademe ilerlemeleri ile ilgili yetkilerini devredebilirler.
Kademe ilerlemesine hak kazanamayan memurlar, kurumlarınca her ay alınacak toplu onaylarla belirlenir. Kademe ilerlemesi yapmış sayılanlardan ilerlemeye müstahak olmadıkları sonradan tespit edilenlerin kademe ilerlemeleri, ilerlemiş sayıldıkları tarihten geçerli olmak üzere iptal edilir.”
DIŞARDAN MÜSTEŞAR VE GENEL MÜDÜR ATANABİLECEK;
Bu düzenleme ile özellikle özel sektörde ve serbest olarak çalışılan sürelerinin hizmet süresinden sayılması öngörülerek, Başbakanlık ve bakanlıkların bağlı ve ilgili kuruluşlarının müsteşar ve müsteşar yardımcıları ile en üst yönetici konumundaki genel müdür ve başkan kadrolarına atamalarının önü açılmaktadır.
MADDE 104- 657 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin (A) bendinin (d) alt bendi yürürlükten kaldırılmış, (B) bendinin ikinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, maddenin sonuna aşağıdaki bent eklenmiştir.
“Ancak, bu şekilde bir atamanın yapılabilmesi için ilgilinin;
a) 1 inci dereceli kadrolardan ek göstergesi 5300 ve daha yukarıda olanlar için en az 12 yıl,
b) 1 inci ve 2 nci dereceli kadrolardan ek göstergesi 5300’den az olanlar için en az 10 yıl,
c) 3 üncü ve 4 üncü dereceli kadrolar için en az 8 yıl,
hizmetinin bulunması ve yükseköğrenim görmüş olması şarttır. Dört yıldan az süreli yükseköğrenim görenler için bu sürelere iki yıl ilave edilir. Bu sürelerin hesabında; 8/6/1984 tarihli ve 217 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesi kapsamına dâhil kurumlarda fiilen çalışılan süreler ile Yasama Organı Üyeliğinde, belediye başkanlığında, belediye ve il genel meclisi üyeliğinde, kanunlarla kurulan fonlarda, muvazzaf askerlikte, okul devresi dâhil yedek subaylıkta ve uluslararası kuruluşlarda geçen sürelerin tamamı ile yükseköğrenim gördükten sonra özel kurumlarda veya serbest olarak çalıştıkları sürenin; Başbakanlık ve bakanlıkların bağlı ve ilgili kuruluşlarının müsteşar ve müsteşar yardımcıları ile en üst yönetici konumundaki genel müdür ve başkan kadrolarına atanacaklar için tamamı, diğer kadrolara atanacaklar için altı yılı geçmemek üzere dörtte üçü dikkate alınır.”
“C) Derece yükselmesi ile ilgili onay mercii atamaya yetkili amirdir. Müşterek kararla atanmış olanların derece yükselmeleri, ilgili bakanın veya yetkili kıldığı makamın onayı ile yapılır. Üst derece kadroya atanmış olup da kazanılmış hak ve emeklilik keseneğine esas aylık dereceleri daha aşağıda bulunanların (45 inci maddenin ikinci fıkrasına göre yapılan atamalar hariç), kazanılmış hak ve emeklilik keseneğine esas aylık derecelerinin yükseltilmeleri için, bu hâlin devamı süresince yukarıda belirtilen onay aranmaz.”
YABANCI MEMLEKETLERDE GÖREV ALMA;
Yabancı memleketlerde veya uluslararası kuruluşlarda görev alacak memurlar için, daha önce izni Başbakan vermekteydi. Bu izni artık Bakan verecektir. Sürelerde bir değişiklik bulunmamaktadır.
MADDE 105- 657 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Yabancı memleketlerin resmî kurumları veya uluslararası kuruluşlarda kurumlarının muvafakati ile görev alacak memurlara, ilgili Bakanın onayı ile (her üç yılda bir Bakan onayı yenilenmek kaydıyla) memuriyeti süresince yabancı memleketlerin resmî kurumlarında on yıla, uluslararası kuruluşlarda yirmibir yıla kadar aylıksız izin verilebilir.”
KADROSU KALDIRILAN ANCAK KURUM İÇİNDE ATAMA İMKANI KALMAYAN MEMURLAR, DİĞER KURUMLARA MEMUR OLARAK ATANABİLECEK;
Yapılan yasal düzenlemelerde, yeniden yapılandırmaya gidilirken bazı kadro unvanlarına yer verilmemektedir. Yeniden yapılan sırasında, kurum iöinde atama imkanı bulunmayan personel, Devlet Personel Başkanlığı aracılığı ile dğer kurumlara memur olarak atanacaktır. Bunlardan unvanları müdür ve daha üst olanlar ile danışma işlevlerine ilişkin kadrolarda çalışanlar Araştırmacı kadrolarına atanacaktır.
Örneğin yeniden yapılandırma sırasında bazı kurumlarda şube müdürleri kaldırılmaktadır. Eğer şube müdürleri kurum içinde değerlendirilmez ise bu personel Devlet Personel Başkanlığı aracılığı ile diğer kurumlara Araştırmacı olarak atanacaktır.
MADDE 106- 657 sayılı Kanunun 91 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 91- Kadrosu kaldırılan memurlar, en geç altı ay içinde kendi kurumlarında niteliklerine uygun bir kadroya atanırlar. Bu memurlar, kurumlarında atama imkânı bulunmaması hâlinde aynı süre içinde başka bir kurumdaki kadrolara atanmak üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Bunlar, atama işlemi yapılıncaya kadar kurumlarında niteliklerine uygun işlerde çalıştırılır ve yeni bir kadroya atanıncaya kadar eski kadrolarına ait malî haklardan ve sosyal yardımlardan yararlanmaya devam ederler.
Söz konusu memurların eski kadrolarına ait en son ayda aldığı malî haklar kapsamında fiilen yapılmakta olan her türlü ödemeler toplamının net tutarının, atandıkları yeni kadrolarına ait malî haklar kapsamında fiilen yapılmakta olan her türlü ödemeler toplamının net tutarından fazla olması hâlinde, aradaki fark, farklılık giderilinceye kadar, atandıkları kadrolarda veya bu kadrolardan istekleri dışında atandıkları başka kadrolarda kaldıkları sürece, herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın tazminat olarak ödenir. Aylık mutad olarak yapılmayıp belirli bir dönemi kapsayan ödemelerin ödendiği tarih itibarıyla net tutarları toplamının yılı içinde çalışılan aylara bölünmesi suretiyle bulunacak tutarı, en son ayda aldığı aylık tutarına ilave edilir. Fazla çalışma ücreti, fiilen yapılan ders karşılığı ödenen ek ders ücreti ve nöbet ücreti gibi ilave bir çalışmanın karşılığında elde edilen ödemeler aylık tutarına ilave edilmez.
Diğer kamu kurum ve kuruluşlarına atanmak üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilen memurların 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında bulunan kamu kurum ve kuruluşlarının boş kadrolarından Devlet Personel Başkanlığınca tespit edilen kadroya, anılan Başkanlık tarafından kırkbeş gün içinde ataması teklif edilir. Devlet Personel Başkanlığı tarafından gönderilen atama teklif yazısının atamayı yapacak kamu kurum ve kuruluşuna intikalinden itibaren otuz gün içinde bu kurum ve kuruluş tarafından atama işlemlerinin yapılması zorunludur. Bunlardan unvanları müdür ve daha üst olanlar ile danışma işlevlerine ilişkin kadrolarda çalışanlar Araştırmacı kadrolarına, diğerleri ise durumlarına uygun kadrolara atanırlar.”
ÖZÜRLÜLERİN ÇALIŞMA SAAT VE SÜRELERİ KURUMLARCA BELİRLENEBİLECEK;
BAZI HİZMETLERDEKİ MEMURLAR ESNEK ÇALIŞMA SAATİNE GÖRE ÇALIŞABİLECEK;
1- Tasarının 107. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 100. maddesi yeniden düzenlenmektedir. Yeni düzenleme ile engellilerin çalışma sürelerinin başlama ve bitiş saatleri ile öğle dinlenme süreleri farklı belirlenebilecektir.
2- Hali hazırdaki bir çok uygulamada, bazı hizmetler için rutin mesai saatlerinin uygulanmasına gerek bulunmamaktadır. Denetim hizmetleri, bilgi işlemdeki bir kısım hizmetler bu türdendir. Yapılan düzenleme ile buna imkan sağlanmaktadır.
MADDE 107- 657 sayılı Kanunun 100 üncü maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Ancak özürlüler için; özür durumu, hizmet gerekleri, iklim ve ulaşım şartları göz önünde bulundurulmak suretiyle günlük çalışmanın başlama ve bitiş saatleri ile öğle dinlenme süreleri merkezde üst yönetici, taşrada mülki amirlerce farklı belirlenebilir.
Memurların yürüttükleri hizmetin özelliklerine göre, bu madde uyarınca tespit edilen çalışma saat ve süreleri ile görev yerlerine bağlı olmaksızın çalışabilmeleri mümkündür. Bu hususa ilişkin usûl ve esaslar, Devlet Personel Başkanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir.”
24 SAAT ESASINA TABİ HİZMETLERDE, ÇALIŞMA SAATLERİNİ KURUM BELİRLEYECEK;
HAMİLE VE DOĞUM YAPAN MEMUR İLE ÖZÜRLÜYE NÖBET VE GECE VARDİYASI MUAFİYETİ;
1- Mevcut düzenlemede, 24 saat esasına tabi hizmetlerde, çalışma saat süreleri Devlet Personel Başkanlığının muvafakatı alındıktan sonra kurumlar tarafından düzenlenmekteydi. Yapılan yeni düzenlemede, Devlet Personel Başkanlığı aradan çekilmektedir. Buna göre, örneğin Emniyet Genel Müdürlüğünde çalışma saat ve sürelerini EGM kendisi tespit edecektir. Eğer yapılan tespitin kamu yararına uygun olmadığı düşünülüyorsa yargı yoluna gidilecektir.
2- Kadın memurlara; tabip raporunda belirtilmesi hâlinde, hamileliğin yirmidördüncü haftasından önce ve her hâlde hamileliğin yirmidördüncü haftasından itibaren ve doğumdan sonraki bir yıl süreyle gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilemeyecek. Özürlü memurlara da isteği dışında gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilemeyecek.
MADDE 108- 657 sayılı Kanunun 101 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 101- Günün yirmidört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan Devlet memurlarının çalışma saat ve şekilleri kurumlarınca düzenlenir.
Ancak, kadın memurlara; tabip raporunda belirtilmesi hâlinde hamileliğin yirmidördüncü haftasından önce ve her hâlde hamileliğin yirmidördüncü haftasından itibaren ve doğumdan sonraki bir yıl süreyle gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilemez. Özürlü memurlara da isteği dışında gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilemez.”
ERKEN DOĞUM HALİNDE, KULLANILAMAYAN İZİN DOĞUM SONRASI İZNİNE EKLENEBİLECEK;
BABALIK İZNİ 10 GÜNE ÇIKARILACAK;
EVLENME VEYA ÖLÜM HALİNDEKİ İZİN SÜRESİ 5 GÜNDEN 7 GÜNE ÇIKARILACAK;
KAYINPEDER, KAYINVALİDE VE KAYINLAR VEFAT EDİNCE 7 GÜN İZİN VERİLECEK;
SÜT İZNİ SÜRESİ ARTTIRILIYOR;
Yapılan yeni düzenlemelerle izin süreleri arttırılamakta ayrıca örfe uygun olarak kayınların vefatı halinde de, izin verilmesi öngörülmektedir.
MADDE 109- 657 sayılı Kanunun 104 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 104- A) Kadın memura; doğumdan önce sekiz, doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı hafta süreyle analık izni verilir. Çoğul gebelik durumunda, doğum öncesi sekiz haftalık analık izni süresine iki hafta eklenir. Ancak beklenen doğum tarihinden sekiz hafta öncesine kadar sağlık durumunun çalışmaya uygun olduğunu tabip raporuyla belgeleyen kadın memur, isteği hâlinde doğumdan önceki üç haftaya kadar kurumunda çalışabilir. Bu durumda, doğum öncesinde bu rapora dayanarak fiilen çalıştığı süreler doğum sonrası analık izni süresine eklenir. Doğumun erken gerçekleşmesi sebebiyle, doğum öncesi analık izninin kullanılamayan bölümü de doğum sonrası analık izni süresine ilave edilir. Doğumda veya doğum sonrasında analık izni kullanılırken annenin ölümü hâlinde, isteği üzerine memur olan babaya anne için öngörülen süre kadar izin verilir.
B) Memura, eşinin doğum yapması hâlinde, isteği üzerine on gün babalık izni; kendisinin veya çocuğunun evlenmesi ya da eşinin, çocuğunun, kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşinin ölümü hâllerinde isteği üzerine yedi gün izin verilir.
C) (A) ve (B) fıkralarında belirtilen hâller dışında, merkezde atamaya yetkili amir, ilde vali, ilçede kaymakam ve yurt dışında diplomatik misyon şefi tarafından, birim amirinin muvafakati ile bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde, mazeretleri sebebiyle memurlara on gün izin verilebilir. Zaruret hâlinde öğretmenler hariç olmak üzere, aynı usûlle on gün daha mazeret izni verilebilir. Bu takdirde, ikinci kez verilen bu izin, yıllık izinden düşülür.
D) Kadın memura, çocuğunu emzirmesi için doğum sonrası analık izni süresinin bitim tarihinden itibaren ilk altı ayda günde üç saat, ikinci altı ayda günde birbuçuk saat süt izni verilir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılacağı hususunda, kadın memurun tercihi esastır.
E) Yıllık izin ve mazeret izinleri sırasında malî haklar ile sosyal yardımlara dokunulmaz.”
UZUN SÜRELİ TEDAVİDE HİZMET YILI ŞARTI KALDIRILIYOR;
UZUN SÜRELİ TEDAVİDE 12 AY İZİNLİ SAYILANLAR, GÖREVE BAŞLAYABİLMEK İÇİN "İYİLEŞTİM" RAPORU GETİRECEK;
HASTALIK RAPORLARINDA YETKİ YENİDEN DEVLET PERSONEL BAŞKANLIĞINA GEÇECEK;
REFAKAT İZNİ GELECEK;
1- Mevcut düzenlemede, kanser, verem ve akıl hastalığı gibi hastalıklar dışındakli hastalıkların tedavisinde, hizmet süresi sınırlaması bulunmaktadır. 10 yıla kadar hizmeti olanlara 6 ay, 10 yıldan fazla hizmeti olanlara 12 ay izin verilmektedir. Bu ayrım kaldırılmakta ve 12 ay düzenlemesi getirilmektedir.
2- Mevcut düzenlemede, maddede öngörülen süre kadar hastalık izni alanların "iyileştim" rapıru getirmesi zorunlu görülmemektedir. Yeni düzenlemede örneğin bir memur 12 ay hastalık izni almış ise, bu tedavinin sonunda iyileştim raporu getirmesi, aksi halde memura, resmi sağlık kurulu raporu doğrultusunda 12 ay daha izin verilir. Yine iyileşmeyenler emekli edilir.
3- Şuan hastalık rapoları SGK'nın çıkardığı bir yönetmelik doğrultusunda uygulanmaktadır. SGK bile yönetmeliğine sahip çıkmamakta ve yetkili olmadığını belirtmektedir. Düzenleme ile Devlet Personel Başkanlığı yetkili kılınmaktadır.
4- Refakat izni gelecek. Memur bakmakla yükümlü olmasa dahi, refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya tedavisi uzun süren bir hastalığının bulunması hâllerinde, bu hâllerin sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, aylık ve özlük hakları korunarak, üç aya kadar izin alabilecektir. Gerektiğinde bu süre bir katına kadar uzatılacaktır.
MADDE 110- 657 sayılı Kanunun 105 inci maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Hastalık ve refakat izni;
MADDE 105- Memura, aylık ve özlük hakları korunarak, verilecek raporda gösterilecek lüzum üzerine, kanser, verem ve akıl hastalığı gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığı hâlinde onsekiz aya kadar, diğer hastalık hâllerinde ise oniki aya kadar izin verilir.
Memurun, hastalığı sebebiyle yataklı tedavi kurumunda yatarak gördüğü tedavi süreleri, hastalık iznine ait sürenin hesabında dikkate alınır.
Bu maddede yazılı azamî süreler kadar izin verilen memurun, bu iznin sonunda işe başlayabilmesi için, iyileştiğine dair raporu (yurt dışındaki memurlar için mahallî usûle göre verilecek raporu) ibraz etmesi zorunludur. İzin süresinin sonunda, hastalığının devam ettiği resmî sağlık kurulu raporu ile tespit edilen memurun izni, birinci fıkrada belirtilen süreler kadar uzatılır, bu sürenin sonunda da iyileşemeyen memur hakkında emeklilik hükümleri uygulanır. Bunlardan gerekli sağlık şartlarını yeniden kazandıkları resmî sağlık kurullarınca tespit edilen ve emeklilik hakkını elde etmemiş olanlar, yeniden memuriyete dönmek istemeleri hâlinde, niteliklerine uygun kadrolara öncelikle atanırlar.
Görevi sırasında veya görevinden dolayı bir kazaya veya saldırıya uğrayan veya bir meslek hastalığına tutulan memur, iyileşinceye kadar izinli sayılır.
Hastalık raporlarının hangi hallerde, hangi hekimler veya sağlık kurulları tarafından verileceği ve süreleri ile bu konuya ilişkin diğer hususlar, Sağlık, Maliye ve Dışişleri Bakanlıkları ile Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşleri alınarak Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir.
Ayrıca, memurun bakmakla yükümlü olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya tedavisi uzun süren bir hastalığının bulunması hâllerinde, bu hâllerin sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, aylık ve özlük hakları korunarak, üç aya kadar izin verilir. Gerektiğinde bu süre bir katına kadar uzatılır.”
DOĞUM SONRASI AYLIKSIZ İZİN 24 AYA ÇIKARILMAKTADIR;
DOĞUM SONRASI İZNİ BABA DA KULLABİLECEKTİR;
EVLAT EDİNEM HALİNDE AYLIKSIZ İZİN KULLANILABİLECEKTİR;
YURT DIŞINA GİDİŞ HALİNDE, GİDEN KİŞİNİN MEMUR EŞİ AYLIKSIZ İZİN KULLANABİLECEKTİR;
BEŞ HİZMET YILI OLAN AYLIKSIZ İZİN ALABİLECEKTİR;
AYLIKSIZ BİTİMİNDEN İTİBAREN 10 GÜN İÇİNDE GÖREVE BAŞLANILMALIDIR;
Yukarıda başlıklar halinde belirtilen konularda yeni düzenlemeler yapılmaktadır.
MADDE 111- 657 sayılı Kanunun 108 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 108- A) Memura, 105 inci maddenin son fıkrası uyarınca verilen iznin bitiminden itibaren, sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, istekleri üzerine onsekiz aya kadar aylıksız izin verilebilir.
B) Doğum yapan memura, 104 üncü madde uyarınca verilen doğum sonrası analık izni süresinin bitiminden; eşi doğum yapan memura ise, doğum tarihinden itibaren istekleri üzerine yirmidört aya kadar aylıksız izin verilir.
C) Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferit olarak evlat edinen memurlar ile memur olmayan eşin münferit olarak evlat edinmesi hâlinde memur olan eşlerine, çocuğun ana ve babasının rızasının kesinleştiği tarihten veya vesayet dairelerinin izin verme tarihinden itibaren, istekleri üzerine yirmidört aya kadar aylıksız izin verilir. Evlat edinen her iki eşin memur olması durumunda bu süre, eşlerin talebi üzerine yirmidört aylık süreyi geçmeyecek şekilde, birbirini izleyen iki bölüm hâlinde eşlere kullandırılabilir.
D) Özel burs sağlayan ve bu burstan istifade etmesi için kendilerine aylıksız izin verilenler de dâhil olmak üzere burslu olarak ya da bütçe imkânlarıyla yetiştirilmek üzere yurtdışına gönderilen veya sürekli görevle yurtiçine ya da yurtdışına atanan veya en az altı ay süreyle yurtdışında geçici olarak görevlendirilen memurlar veya diğer personel kanunlarına tâbi olanlar ile yurtdışına kamu kurumlarınca gönderilmiş olan öğrencilerin memur olan eşleri ile 77 nci maddeye göre izin verilenlerin memur olan eşlerine görev veya öğrenim süresi içinde aylıksız izin verilebilir.
E) Memura, yıllık izinde esas alınan süreler itibarıyla beş hizmet yılını tamamlamış olması ve isteği hâlinde memuriyeti boyunca ve en fazla iki defada kullanılmak üzere, toplam bir yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Ancak, sıkıyönetim, olağanüstü hâl veya genel hayata müessir afet hâli ilan edilen bölgelere 72 nci madde gereğince belli bir süre görev yapmak üzere zorunlu olarak sürekli görevle atananlar hakkında bu bölgelerdeki görev süreleri içinde bu fıkra hükmü uygulanmaz.
F) Aylıksız izin süresinin bitiminden önce mazereti gerektiren sebebin ortadan kalkması hâlinde, on gün içinde göreve dönülmesi zorunludur. Aylıksız izin süresinin bitiminde veya mazeret sebebinin kalkmasını izleyen on gün içinde görevine dönmeyenler, memuriyetten çekilmiş sayılır.
G) Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız izinli sayılır.”
Memurlar.Net